Diyarbakır'da nişanı bozduğu gerekçesiyle erkek kardeşi tarafından bıçaklanan daha sonra da babası tarafından öldürülen genç kızın kardeşi hakkında, Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi'nde 9-12 yıl hapis istemiyle dava açıldı. Genç kızın babası henüz yakalanamadı. 

Diyarbakır Cumhuriyet Savcılığı'nca hazırlanan iddianameye göre, Ali Aladağ, askerden dönünce nişanlısı Neşe Özel'den ayrıldı. Neşe Özel'in babası Faruk Özel, Aladağ'ın ağabeyi Serhat Aladağ'la görüştü, ancak aile yeniden nişan yapmaya yanaşmadı. Baba Faruk Özel, tekrar görüşme talebinde bulundu. Özel, kızları Neşe ve Şerife Özel'i arayıp dışarı çıkmalarını istedi. Baba Özel, oğlu M.E.Ö. ile buluşma noktasına gittiğinde kızları Neşe ve Şerife'nin Serhat Aladağ'a ait otomobilin içinde olduğunu gördü. Faruk Özel, aracın ön koltuğuna oğlu M.E.Ö. ise arka koltukta ablası Neşe Özel'in yanına oturdu. Baba Özel, neden nişanın bozulduğunu sorunca Serhat Aladağ, "Bu konuyu defalarca konuştuk. Yapabileceğim bir şey yok. Beni bu olaya karıştırma" dedi. Bunun üzerine Faruk Özel'in , oğluna "Vur" anlamına gelecek bir işaret yaptığı ve M.E.Ö.'nün de üzerindeki bıçağı ablası Neşe Özel'e sapladığı belirtildi. Otomobildekilerin müdahale etmesiyle araçtan inen M.E.Ö.'nün, ablasını defalarca bıçakladığı ileri sürüldü. Faruk Özel'in, Aladağ'a "Sen karışma. Bu bizim davamız. Yoksa seni de öldürürüm" dediği öne sürüldü. Yaralanan Neşe Özel, canını kurtarabilmek için otomobilin kapılarını kilitleyip bekledi. Serhat Aladağ, üzerinde taşıdığı silahı çeken Faruk Özel'i ikna edemeyince Neşe Özel'i alıp kaçmak istedi. Faruk Özel, bunun üzerine otomobilin ön lastiğine ateş etti. Aladağ, otomobiliyle kaçışı sürdürünce Faruk Özel, kapıları kilitli olan aracın camından içeri ateş ederek kızı Neşe Özel'i göğsünden vurdu. "Beni hastaneye götür" diyen Neşe Özel'i hastaneye götüren Serhat Aladağ, kendisinin de öldürülebileceği korkusuyla hastaneden ayrıldı. Dicle Üniversitesi'ne sevk edilen Özel, iç kanamaya bağlı aşırı kan kaybından öldü. 

İddianamede, sanık M.E.Ö.'nün daha sonra teslim olduğu, suç tarihinde 18 yaşından küçük olduğu ve babasının azmettirmesiyle ablasını öldürmeye teşebbüste bulunduğu gerekçesiyle 9- 12 yıl hapisle cezalandırılması gerektiği öne sürüldü. M.E.Ö.'nun yaşı küçük olduğundan indirimlerden de faydalanacağı göz önünde tutularak tutuksuz yargılanması kararlaştırıldı. 

Davaya önümüzdeki günlerde başlanacak.