12 Eylül günü yapılacak olan yeni Anayasa referandumu için sayılı günler kalırken, Diyarbakır'da bulunan kadın dernek ve dayanışma merkezleri BDP'nin boykot kararına destek verdiler.

Diyarbakır'da 'Evet' diyenlerden sonra 'Boykot' diyenler de açıklama yapmaya başladı. BDP'nin boykot kararına katılacaklarını belirten Diyarbakır'daki kadın dernekleri ve dayanışma merkezleri Sümer Park'ta bir araya gelerek açıklama yaptı. 7 il ve ilçeden toplam 37 kadın dernek ve dayanışma merkezi adına okunan açıklamada 1982 Anayasası'nda ciddi ihlallerin yaşandığı belirtilerek, "Bu Anayasa'dan dolayı demokrasi ve özgürlük mücadelesi verenler faili meçhul cinayetlere ve haksız tutuklamalara maruz

kalarak yıllarca cezaevlerinde kaldılar. Bugün yapılmak istenen dünden çok da farklı değildir. Bu ülkede düşünce özgürlüğü hala suç görülüyor. Çatışmalı ortamda gencecik bedenler toprağa düşüyor. AK Parti'nin değişiklik önerisinde son yedi yılda yüzde bin 400 cinayetinin arttığı bir ülkede kadının temel insan haklarını garanti altına alan bir düzenleme yok. Kanun önünde eşitlik başlığıyla kadınların yaşamını iyileştirdiği iddia eden AK Parti hükümeti toplumsal cinsiyetçiliğin aşımı için herhangi bir çözüm

sunmamış, kadınları yeniden ikinci plana atmıştır, ileride halledilecek bir sorun olarak nitelendirilmiştir. Bu niteleme de kavram kargaşası yaşayan AK Parti'nin pozitif ayrımcılığı anlayışıdır. Çocukların temel haklarını garanti altına alan bir düzenleme yok. Biz kadınlar Türkiye'nin temel sorunu olan Kürt sorununun barışçıl ve demokratik yöntemlerle çözümü için toplumsal bir sözleşmenin gerektiğini her fırsatta dile getiriyoruz. Anayasa'da işlenmemiş Kürtler tekrar yok sayılmıştır. Kürtlerin yargı ve

siyasette karşılaştıkları haksızlık ve ayrımcılık bir nebze olsun azalmamıştır. PKK tarafından ilan edilen eylemsizlik kararına uyulması ve operasyonların durdurulması hayati önem taşımaktadır. Halklarımızın ortak ve eşit yaşama ulaşmaları çatışmasızlık ortamının devamına bağlı iken mevcut hükümetin askeri bir dil kullanmaya devam etmesi barışçıl adımları görmezden gelmesi biz kadınları kaygılandırmaktadır" denildi.

Açıklamada BDP'nin boykot kararına destek verilerek, "Cezaevlerinde çocukları ile ana dilde konuşamayan anneler için, çatışmada çocuklarını yitiren analar için, eşleri faili meçhule kurban giden kadınlar için, bir devlet politikası olan olarak desteklenen aile içi şiddet mağduru kadınlar için BDP'nin başlatmış olduğu boykot kararını destekliyoruz" ifadeleri kullanıldı.