13 Ocak 2009 tarihinde Gün TV'de bir programa katılarak Kürtçe konuşan Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir ve Yenişehir Belediye Başkanı Selim Kurbanoğlu'nun Seçim Kanunu'na muhalefetten yargılanmalarına 2. Sulh Ceza Mahkemesi'nde devam edildi. Duruşmaya Baydemir'in avukatı Muharrem Erbey tutuklandığı için katılamadı.

Baydemir'i avukat Serdar Çelebi savundu. Kurbanoğlu da mazeret bildirerek duruşmaya katılmadı. Baydemir, savunmasında 29 Mart 2009 yerel seçimlerinin hemen öncesinde Gün Tv'de bir programa katıldığını ve Kürtçe konuştuğunu kabul etti. Nüfusunun yüzde 75'inin Kürtçe konuştuğu bir kentte ve yerel seçimler öncesinde, yurttaşlara Kürtçe hitap etmesinin doğal olduğunu belirten Baydemir, yargılamanın ve mevzuatın günün ihtiyaçlarına cevap vermediğini, 21. yüzyıl değerleriyle bağdaşmadığını savundu. Baydemir, "Kürtçe zenginliğimiz ve vazgeçilmezimizdir. Seçim mitinglerinde de yurttaşlara Kürtçe hitap ettiğim herkes tarafından bilinir. Kürtçe konuşmamın suç teşkil ettiğine inanmıyorum. Sorgulanması gereken bu mevzuattır. Ülkeye bu yasa, bu yasak yakışmamaktadır" şeklinde konuştu.

Müdahil avukatı Serdar Çelebi de Avrupa Birliği'ne (AB) uyum yasaları çerçevesinde Anayasa'da temel hak ve özgürlüklerin genişletilmesi yönünde yapılan değişikliklerin uygulanmadığını söyledi. "Cesur hukukçulara ihtiyaç duyulduğunu" bildiren Çelebi, "Ankara'da bir hakim bu yönlü açılmış bir davanın düşmesine karar vererek örnek karar çıkardı. Aynı tutumu biz hukukçuların da göstermesi gerekiyor. Bu nedenle yargılama suç bile teşkil etmediğinden beraat bile istemiyoruz" dedi.

Baydemir'in ayrıca 29 Mart 2009 yerel seçimleri öncesinde Ergani'de yaptığı bir konuşmadan dolayı talimatla ifadesi alındı. Baydemir ifadesinde Ergani Belediyesi Şehirlerarası Terminali'nde kapatılan DTP'nin belediye başkan adayını desteklemek üzere Ergani'de bulunduğunu ve konuşmasını Kürtçe-Türkçe yaptığını söyledi. Baydemir, "Konuşmamın yüzde 50'sini Kürtçe, yüzde 50'sini Türkçe yaptım. Zazaca bilseydim Zazaca da konuşurdum. Arapça bilseydim Arapça konuşurdum. Hiçbir dilin yasaklanmaması lazım" diye konuştu.

Baydemir, "Bugüne dek yaşamımın her alanında elimden geldiğince bu dili, Kürtçe'yi kullandım. Ve bundan dolayı da hakkımda davalar açılıyor, yargılanıyorum. Umarım bu yargılamalar daha çağcıl bir mevzuatın oluşması için olanak sağlar" dedi.

Dava ileri bir tarihe ertelendi.