Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, yaklaşık 2 aydır Ankara'da eylemlerini sürdüren Tekel işçileriyle ilgili olarak, "Ben örneğin İzmir Büyükşehir Belediyesi'nden, hadi söyleyeyim CHP'li belediyeden böyle bir teklif almadım. Onlar İzmir'deki Tekel işçilerini bünyelerine katsalar olmaz mı? Aynı şeyi Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi de yapamaz mı" görüşleri üzerine Baydemir, "Biz üzerimize düşeni fazlasıyla yapmaya hazırız'' dedi.

Tekel işçileri ve aileleri, Başbakan Erdoğan'ın ifadeleri üzerine Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi önünde toplandı. Toplanan kalabalıkla basına kapalı bir şekilde görüşen Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir daha sonra kalabalık kitle önüne çıkarak bir açıklama yaptı.

Baydemir önce Kürtçe ve Türkçe ''Hoş geldiniz'' dedikten sonra, "Belediyeye gelmeden önce Eş Genel Başkanlarımız Sayın Selahattin Demirtaş ve Gültan Kışanak ile görüştüm. Kendilerinin de sizlere selamları ve dayanışma duygularını
iletmemi istediler. Her şeyden önce, devlet, sosyal sorumluluğunu asla unutmamalıdır. Devlet ve hükümet sosyal sorumluluk sahasından çekilirse, sonuç şüphesiz ki trajedi olur. Özelleştirme politikası, tırnak içerisinde söylüyorum, vahşi bir şekilde uygulanırsa, bugün iki aydır yaşamış olduğumuz trajediler ortaya çıkacaktır. Bugün yaşadıklarımız önceden de öngörülebilecek sonuçlardı. Öngörülebilecek trajedilerdi. Kesinlikle önceden önlemler alınabilinirdi. 2 aydır bütün emekçi kardeşlerim sayı neredeyse 12
bine ulaşıyor, büyük bir trajedi yaşıyorsunuz. Bizler de, şüphesiz ki bunun tanığıyız ve bundan etkileniyoruz. Büyük bir memnuniyetle bugün burada bütün Türkiye emekçilerine ve insanlarımıza ifade etmek isterim, paylaşmak isterim hiçbir sorun çözümsüz değildir, Tekel işçilerimizin, emekçilerimizin sorunu da çözümsüz değildir. Sorun çözülebilir bir niteliktedir, yeter ki herkes üzerine düşeni yapsın. Başta hükümet olmak üzere herkes üzerine düşeni yapsın. Sorunun çözümü konusunda, trajedinin sona erdirilmesi konusunda Anakent Belediyemiz, siyasetimiz ve diğer bütün belediyelerimiz üzerimize düşeni fazlasıyla yapmaya hazırız" diye konuştu.

