7
Mayıs
2024
Salı
DİYARBAKIR

Savcılığın davetine icabet ettik

BAYDEMİR:

Avukatı Meral Danış Beştaş ile birlikte saat 15.00'da Diyarbakır Adliyesi'ne gelen ve yaklaşık 5 saat Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısına ifade veren Baydemir, adliye çıkışında basın mensuplarının sorularını cevapladı. "Avukatım Meral Hanım ile birlikte esas itibarıyla 98 belediye başkanımızla birlikte yapmış olduğumuz açıklamayla ilgili savcılığa davet edildik. Her zaman olduğu gibi bu çerçevede icabet ettik" diyen Baydemir, şunları söyledi:

"Ancak bu soruşturmayla birlikte son bir yıldır yürütülen ve pek çok belediye başkanımızın, pek çok siyasetçimizin tutuklanmasına vesile olan soruşturma kapsamında da ifademize başvuruldu. Çok açık ve net ifade etmem gerekirse bana sorulan bütün sorulardan hareketle bu soruşturmanın KCK'ye yönelik bir soruşturma olmadığı tam tersine bu soruşturmanın bugüne kadar ifade ettiğimiz çerçevede DTP'ye ve legal demokratik siyasete yönelik olduğu artık kanaati kesin bir düşünceye dönüşmüştür ben de. Örneğin GABB Belediyeler Birliğimizle ilgili sorular, örneğin kapatılan partimizin yerel yönetimler komisyonuyla ilgili sorular ve bunu uzatabiliriz. Dolayısıyla açık ve net söylüyorum sorulan bütün soruların neredeyse içeriğinin tamamını zaten ben yapmışım ve yapmaya devam edeceğim. Ve illegal hiçbir boyutu da yok. Örneğin GABB'ın yapmış olduğu eğitim çalışmaları var. Ya da yerel yönetimler akademisi bizden soruluyor. Yine partimizin geleneksel olarak gerçekleştirdiği yerel yönetimler konferansı soruluyor bize. Evet biz bunları yaptık. Evet bunları yapıyoruz ve bundan sonra da bunları yapmaya açık söylüyorum devam edeceğiz. Sonuç itibarıyla bu akşam bu vesileyle müsaade ederseniz bir çağrıda bulunmak istiyorum.

Bu ülkenin şu anda içerisine girmiş olduğu çıkmazdan elbette ki çıkma şansı vardır ve kesinlikle legal demokratik siyaseti, sahayı tasfiye etmekten hükümet ve ilgili kamu otoriteleri derhal vazgeçmelidir. Açıklıkla söylüyorum. Şu anda cezaevinde bulunan belediye başkanı arkadaşlarım, siyasetçi arkadaşlarım ne yapmışlarsa ben de onu yapmışım. Ve bana sorulan şu isimleri tanıyor musunuz diye sordukları hemen hemen bütün arkadaşları tanıyorum. Hepsiyle beraber çalışmışım, hepsiyle aynı toprakta bulunmuşum, hepsiyle telefonla konuşmuşum. Dolayısıyla bunu gizlemenin, bunu saklamanın bir mantığı da yoktur. Bu itibarla ben sonuç itibarıyla bugün de ifade ettim derhal tutuklu bulunan belediye başkanı arkadaşlarımın ve siyasetçi arkadaşlarımın serbest bırakılması lazım. Barışın bir tek alternatifi olabilir o da onurlu barıştır. Demokrasinin bir tek alternatifi olabilir o da standardı yükseltilmiş demokrasidir. Ve son çağrım da legal demokratik siyasette sivil siyasette kim bulunmak istiyorsa, legal siyasi bir partinin çatısı altında kim bulunmak istiyorsa buna fırsat vermemiz lazım, buna kapı aralamamız lazım. Eğer biz siyasetçileri, biz belediye başkanlarını tutuklayıp cezaevine gönderirsek ben açık söylüyorum barışı sağlayamayız. Legal sivil siyaseti de gerçekleştiremeyiz bunun adı başka bir şey olur. Bir kez daha bu soruşturmanın aslında KCK'ye yönelik değil, DTP'ye, Kürt sivil siyasetine, demokratik siyasetine yönelik olduğunu bir kez daha üzüntüyle görmüş oldum, yaşamış oldum."

Başbakan'ın Diyarbakır programındaki rötarı bile dosyaya KCK talimatı diye yazıldığını savunan Baydemir, "Genel başkanımız arıyor. Ergani'ye geçeceğiz, seni bekliyoruz. Ben de havaalanındayım. Başbakanın programında rötar var bana gerçek saati bildirmemişler. Dolayısıyla biraz bekleyeyim. Hayır bekleme Genel Başkan seni bekliyor tartışması bir KCK talimatına dönüşmüştür. Ya olacak şey mi bu? Kaldı ki siyaset etiğinde bir siyasi partinin Genel Başkanı Belediye Başkanına talimat verebilir. Ben bir siyasi partinin Genel Başkanı olsam ihtiyaç duyarsam kendi belediye başkanıma talimat veririm. Bunun illegalize edilecek bir boyutu yoktur. Bu ve buna benzer sorular. Bundan bir üzüntü de duymuyorum. Zaten 1995 yılından beri her savcılık veya mahkeme talep ettiğinde siyasetçileri, insan hakları savunucuları, sivil toplum örgütü yöneticileri savcılığa geliriz ifademizi veririz. Beyanlarımızı ifade ederiz. Dolayısıyla yöntem bugünkü gibi olmalıdır" dedi.

Baydemir'in Avukatı Meral Danış Beştaş ise, Osman Baydemir'in davet edilmesinin nedeninin daha önce bütün belediye başkalarının ve il genel meclisi başkanlarının yaptıkları ortak basın açıklamasına ilişkin olduğunu açıkladı. Bektaş, saat 15.00 itibariyle bu dosyayla ilgili olarak ifadeye gidildiğini ancak savcının KCK kapsamındaki dosyaya ilişkin de ifade almak istediğini söyledi.

Bektaş, "Biz de bunda hiçbir sakınca görmedik. Çünkü Osman Bey tüm sorulara cevap verebileceğini, bu konuda hiçbir sorun olmadığını ifade etti. Bunun üzerine ifadeye başlandı. Önceden haber verilmemesi bizim açımızdan ciddi bir sorun olarak görülmedi ve ifadeler verildi" şeklinde konuştu.

Hukuksal nezaket çerçevesinde ve bir davet üzerine savcılığa gidildiğini ifade eden Bektaş, şunları söyledi: "Bence asıl olması gereken de bu, usul bu. Kamuoyunun gözü önünde yaşayan kamu görevlisi olan, tutuklananların da operasyonel bir çerçevede sabaha karşı evlerinden alınması aslında usul hukuku tanımıyor. Bizim hukuk sistemimizde insanların bu şekildeki bir soruşturmada, hele hele iddiaların tümüyle siyasal faaliyet çerçevesinde olduğu ve kamuoyunun gözü önünde cereyan eden olaylarla ilgili yapılan bu soruşturmada bence tutuklu bulunan siyasetçilerin ve belediye başkanlarının aynı usulle çağrılması gerekiyordu."

Baydemir'e yöneltilen soruların tümü için "oldukça doğal" diyen Bektaş, "Çünkü çalışmaları içeren çalışmalar kapsamında değerlendirilen, aleni legal siyaset kapsamında yapılan çalışmalar soruldu tutanaklara da geçti" şeklinde konuştu.

İHA
Yayın Tarihi : 12 Ocak 2010 Salı 21:28:05
Güncelleme :13 Ocak 2010 Çarşamba 09:56:12


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?