Diyarbakır Dicle Üniversitesi'ndeki türban serbestliği 2 gün sürdü, senato kararıyla türban tekrar yasaklanırken kampüse türbanla giren öğrenciler yasağa tepki olarak derse türbanlarını çıkararak girmeme kararı aldı.

Anayasa değişiklik taslağını hazırlayan komisyonun üyesi Anayasa Hukuku Profesörü Fazıl Hüsnü Erdem, "Anayasa'da yapılan değişiklikle bugün yapılması gereken üniversitelerde başörtü yasağın fiilen kaldırmak olmalıdır" dedi.

Dicle Üniversitesi'nde 2 günlük türban serbestliği üniversite senatosunun aldığı kararla yerini tekrar yasağa bıraktı. Türban yasağı ile şaşkınlık geçiren öğrenciler karara tepki gösterdi. Üniversite kampüsüne türbanla girmelerine izin verilen türbanlı bazı öğrenciler yasağı protesto etmek için derse başörtülerini çıkarıp girmeme kararı alırken, bazı öğrenciler ise daha önceki uygulamada olduğu gibi kendilerine ayrılan özel bölümde türbanlarını çıkarıp derslere girdi. 22 Temmuz genel seçimlerinden
yaklaşık bir ay önce Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'nın talebi ile Anayasa değişiklik taslağı hazırlayan Bilkent Üniversitesi öğretim üyelerinden Prof. Dr. Ergun Özbudun'un komisyon başkanlığını yaptığı 6 kişilik heyet içinde yer alan Dicle Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fazıl Hüsnü Erdem, kanunda hukuken savunulabilir başörtü yasağının olmadığını söyledi.

TÜRBANLI ÖĞRENCİLER DERSLERE GİREBİLMELİ

Anayasa değişikliği yapılmadan önce başörtüsü yasağını öngören herhangi bir kanuni düzenlemenin söz konusu olmadığını belirten Prof. Dr. Fazıl Hüsnü Erdem, "Anayasa değişikliği öncesinde de hukuken savunulabilir başörtü yasağı gerekçesi yoktu. Bununla birlikte Anayasa Mahkemesi'nin 1991 yılında vermiş olduğu kararını esas alan fiili bir başörtüsü yasağı söz konusuydu, bunu ortadan kaldırmak amacıyla Parlamento (TBMM) Anayasa'da değişiklik gerçekleştirdi ve bu değişikliğin esas amacı başörtüsü yasağına son vermekti. Dolayısıyla bu, yasağın olmadığı hususunu perçinleştirip güçlendirdi. Bu anayasa değişikliğiyle bugün için de üniversitelerde yapılması gereken şey fiilen uygulanan bu yasağı kaldırmak olmalıdır. Zaten yükseköğretim kanununun ek 17. maddesinde 'Yürürlükteki kanunlara aykırı olmamak kaydıyla yükseköğrenim kurumlarında kılık kıyafet serbesttir' ifadesi içeren bir hüküm mevcuttur. Dolayısıyla bu durumda yapılacak şey bu yasağı kaldırmak olmalıdır" şeklinde konuştu.

YASAĞI SENATO KOYDU

Dicle Üniversitesi Senatosu'nun aldığı kararda, 23 Şubat 2008 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren değişikliklerle Anayasa'nın 10. maddesinin 4. fıkrasında değişiklik yapıldığı ve 42. maddesine yeni bir fıkra eklendiği hatırlatıldı. Açıklamada, durumun üniversitelerde kılık kıyafet uygulamasıyla ilgili kamuoyunda farklı yorum ve tartışmalara neden olduğu ifade edilerek şöyle denildi: "Bu yapay gündemin, öğrencilerimiz arasında ve toplumda ayrışmaya, huzursuzluğa ve ülkemizin karşı karşıya olduğu çok önemli sorunların göz ardı edilmesine neden olacağından kaygı duymaktayız. Yükseköğretim öğrencilerinin kılık kıyafeti konusunda Anayasa Mahkemesi, Danıştay ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) vermiş olduğu kararlar, Anayasamızın 138. ve 153. maddesi hükümleri doğrultusunda bağlayıcı niteliklerini devam ettirmektedir. Senatomuz, bu koşullar altında 2547 sayılı Yasa'nın ek 17. maddesinde Anayasa'ya uyarlı yasal bir düzenleme yapılana değin, hukuki süreç devam ettiğinden, hukukun üstünlüğüne olan inancı gereği; yükseköğretim kurumlarında kılık kıyafet konusunda tesis edilmiş olan yargı kararlarına uyulması ve bugüne dek yürürlükte olan uygulamanın aynen sürdürülmesinin uygun olduğuna karar vermiştir" denildi.

İHA

Yayın Tarihi : 27 Şubat 2008 Çarşamba 16:33:42