8
Mayıs
2024
Çarşamba
DİYARBAKIR

'Suriçi modernleşmeye kurban'

Diyarbakır Kent Sempozyumu'nda konuşan Yrd. Doç. Dr. Türkan Kejanlı, cumhuriyet tarihi boyunca Suriçi dokusunun modernleşmeye kurban edildiğini söyledi.

Diyarbakır Kent Sempozyumu'nun "Planlama ve Kentleşme" başlığı altındaki oturumunda Diyarbakır'ın imara esas jeolojik durumu, imar uygulamalarında kent rantlarının topluma/kente aktarımı ve mülkiyet sorunu, Diyarbakır kentinde plan yapmak ve Suriçi dokusunun planlama süreci ve koru(nama)ma sorunları ele alındı. Aynı zamanda Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri olan Jeoloji Mühendisleri Odası'ndan Fahrettin Çağdaş, Nazım İmar Planı'na esas Jeolojik-Jeoteknik Etüt Raporu'nu anlattı. Çağdaş, bu rapor ve kapsamında bir jeoloji ve yerleşime uygunluk değerlendirme haritalarıyla Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi, planlama ve İmar Daire Başkanlığı tarafından yürütülen 1/5000 ölçekli nazım imar planlarına esas teşkil etmesinin amaçlandığını söyledi. Çağdaş, bu çalışma kapsamında Diyarbakır'ın mevcut yerleşim yerleriyle ilave imara açılması planlanan kesimleri ayrıntılı olarak ortaya çıkardığını ifade etti.

Harita Kadastro Mühendisleri Odası'ndan Hüseyin Ülkü de, "Türkiye'de siyasal iktidarların kendi yurttaşlarını toprağa, arsaya ve konuta erişimini sağlamak yerine kendi topraklarını yabancılara satması yurttaş öncelikli değil, sermaye öncelikli politika izlediklerini ortaya koymaktadır" dedi. Ülkü, 1929 ve 2008 yıllarındaki ekonomik krizin ortak yanlarının olduğunu belirterek, her iki krizin ortak yanının taşınmazlar olduğunu ifade etti. Son 5 yıllık Kalkınma Planı'nın kamu mülkiyetini özel sektöre devredilmemesi yönündeki kararına rağmen 1980'den bu yana kamu arazilerinin arsaya dönüştürülerek özel mülkiyete devredildiğini söyleyen Ülkü, ayrıca yasaların mülk sahibi olanları daha çok koruduğunu ifade ederek bu yöndeki politikaları eleştirdi.

Cumhuriyetten günümüze Suriçi dokusunun planlama süreci ve korunma sorunlarını ele alan Mimarlar Odası'ndan Yrd. Doç. Dr. Türkan Kejanlı, bu bölgenin tarihin her döneminde belirli değerlere sahip bir yerleşme alanı olduğunu söyledi. Diyarbakır Suriçi bölgesinde bilinen ilk planlı çalışmalara 1916 yılında rastlandığını belirten Kejanlı, 1928 yılında cumhuriyetin modern kentler çalışmaları kapsamında daha sonra şehirdeki hava akımlarını engellediği gerekçesiyle sur duvarlarının dinamitlerle kısmen yıktırıldığını anlattı.

Suriçi'nde yolların genişletilmesi kapsamında tarihi dokunun tahrip edildiğini belirten Kejanlı, "Bu çalışmalar modernleşme adına yapıldı" dedi. Kat mülkiyetine olanak tanıyan 1954 tarihli 6217 Sayılı yasayla Suriçi bölgesine öldürücü darbe yapıldığını söyleyen Kejanlı, modernleşme adına Suriçi dokusunun tahrip edildiğini ancak son yıllarda Sur diplerinin temizlenip yeşil alana dönüştürülmesi, Gazi Caddesi ve Yenikapı Sokak rehabilitasyon projelerinin Suriçi'ndeki tarihi dokunun korunması yönündeki olumlu adımlar olarak sıraladı.
 

iha
Yayın Tarihi : 25 Nisan 2009 Cumartesi 15:13:23


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?