Roth Güneydoğu gezisini değerlendirdi

2 gündür Şırnak ve Diyarbakır’da çeşitli temaslarda bulunan Birlik 90/Yeşiller Partisi Eşbaşkanı Clauida Roth, Güneydoğu gezisiyle ilgili olarak bugün bir basın toplantısı düzenledi. 18 yıldır Türkiye’ye ziyaretler gerçekleştirdiğini kaydeden Alman vekil, değişimi ve insanların geleceğe ümitle baktığını gördüğünün altını çizerek, "Bu gelişme için elimizden gelen desteği vereceğiz. Bu ülkedeki herkesin kendi ülkesini iyi tanıması lazım" dedi.

 Toplantıda Türkiye’nin AB üyeliğini yorumlayan Roth, Kürt sorunu ve Kürt kimliğinin kabul edilmesini önemsediklerini söyledi.

Alman Yeşiller Partisi Milletvekili Claudia Roth, Şırnak ve Diyarbakır’daki temasları sonrasında Güneydoğu gezisini değerlendirmek üzere bugün sabah saatlerinde Yeşiller Partisi Milletvekili Winfried Nachtwei ile birlikte bir basın toplantısı düzenledi. Roth, toplantı öncesinde kendisini ziyarete gelen Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir’e bir müzik CD’si hediye etti. Ardından toplantıya geçen Alman Yeşiller Partisi Milletvekili Claudia Roth, Türkiye’nin AB üyelik sürecine değindi. Kürt sorunu ve Kürt kimliğinin kabul edilmesini önemsediklerini söyleyen Roth, "Kürt sorununun çözümü ve Kürt kimliğinin kabul edilmesini çok önemsiyoruz. Bu yolda en önemli olan şey diyalog, barış ve adalettir. Bölgenin yeniden yapılandırılması, tanınan eşit hakların yerine getirilmesi önemli. Bunun koşulunu ise şiddetten vazgeçmek olarak görüyoruz. Silahsızlanma, af uygulaması ve topluma yeniden entegre edilmek önemlidir" dedi. Koruculuk sisteminin kaldırılmasının bu anlamda olumlu olacağını ifade eden Roth, "Konuştuğumuz herkes belirgin bir düzelmenin olduğunu söyledi. Ankara, Diyarbakır ve Şırnak arasında farklılıklar olduğunu söylediler. İşkencenin her yerde yasaklanması lazım, namus cinayeti ile ilgili her bölgede olumlu adımlar atılmalı. Bunun için zihniyetlerin değişmesi şart. Bürokratların evrensel değerlere önem vermesi gerekir. 18 yıldan beri Türkiye’ye geliyorum. Değişimi ve insanların geleceğe ümitle baktığını gördüm. Bu gelişme için elimizden gelen desteği vereceğiz. Bu ülkedeki herkesin kendi ülkesini iyi tanıması lazım" dedi.
Toplantıda söz alan Yeşiller Milletvekili Winfried Nachtwei de, Türkiye’nin AB’ye yakınlaşmasında asker faktörüne değinerek, "Önemli olan husus askerin hukuk devletinin bir parçası olması ve sivil politikanın askerin önünde olmasıdır. Bu alanda reform uygulanması daha zordur. Çünkü bu bir etki ve güç konusudur. Biz bu süreci desteklemek istiyoruz. Bu bağlamda TBMM Savunma Komisyonu’nu AB’de ağırlayacağız. Türkiye’de askerin merkezi bir rol oynadığını biliyoruz. Askeriyenin geri çekilme sürecini destekliyoruz. Türkiye’nin Almanya’dan leopar tankları alacağı söylentileri var. Bununla ilgili Şırnak’ta görüşmeler yaptık. Bunun barışı geciktireceği kaygıları var" dedi.

Toplantıda gazetecilerin sorularını yanıtlayan Roth, "Türk askerinin Kerkük’e gireceği konusunun gerçeği yansıtmadığını düşünüyorum. Net olduğuna inanmıyorum. Kuzey Irak’ta diğer bölgelere nazaran huzurlu bir ortam olduğunu biliyoruz. Abdullah Gül de aynı şeyi söyledi" dedi. Almanya’dan tank alımı ile ilgili bir soru üzerine ise Roth, "Bence şu anda Türkiye’nin eğitim konusunda, özellikle bölgede tahrip edilen köylerin yeniden yapılması konusunda çalışmalar olmalı. Türkiye’nin tanka ihtiyacı yok. Bunu hem Türk, hem Alman askeri iyi anlamalı. Bizim bu konuda tavrımız açıktır. Türkiye ile yapılacak müzakerelerde sadece siyasi kriterler değil, ekonomik kriterlerde göz önüne alınacak. Bölgesel farklılıkların ortadan kalkması lazım. Tanklar bunların ortadan kalkmasında lazım değil" diye konuştu.

Terör tazminatı kanununun büyük bir gelişme olduğunu dile getiren Roth, "Çok önemli bir adım. Çünkü burada insanların evlerinden edildiğinin kabul edilmesi bile çok önemli bir adım. Koruculuk sisteminin ne olacağı açıklığa kavuşmuş değil. Bazı yerlerde işkence yasağının uygulandığı söyleniyor. Önemli olan zihniyetlerin değişmesidir. İşkencenin yasak olduğu, her yerde anlatılmalıdır" şeklinde konuştu.

Konuşması sırasında Şırnak’ta Alman tanklarının sivil halka karşı kullanıldığı iddialarını yanıtlayan Roth, "Şırnak’ta Alman tanklarının sivil halka karşı kullanıldığı konusunu tüm muhataplarına sorduk. Ama kimsede bunun doğru olduğunu gösterir herhangi bir kanıt, somut bir bilgi yok. Son olarak belirteyim ki Habur Sınır Kapısı’ndan da çok etkilendik. Irak’ta elbette ki siyasi huzurun tekrar kurulmasını istiyoruz" dedi.
Roth daha sonra Diyarbakır’dan ayrıldı