Çok mağdur olduğunu ve suçsuz olduğunu dile getiren Ermaner, "İnsanlar benim mağduriyetimi bilsin, hakkımda tazminat davaları var. Bir tanesini kazansalar, hayatım boyunca çalışsam ödeyemem. Beni bu hallere düşürenleri Allah’a havale ediyorum" dedi.

Yaklaşık 30 yıl önce Van’dan İzmir’e gelen ve üniversite 2. sınıfta eğitimini yarım bırakarak baba mesleği olan çiğköftecilik yapmaya başlayan Nusret Ermaner, bilmeden satın aldığını söylediği etin domuz eti çıkması nedeniyle geçtiğimiz ocak ayında yüzlerce kişinin Trişinelloz hastalığına yakalanmasından sorumlu tutularak yargılanmıştı.

Daha sonra serbest bırakılan, ancak 42 gün cezaevinde kalan Ermaner, çiğköfteciği bırakarak hurdacılık yapmaya başladı. Kandırıldığını iddia eden Nusret Ermaner, "30 yıldır çiğköfte yapıp sattım. Fakat bir insan beni kandırdı, bu hallere düşürdü. Allah onu da bu hallere düşürsün. Ekmeğimi kazanmak için bundan sonra bu işi yapacağım. Ben helali haramı bilen bir insanım, mecburen çoluğumu çocuğumu geçindirmek zorundayım. Mağduriyetimin anlaşılmasını istiyorum. İnsanların kutsal bildikleri ne varsa, hepsinin üzerine yemin ederim ki ben bu işi bilerek yapmadım" şeklinde konuştu.

Çiğköfteyi bilerek satmadığını ifade eden Ermaner, "Allah onları bildiği gibi yapsın, bana bu tezgahı yapanları Allah’a havale ediyorum. Bundan sonra da çiğköftecilik yapmayı düşünmüyorum. İçinde bulunduğum psikolojik durumu ifade edemiyorum. Toplum içine çıkamıyorum. İnsanlar lütfen beni anlasın. Hakkımda açılmış olan birkaç tane tazminat davası var. Bir tanesi kazansa, hayatım boyunca çalışsam da ödeyemem. İnsanlar nasıl biliyorlarsa öyle yapsınlar" diye konuştu.