Baydemir, sorunun çözülmesi için hükümete önerilerde bulunacaklarını belirterek, "Şüphesiz ki, merkezi yerel yönetimler komisyonumuz, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi ile ilçe belediyelerimizin yetkili kurumları, organları ve siyasetimizin yetkili kurumları ve organları bugünden itibaren, bu saatten itibaren bir araya geleceğiz. Sorunun çözümüne dair önermelerimizle birlikte en kısa zamanda hem hükümetle, hem sendikamızla, hem kamuoyu ile görüşlerimizi önerilerimizi paylaşacağız. Benim bildiğim kadarıyla ve kamuoyundan takip ettiğimiz kadarıyla 2010 yılı içerisinde 100 bine yakın insanın istihdam edileceği ifade ediliyor. E, 12 bin niye işsiz bırakıyoruz biz. 100 bin insan istihdam edeceksek varsın bunun 12 bin tanesi de Tekel emekçisi olsun. Dolayısıyla bu sorun hakikaten çözülür bir sorundur. Bu sıkıntı aşılabilir bir sıkıntıdır. En az 5 tane öneriyi ortaya çıkaracağım. En az 5 öneriyle kamuoyunun ve hükümetle diyalog kurma çabasını ortaya koyacağım. Örneğin bunlardan bir tanesini açıklayayım, illa ki bu
olsun da demiyorum. Türkiye'de 2 bin 500'e yakın yerel yönetim var, belediye var. 2 bin 500 belediyenin nüfusuna ve bütçesine göre, nüfusunu ve bütçesini kriter alarak bu 12 bin emekçi arkadaşımızı dağıtabiliriz. Bu manada da üzerimize düşeni memnuniyetle yapmaya hazırız. Bir diğer husus bana göre Diyarbakır açısından neredeyse tek bacası tüten fabrika, ya da işletme diyebileceğimiz Tekel idi. Onun kapatılması, onun özelleştirilmesi, ayrıca büyük bir haksızlıktır. Dolayısıyla bir öneri de Tekel'in tekrar işletmeye devam etmesi olabilir, bu fabrikayı kapatmayabiliriz. Bunun hukukunu, bunun yönetim şeklini, bunun finansmanını hep beraber tartışabiliriz. Dolayısıyla hükümet kapıyı aralarsa, hükümet kapıyı açarsa, siyasetimiz, yerel yönetimlerimiz, büyük bir memnuniyetle bu sorunun çözümü konusunda yeteri miktarda sürdürülebilir emekçi kardeşlerimizin de özlük haklarına zarar vermeyecek önermeyi, sorun çözücü politikayı mutlaka ortaya çıkarabileceğimiz inancını taşıyorum" şeklinde konuştu.

Tekel işçileri adına konuşma yapan Cemal Doğrul ise, "Bizleri kabul ettiği için Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı ve ekibine teşekkür ediyoruz. Bizler, 62 gündür çok onurlu bir direniş ve duruş sergilemekteyiz. Bütün zorluklara ve acımasız kış koşullarına rağmen Ankara'nın sokaklarını evimiz eyledik. Naylon çadırların altında varillerin etrafında sımsıcak yuvalar oluşturduk. Ağzımızdaki lokmayı Türkiye'deki 41 ilden gelen arkadaşlarımızla paylaştık. Karadeniz'in horonlarını teptik, onlar bizim halaylarımızı tepti. Türkülerimizi kardeşleştirdik. Biz onların türkülerini onlar bizim şemamemizi bizimle birlikte söylediler. Doğrusu Türkiye'nin mozaiğini orada bir araya getirdik ve bir daha ayrılmamak üzere çok ciddi bir kardeşleşmeyi başlattık orda. Ama ne yazıktır ki, AK Parti hükümeti ve Sayın Başbakan bütün yaptıklarımızı çok farklı bir şekilde yorumlamaya başladı. En son olarak da sanki boynundan çıkarırcasına bizleri belediyelerin üzerine yığmaya çalıştı ve özellikle de Büyükşehir Belediyemizin ve İzmir Büyükşehir Belediyelerinin isimleri telaffuz edilerek, belki de bizleri onlarla karşı karşıya getirmek istedi. Biz de Sayın Başbakanın söylemleri üzerine, Sayın Büyükşehir Belediye Başkanımızla bu görüşmeyi gerçekleştirdik. Kendi düşüncelerimizi aktardık, kendisi düşüncelerini bizimle paylaştı. Bizler asla bir çıkmazın içerisine girmeyeceğiz, Büyükşehir Belediyemizin de bir çıkmazın içerisine girmeye gönlümüz rıza göstermeyecektir. Çünkü Büyükşehir Belediyemizin bu kentte, bu bölgeye hizmet eden bir belediye anlayışı vardır. O açıdan da zor duruma sokmanın hiçbir anlamı olmadığını çok iyi bilerek ve bizler için neler yapabileceğini rica ettik" ifadelerini kullandı.

İHA

Yayın Tarihi : 14 Şubat 2010 Pazar 15:09:02

Güncelleme :14 Şubat 2010 Pazar 17:52:59