7
Mayıs
2024
Salı
DİYARBAKIR

145 STK 'operasyonlar dursun' dedi

DİYARBAKIR'DA STK'LAR PKK'NIN EYLEMSİZLİK KARARI ÜZERİNE BASIN AÇIKLAMASI YAPTI

Diyarbakır'da 145 sivil toplum kuruluşunun (STK) temsilcileri biraraya gelerek PKK'nın duyurduğu eylemsizlik kararı üzerine basın açıklaması düzenledi.

PKK'nın ilan ettiği tek taraflı eylemsizlik kararının ardından, Diyarbakır'da bulunan 145 STK, eylemsizlik kararının kalıcı bir barışa dönüşmesini istediklerini ifade ederek bu amaç doğrultusunda basın açıklaması düzenledi.

Sümerpark'ta düzenlenen basın açıklamasını okuyan eski Diyarbakır Baro Başkanı Sezgin Tanrıkulu, "Bölgenin sivil toplum örgütleri olarak kısa bir süre önce, yaşanan çatışmaların sona erdirilmesi konusundaki görüşlerimizi kamuoyu ile paylaşmış, öncelikle silahların susması gerektiğini talep etmiştik. Bu yönlü yapılan çağrılara PKK'nin yanıt vermiş olması sevindiricidir ve 20 Eylül'e kadar sürecek eylemsizlik kararı aldığını kamuoyuna açıklamıştır. Türkiye'nin içinde bulunduğu bu dönemde PKK'nin ilan ettiği bu kararın Kürt meselesinin şiddet dışındaki barışçıl çözümüne büyük bir olanak sağladığı düşüncesindeyiz. Çeyrek yüzyıldır süren bu çatışma ortamında birçok kez ateşkes ve eylemsizlik kararları alınmış, uzun dönemlere denk düşen bu süreçler sorunun özgürlükçü ve barışçıl çözümü bakımından devletin kurumları tarafından değerlendirilmemiş adeta heba edilmiş, ölümlerin meydana gelmesine ve sorunun daha da derinleşmesine neden olmuştur. Bu sürecin bir kez daha heba edilmemesi bakımından öncelikle eylemsizlik kararının alındığı bu dönemde bu süreci boşa çıkartacak operasyonlar yapılmamalı, sorunun oluşturulacak güven ortamı içerisinde barışçıl ve özgürlükçü çözümüne zemin hazırlanmalıdır.

Bu sürece bütün Türkiye toplumu sahip çıkmalı, operasyonların yapılmaması konusunda toplumun bütün kesimleri ısrarcı olmalıdır. Özgürlüğü ve eşitliği esas alacak çözüme, kalıcı bir ateşkese zemin hazırlayacak bu konudaki somut önerilere ön yargısız yaklaşılmamalı, önerilerin aynı zamanda barışçıl çözüm zeminini güçlendireceği de gözden uzak tutulmamalıdır. Bu bağlamda daha önce yaptığımız açıklamalarda dile getirdiğimiz taleplerimizi bir kez daha kamuoyu ile paylaşmak istiyoruz; Kürt siyasetçiler, seçilmiş belediye başkanları ve insan hakları savunucularına yönelik hukuka ve adalete aykırı, kamu vicdanını yaralayan uygulamalara son verilmeli, tutuksuz yargılanmaları sağlanmalıdır. Siyasetin sorun çözücü işlevini yerine getirebilmesi için, bütün siyasal görüşlerin kendini rahatça ifade edebileceği bir siyasal partiler rejimine ihtiyaç vardır. Bu nedenle başta temsilde adaletsizliğe sebep olan seçim barajı kaldırılmalı veya makul bir seviyeye düşürülmeli Siyasi Partiler Yasası yasaklardan arındırılmalıdır. Kalıcı bir çözümü mümkün kılmak için diyalog süreci başlatılmalı ve bu süreçten kendini sorunun

tarafı olarak gören hiçbir aktör dışlanmamalıdır. Sürecin nihai amacı olan çatışmaların tamamen sona erdirilmesi için sağlıklı bir diyalog ortamı oluşturulmalı, inisiyatif sahibi şahsiyet ve dinamiklerin önerileri önyargısız olarak tartışılabilmelidir.

Açıklamamızda ifade ettiğimiz üzere bu sürecin devamı ve kalıcı hale gelmesi öncelikle operasyonların yapılmamasına bağlıdır. Bu sürecin sorumluluğu başta hükümet olmak üzere devletin diğer kurumları, ana muhalefet partisi ve tüm siyasal partilerdir. Bu sorunun günlük siyasi çekişmelerin dışında ele alınmasını bu sürece tüm toplumun sahip çıkmasını ve katkı sunmasını bekliyoruz. Ayrıca biz aşağıda imzası bulunan sivil toplu örgütleri olarak, sorunun çözümü ve silahların bir daha kullanılmaması hususunda

üzerimize düşen sorumluluğu yerine getirmeyi belirtiyor ve bu konuda risk almayı taahhüt ediyoruz" dedi.

İHA
Yayın Tarihi : 18 Ağustos 2010 Çarşamba 13:51:00
Güncelleme :18 Ağustos 2010 Çarşamba 19:33:38


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?