7
Mayıs
2024
Salı
DİYARBAKIR

Başbakan Allah'a şirk koşuyor

BDP GENEL BAŞKANI SELAHATTİN DEMİRTAŞ:

Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, yaptıklarının ırkçılık olmadığını, yasaklanmış bir dile, kimliğe sahip çıkmak olduğunu söyledi.

Diyarbakır'da Siyaset Akademisi kursuna katılan BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Başbakan Erdoğan'ın TBMM Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmaya üzüldüğünü belirterek, "Ben Türkiye siyaseti adına üzüldüm. Bir ülkenin Başbakanı bu ruh haline ve pisikolojiye girebiliyorsa ve demokrasicilik adı altında milliyetçiliği ve ırkçılığı bu kadar rahat bir şekilde dışa vura biliyorsa Türkiye'de dekmokrasi kültürünün gelişmesi için daha çok var demektir" dedi.

Demirtaş, bir dönemler kendilerine sopa vuranların parmak izi bıraktıklarını şimdi ise AK Parti döneminde eldiven taktıklarını belirterek, "Başbakan bu ülkede tek dil ve tek millet vardır ve bu böyle olacaktır diyor. Başbakan Allah'a şirk koşuyor, ben hepinizi tekleştireceğim diyor, benim milletim tektir dili tektir diyor. Allah diyor ki ben sizleri farklı farklı yarattım, senin haddine midir bunları tekleştirmek. Bu ne biçim bir müslümanlık anlayışıdır. Hangi kitapta yazıyor, neyi tekleştireceksin.

İnsanlar dili ile kültürü ile kimliği ile doğarlar. Bunu tekleştireceğim deyip ırkçılık, milliyetçilik dalgasıyla eğer kürtleri sindireceklerini sanıyorsa, ben BDP Genel Başkanı olarak şunu söylemek istiyorum, Kürtler sinmeyecektir ama Türkiye'de kardeşlik hukukunu bozmamak içinde elinden gelen gayreti gösterecektir kürtler. Çünkü bu ülkede eşitçe ve özgürce yaşamak istiyor" diye konuştu.

 

"GÜNEŞİN DOĞMASI ENGELLEYEBİLİYORSA BU DEĞİŞİM DE DURDURABİLİR"

BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, değişim sürecinin başladığını ve bunu değiştiremeyeceklerini belirterek, "Başbakan şunu bilmelidir ki böyle tehdit ederek, hakaret ederek bu değişimi durduramazsınız, eğer AK Parti'nin gücü güneşin doğmasını durdurabiliyorsa, yağmurun yağmasını engelleye biliyorsa, rüzgarın esmesini engelleyebiliyorsa bu değişimi de durdurabilir. Yoksa değişim başlamıştır, asimilasyona dur deme vakti gelmiştir. Bunu kabul etmeyen hepinizi aynı ırk ve aynı dil etrafında toplayacağım

asimile edeceğim diyen bir anlayışı artık hiç kimse kabul etmez. Bizim yaptığım ırkçılık ve etnik kimlikçilik değil var olan yasaklanmış bir dili savunmaktır sahip çıkmaktır bu onurlu bir duruştur. Buna karşı ırkçılığı savunmaktır sorgulanması gereken. Ama illede bize bedel ödeteceklerse şunu da bilmeliler ki kellemizide kesseler başsız vücudumuz ayakta dim dik duracaktır. Biz demokrasiye, barışa ve kardeşliğe inanıyoruz. Hiç kimse şu kaygıyı tereddütü taşımamalıdır. Bizim yapmaya çalıştığımız çözüm projeleri Türkiye bölünmesin diye oluşturmaya çalıştığımız çözüm projeleridir. Ama devlet illa ki ben kürtlere hakaret edip devletten uzaklaştıracağım diyorsa çıksın açık açık söylesin" dedi.

İHA
Yayın Tarihi : 27 Aralık 2010 Pazartesi 13:53:05
Güncelleme :28 Aralık 2010 Salı 01:50:38


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?