5
Mayıs
2024
Pazar
İZMİR

Sultani üzüm marka oldu

Ege Bölgesi’nin dünyaca tanınan çekirdeksiz Sultani üzümü, İzmir Ticaret Borsası’nın (İTB) girişimleriyle marka olarak tescil edildi.

Türk Patent Enstitüsü Markalar Dairesi Başkanlığı tarafından verilen coğrafi işaret belgesiyle, Manisa’nın tüm ilçeleri, İzmir’in Kemalpaşa, Menemen, Menderes, Bayındır ve Torbalı ilçeleri ile Denizli’nin Çal, Çivril, Buldan, Güney ve Bekilli ilçelerinin dahil edildiği coğrafi sınır içinde üretilen çekirdeksiz üzümün tüm özellikleri tek tek belirlendi.

İzmir Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Tuğrul Yemişçi, coğrafi işaret belgesinin ürünün korunması konusunda çok önemli bir adım olduğunu belirterek, bölge tarımının kalkınması için benzer girişimleri sürdüreceklerini açıkladı. Ege Sultani üzümünün coğrafi özelliklerinin korunması amacıyla bölgedeki ticaret borsaları, tarım il müdürlükleri, ziraat odaları, Tariş Üzüm Birliği, Dış Ticaret Müsteşarlığı Batı Anadolu Bölge Müdürlüğü, Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi ve Manisa Bağcılık Araştırma Enstitüsü ile işbirliğine gittiklerini hatırlatan Yemişçi, başlattıkları bu örnek birlikteliğin Ege pamuğu ve Ege incirini de kapsadığını, bu ürünlerde de kısa süre içinde coğrafi işaret tescili alacaklarını söyledi.

Sultani üzümün Türk Patent Enstitüsü tarafından onaylanan ve korumaya alınan bazı özellikleri ise şöyle:

"Salkımları konik, uzun silindirik yapıda ve normal sıklıkta olup 250-500 gram ağırlığındadır. Ekolojik seçiciliği vardır, soğuğa hassastır. Taneleri çekirdeksiz, sulu, etli ve gevrektir. Çok ağır süzek olmayan, tuzlu ve toksik madde içeren ve killi toprakları sevmez. Dip gözleri daha düşük verimli olduğundan, uzun budanması gerekir. Sulama zamanı, tane bağlama ile ben düşme arasındaki dönemdir. Toprak yapısına ve yılın kuraklık durumuna göre 1-4 defa sulamak yeterlidir. Kurutulacak üzümler, olgunlaştığında elle hasat edilir".

Coğrafi işaretleme, bir ürünün veya o ürünün belirgin bir niteliğinin coğrafi bir kaynağa bağlı olduğu durumlarda, söz konusu coğrafi özelliklerin korunması ve bu özellikleri taşıyan ürünlerin korumadan yararlanmasını sağlamaya yönelik yasal bir düzenlemedir. Ülkemizin değişik yörelerine özgü ürünlerin, sahip oldukları özellikleri kaybetmeden üretilebilmeleri bakımından, coğrafi işaret tescili yoluyla sağlanan korumanın büyük önemi bulunuyor. Coğrafi İşaretlerin Korunması Hakkındaki 555 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname’ye göre, tescil edilmiş coğrafi işareti kullanım hakkına sahip kişi veya kuruluşlar, başkalarının "tescilli adın ününden haksız yararlanmaları ve hangi şekilde olursa olsun ilgili ürün konusunda halkı yanıltıcı faaliyetlerde bulunmalarını" önleme hakkına sahip oluyor.

izmir
Yayın Tarihi : 8 Aralık 2004 Çarşamba 13:29:37


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?