Ege Üniversitesi'nde gerçekleştirilen "Avian İnfluenza-Kuş Gribi ve Çevre" konulu çalışma, kuş gribinde erken teşhis ve sağlık kuruluşlarına erken başvurunun çok önemli olduğunu, gecikmenin bedelinin ağır olacağını gösterdi. 

Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fethi Doğan'ın danışmanlığında Çevre Bilimleri Anabilim Dalı Yüksek Lisans öğrencisi Ali Cenk Doğru tarafından gerçekleştirilen çalışma, kuş gribinde erken teşhisin çok önemli olduğunu gösterdi. Dünya Sağlık Örgütü'nün Asya'da görülen kuş gribinin insanlara bulaşıp salgına dönüşmesi halinde 100 milyon kişinin yaşamını yitirebileceği uyarısında bulunduğunu belirten Ali Cenk Doğru, "Küreselleşme nedeniyle birkaç haftada salgın bütün dünyaya yayılabilecek" dedi. 

Kuş gribinin başta hindi ve tavuklar olmak üzere kanatlı hayvanları etkileyen ve bu hayvanlarda ölüme neden olan bir hastalık olduğunu ifade eden Doğru, "Hastalık etkeni bir virüstür. Influenza A olarak adlandırılır ve insanlarda gribe neden olan virüslerden farklıdır. Avian Influenza, uluslararası bir problemdir. Kanatlı sürülerinde çok hızlı yayılır, kontrolü oldukça zordur ve bir ülkeden diğerine bulaşma eğilimi yüksektir. Kanatlılarda tedavisi yoktur ve ölümle seyreder. Ayrıca düşük düzeyde olsa da insanları etkileme potansiyelinde olması diğer önemli bir konudur. Hastalık göç eden su kuşları ile bir ülkeden diğerine ve göç yollarındaki tüm bölgelere taşınmaktadır. Bu kuşlar genellikle hastalıktan etkilenmemekte ve özellikle dışkılarıyla çevreye saçtıkları virüs, evcil kanatlılar için bir bulaşma kaynağı olmaktadır" diye konuştu.

"GRİP AŞILARI KUŞ GRİBİ İÇİN KORUYUCULUK SAĞLAMAZ" 

Türkiye'de saptanan H5N1 virüs tipinin hindi ve tavuklar için yüksek düzeyde hastalık gücüne sahip özellik taşıdığını açıklayan Doğru, "Bu hastalık insanlardan ziyade, tavuk ve hindiler için önemlidir. Asya'da 1997 yılından bu yana kanatlılarda devam eden ve yaklaşık 20 ülkenin etkilendiği H15N hastalığında toplam 65 insan hayatını kaybetmiştir. İnsanlara bulaşma düzeyi oldukça düşüktür. Direkt olarak hasta hayvanlarla temas eden kişilere bulaşır. Risk grubundaki insanlar, kümeste çalışan bakıcılar, kanatlı kesimhanelerinde kesim aşamasında çalışanlar ve veteriner hekimlerdir" dedi. 

İnsanlarda kullanılan grip aşılarının içinde kuş gribi virüsü bulunmadığını kaydeden Doğru, "Bu nedenle grip aşısı H15N için bir koruma sağlamaz. İnsanlara bulaşmada en büyük tehlike hayvanlarla yakın temasta bulunmaktır. Kanatlı hayvanların salya, burun akıntısı, boğaz akıntısı, dışkı gibi materyallerine, hayvan leşlerine çıplak elle asla temas edilmemelidir. Ölen kanatlı hayvanlar yakılmalı veya derince açılan çukurlara gömülmeli, üzerlerine sönmemiş kireç dökülmelidir. Kuş gribi olduğu veya kuş gribinden öldüğü doğrulanmış hayvanlarla koruyucu önlem almadan temas eden kişiler, hekim önerisiyle önleyici tedavi almalıdırlar" diye konuştu.