Diyarbakır Barosu, Saddam davasına taraf olmak istiyor

Diyarbakır Barosu, Irak’ın devrik lideri Saddam Hüseyin’in yargılanacağı davaya taraf olmak istediğini açıkladı.

Diyarbakır Barosu’nun eğitim salonunda bir basın toplantısı düzenleyen Baro Başkan Yardımcısı ve İnsanlığa Karşı İşlenen Suçlara İlişkin Çalışma Grubu Sözcüsü Avukat Tahir Elçi, Saddam Hüseyin’in geçen yıl yakalanmasıyla birlikte Irak’ta insanlığa karşı işlenen suçların yargılanmasının gündeme geldiğini belirterek, "Saddam’ın temsilcisi olduğu Baas Rejimi ırkçı davranıyor. Baas yönetiminin, Irak’taki Kürt halkına karşı öteden beri ağır suçlar işlemekle kalmayıp, 1998 yılında başlattığı Enfal Hareketi ve Halepçe Soykırımı sonrasında yaşanan tehcirde, yüz binlerce masum sivil bu trajediye tanıklık etmiştir. Hukukun üstünlüğü ve insan haklarının gerçekleştirilmesini bir görev olarak kabul eden baromuz, bu sürece kayıtsız kalamazdı. Bu amaçla baromuzca, Saddam Hüseyin ve suç ortaklarının yargılanma sürecini takip etmek üzere bir çalışma grubu oluşturulmasına karar verildi" dedi.

Bu karar doğrultusunda çalışma grubundan bir heyetin, 19-24 Kasım 2004 tarihlerinde Irak’taki Kürt Bölgesel Hükümeti nezdinde, konuyla ilgili görüşmelerde bulunduğunu dile getiren Avukat Elçi, "Bu görüşmelerden edinilen bilgilere göre, öncelikle Irak yasalarına göre kurulan mahkeme, yargıç ve savcılardan oluşturulmuş komisyonlar marifetiyle ’Göçtürme, Enfal ve Halepçe’de Kimyasal Silahların Kullanımı’ alanlarında soruşturma ve delil toplama işlemleri yürütülmektedir.

Diyarbakır Barosu, söz konusu ziyaretle yargılama sürecini takip, işlenen suçların ortaya çıkarılmasına katkı ve mağdurlarına yardım amacını hedeflediğini ilgililere iletmiştir. Çalışma grubumuz, insanlığa karşı işlenen ağır suçların sorumlularının ortaya çıkarılması, cezalandırılmaları ve bir daha insanlığın bu korkunç suçlarla yüz yüze gelmemesi için, insan hakları savunucuları ve hukukçuları bu sürece kayıtsız kalmamaya davet etmektedir" diye konuştu.

Avukat Tahir Elçi, sivil toplum örgütlerinin, basının ve kamuoyunun 1988/1991 yılları arasında yaşanan Kürt tehcirine ilişkin ellerindeki belge ve bulguları çalışma gruplarıyla paylaşmalarını istedi.