10
Mayıs
2025
Cumartesi
İZMİR

'Elektrikte koridor ülke olacağız'

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, Türkiye'nin petrol ve doğalgazın ardından elektrikte de koridor ülke olacağını söyledi. Güler ayrıca, petrol aramalarına ağırlık verileceğini belirterek, ABD'li bir firmanın Karadeniz'de sondaj yapmak için başvurduğunu bildirdi.


Bakan Güler, Yunt Dağı rüzgar enerji santralı (RES) açılışı töreni için geldiği İzmir'de kaldığı otelde gazetecilerle sohbet toplantısı düzenledi. Enerji alanındaki çeşitli konularda açıklamalar yapan Güler, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile birlikte Irak'a gerçekleştirdikleri ziyaret hakkında da bilgi verdi. Bağdat'ta, Körfez ülkelerinin fazla elektriğinin Türkiye üzerinden Batı'ya geçebileceği konusunu görüştüklerini, ancak bunun şimdilik fikir aşamasında olduğunu belirten Güler, "Nasıl ki biz petrol
hattıyla, doğalgaz hattıyla bir koridor-köprü ülkeysek, elektrikte de olacağız" dedi.
Irak'ta daha çok petrol ve doğalgaz konularını görüştüklerini bildiren Güler, şöyle konuştu: "Zaten Kerkük-Yumurtalık çalışıyor. Irak'ta çıkacak doğalgazı da görüştük. Orada iki ayrı görüş var. Kerkük-Yumurtalık'a paralel bir boru hattıyla Türkiye'ye gelmesi ya da Akkas bölgesindeki gazın Suriye üzerinden Türkiye'ye gelen hatta bağlanarak getirilmesi durumu var. Bunun değerlendirmesini yaptık."
Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı'nın (TPAO) Irak'ın güneyindeki büyük sahalarda arama yapmak üzere ihalelere girebileceğini hatırlatan Güler, bunun çok önemli bir gelişme olduğunu söyledi. TPAO'nun bölgenin jeolojisini çok iyi bildiğini ve tecrübesi olduğunu belirten Güler, buradaki sahalara bir konsorsiyumla girilebileceğini söyledi.


SHELL-TPAO DOĞALGAZ İŞBİRLİĞİ
Shell ile TPAO'nun doğalgaz konusunda bir master plan çalışması bulunduğunu ifade eden Güler, Akkas bölgesinde arama yapmak konusunun iki kuruluş arasında 'yeni yeni şartlar altında yeniden" görüşüldüğünü söyledi. Güler, Shell ile olan görüşmelerin devam edeceğini belirterek "Bu niyetteyiz. Yeni bulunacak sahalarda bazen petrolle birlikte gaz da bulabiliyoruz. Büyük sahalar olduğu için konsorsiyum kurmamız gerekiyor. Tahmin ediyorum 7-8 saha var" ifadelerini kullandı.


ABD'Lİ ŞİRKET KARADENİZ'E TALİP
Artan petrol fiyatlarının kendilerini çok rahatsız ettiğini söyleyen Güler, 2009 yılında Karadeniz'de sondaj çalışmalarının başlayacağını ifade etti. Sondaj maliyetinin karada 2 milyon dolar olmasına karşın denizde 150 milyon dolar olduğunu anlatan Güler, bu nedenle aramaların boşa çıkmaması gerektiğine dikkat çekti. Güler, Karadeniz'de arama yapmak üzere bir şirket başvurusunun olup olmadığı ile ilgili bir soru üzerine, ABD'li bir şirketin Karadeniz'de petrol aramak için başvuruda bulunduğunu ancak
bunun henüz inceleme aşamasında olduğunu söyledi.

NÜKLEER ENERJİ
Türkiye'nin nükleer enerjiye ihtiyacı olduğunu belirten Güler, "Suyun olmadığı, rüzgarın esmediği, doğalgazın da gelmediği veya fiyatının aşırı yüksek olduğu bir dönemi düşünelim. İşte burada nükleer devreye girecek" dedi. Türkiye'nin zaten nükleer teknoloji ile ilgili bir geçmişi olduğunu belirten Güler, Türkiye'nin 'nükleer cahili bir ülke' olmadığını anlattı. Nükleer enerji santralı yapımıyla ilgili çalışmaların sürdüğünü belirten Güler, "Nükleeri biz, 'komşularımızda var bizde de olsun' anlamında değil, bilinçsiz olarak da değil; olması gerektiği için yapıyoruz" diye konuştu.

ELEKTRİK ÜRETİM TESİSLERİ ÖZELLEŞTİRMELERİ
Bakan Güler, elektrik üretim tesislerinin özelleştirilmesi ile ilgili modelin hazır olduğunu belirterek, Elektrik Piyasası Yasası'nda değişiklik yasasının Köşk'ten onay almasından sonra çalışmaların başlayacağını ifade etti. Güler, öngördükleri modelde, santrallerin yıkılmasını istemediklerini, mevcutların rehabilitasyonu ve kapasite artırımını kapsadığını, bu yolla da verimlilik artışını hedeflediklerini anlattı. Güler, EÜAŞ özelleştirmelerinden gelecek gelirin Hazine'ye aktarılmayacağını, enerji alt yapısına harcanacağını da belirtti. Güler, üretim özelleştirmelerine termik santrallerden başlanacağını belirterek, öncelikle rehabilitasyon ihtiyacı yüksek olan santrallerin özelleştirilmesinden başlanabileceğini de anlattı.


Rüzgar enerjisi santralleri türbinlerinin yerli üretilmesini istediklerini belirten Güler, türbin üretmek isteyen yerli yatırımcılara teşvik verilip verilmeyeceğinin sorulması üzerine, "En büyük teşvik, pazar. Şu an pazar hazır. Sadece biz değil komşular da hazır. Üstelik şartlar da hazır. Teşvikle yatırım zorlanmaz aslında. Yatırımın kendisinin kendi dinamiklerinin olması lazım. Öbür türlü yokuş yukarı su pompalamak gibi bir şey" diye karşılık verdi.


YAPILACAK HERŞEYİ YAPTIK
Güler, enerjide yaşanan dönüşümün, bugün olmasa da ileride çok iyi anlaşılacağını söyledi. Güler, petrol şirketlerinin tepkisinin sorulması üzerine, şöyle karşılık verdi: "Zaman zaman bana olan reaksiyonlardan anlayabilirsiniz.
Çok beğenen de var çok kızan da var. Bazı anlaşmaları masaya yatırıp düzelttiğim zaman onun dozajı çok arttı. 70 ayrı yazıyla bir gün veya bir haftada hücum edenler oldu. Çok büyük reaksiyonlar gördük o dönemde. Yaptığımız doğalgaz anlaşmalarında ÇEAŞ-KEPEZ olayında. Çok radikal şeyler oldu."
Türkiye'de, kömür, su gibi temel kaynakların geçmişte dokunulmaz noktalar olduğunu belirten Güler, "Türkiye'de kömür madenini özel sektöre verip maliyetini düşürüp verimi artırmak, sendikal düzenin farklı bir şekilde algılandığı bir ülkede kolay değildi" dedi. Belki bir müddet sonra Enerji Bakanlığı'na gerek kalmayacağını belirten Güler, "Çünkü yapılması gereken her şeyi yaptık" ifadelerini kullandı.

iha
Yayın Tarihi : 13 Temmuz 2008 Pazar 11:07:08


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?