Mitolojide Ay Tanrıçası Selene ile Çoban Endymion’un aşkına sahne olan, Beşparmak Dağları’nın hemen yanında yer alan ve antik çağda Ege Denizi’ne bağlı bir körfezken Büyük Menderes Nehri’nin taşıdığı alüvyonlarla zaman içinde denizle ilişkisinin kesilmesiyle bir göl haline dönüşen Bafa Gölü, şimdi denizden ayrı olmanın ve kendi biyolojik yenilenmesini sağlayamamanın sıkıntısını yaşıyor.

Göl suyundaki oksijen yetersizliği nedeniyle özellikle yaz aylarında gölden yayılan yoğun kötü kokular turistlerin rahatsız olmasına sebep oluyor. Göl çevresinde bulunan işletmecilerin ve köylülerin şikayetleri üzerine gölde inceleme yapan Milas Kaymakamı Hulusi Doğan, gölün sahip olduğu bu durumun önlenmesi için gerekli çalışmaların yapıldığını belirterek, "Göl kenarında bulunan Kapıkırı Köyü, antik Herakleia kentinin bulunduğu yer. Her yıl buraya çok sayıda turist geliyor. Bu antik kent dünyaca ünlü bir yer ve göl doğal güzelliklere sahip olan bir bölge. Böyle güzel turistik değerlerin bulunduğu yerde gölden etrafa pis koku yayılması hiç hoş değil. Göldeki bu kokunun nedenlerinin öğrenilmesi ve önlenmesi için Devlet Su İşleri’ne ve Muğla Üniversitesi’ne yazı yazdık. Ayrıca Büyük Menderes Nehri’nden göle sürekli su verilerek, gölün biyolojik yenilenmesinin sağlanmasına çalışacağız. En kısa sürede bu olumsuzluğu gidereceğiz" dedi.

Bafa Belediye Başkanı İhsan Akarsu ile Kapıkırı Köyü Muhtarı Veli Çakır da, göl dibindeki bitkilerin çürümesinden dolayı bu kokunun meydana geldiğini, bunun çözümü için de Büyük Menderes Nehri’nden bol miktarda taze suyun göle salınması gerektiğini söyledi.