Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği (TGSD) Yönetim Kurulu Başkanı Umut Oran, Türkiye'de huzur için ekonominin ayağa kaldırılması gerektiğini söyledi.
TGSD'nin Anadolu'da "Aş, İş ve Barış" toplantısının Diyarbakır ayağı, Ticaret ve Sanayi Odası'nın evsahipliğinde gerçekleştirildi. Toplantıya Diyarbakır Valisi Nusret Miroğlu, Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir, Ticaret Odası Başkanı Kutbettin Arzu, Sur Belediye Başkanı Abdullah Demirtaş, Yenişehir Belediye Başkanı Fırat Anlı, TGSD Yönetim Kurulu Başkanı Umut Oran, Gelirler Genel Müdürü Osman Arıoğlu, Dış Ticaret Müsteşarlığı İhracat Genel Müdür Yardımcısı Adnan Moldibi, Hazine Müsteşarlığı Teşvik Uygulama Genel Müdür Yardımcısı Bedri Dilik, Textile Wirtschaft Dergisi sahibi ve Genel Yayın Yönetmeni Karl Heinz Schwarz, işadamları ve davetliler katıldı. Oturum başkanlığını Gelirler Genel Müdürü Osman Arıoğlu'nun yaptığı toplantıda konuşan Umut Oran,Türkiye'nin dışarıda Kıbrıs, AB ve ABD seçimleri, Çin tehlikesi, içeride pazar bulma istihdam yatırım konusunda sorumluklarının bulunduğunu belirterek,"Rantiyeden artık el çekiliyor. Bundan sonra yatırım yapmayan kazanamayacak" dedi.

GENÇ NÜFUS ÖNEMLİ BİR AVANTAJ
Genç nüfusa dikkat çeken Oran; "Özelikle 2003-2013 tarihleri arası, nüfus potansiyelinin sıçrama yapma zamanı olarak en iyi kullanılacak bir dilim. Bu atılımlar kesinlikle başka bahara kalmamalı" dedi.
Tekstil sektörünün ekonominin lokomotifi ve bünyesinde en fazla istihdam bulunduran bir sektör olarak ekonominin nabzını tuttuğunu kaydeden Umut Oran, "Ekonomiyi ayağa kaldırmamız gerekiyor. Bunun en kestirme yolu tekstil ve hazır giyimden geçiyor. İsdihdamı da rahatlıkla yüklenebilecek sektör olan tekstil ve hazır giyimi ayağa kaldırmakla sosyal adaleti güvenliği her şeyden önce bağımsızlığımızı elde ederiz" diye konuştu. Yatırımcı bekleyen Diyarbakır'ın, 'Neden Diyarbakır? Buraya yeterince çekecek neyimiz var?' diye sorması gerektiğini ifade eden Umut Oran, "Her ilde olduğu gibi Diyarbakır'da da bilgi arama konferanslarıyla potansiyellerin ortaya çıkarılması lazım. Bu yetmez. Bunun bir envanter şeklinde her yatırımcıya ulaştırılması gerekir" şeklinde konuştu.
5084 sayılı Teşvik Kanunu'nun eksikliklerinin olduğuna da işaret eden, ancak yasadan faydalanma gereği olduğuna değinen Umut Oran, eksiklikleri şu şekilde sıraladı;

TEŞVİK İNDİRİMİ BATIDAN DOĞUYA YAPILMALI
"Teşvik indirimleri, Batı'dan Doğu'ya doğru yapılmalı. Ayrıca bölgesel asgari ücret sisteminin gündeme taşınması gaerekiyor. Diğer taraftan 5 yılla sınırlanan yasanın bölgesel olarak süre açısından planının yapılması da önemli husus."
Toplantıda konuşan Diyarbakır Valisi Nusret Miroğlu, bölgede en önemli sorunun işsizlik olduğuna dikkat çekti. İşsizliği ortadan kaldırmanın yolunun yatırımdan geçtiğini belirten Vali Miroğlu, "Yatırımın önünde en önemli engel bürokrasi. Biz devlet olarak yatırımcımızın önündeki bu engeli kaldırmayı taahhüt ediyoruz. Yatırımcımızın her isteğini yerine getirmek için buradayız. Kamu olarak bize düşen, kolaylık sağlamak. Girişimcilerimizin yatırımlarını en süratli şekilde yapması, işi kolaylaştırmak olacaktır. İşleriyle özel de olsa gönülden ilgilenmek bizim onlara verdiğimiz taahütlerden bazılarıdır" dedi. Vali Nusret Miroğlu, ülkeye yapılacak en iyi hizmetin bir kişi bile olsa ekmek kapısının açılması olduğunu söyledi.
Diyarbakır Belediye Başkanı Osman Baydemir de, yatırımcının her konuda emrinde olduklarını ifade ederek, "Bize gelen girişimciye bizden ne istiyorsun demiyoruz. Biz sizin için ne yapabiliriz diyeceğiz. Bunu burada taahhüt ediyorum" diye konuştu.

TEŞVİK KANUNUNDA İLLER VE SEKTÖR BAZINDA YENİ DÜZENLEME ŞART
Diyarbakır Sanayi ve Ticaret Odası Başkanı Kutbettin Arzu ise, 2 Nisan'da yapılması planlanan uluslararası fuarın güvenlik nedeniyle 30 Mayıs'a ertelendiğini belirterek, "Irak ve ABD yetkililerine bu fuarın Diyarbakır'da yapılması teklifini götürdük. Onlar da buraya gelerek durumu incelediler. Bu fuarın Diyarbakır'da yapılmasını kararlaştırdılar. 25 Mayıs'ta Diyarbakır'da fuar gerçekleşecek. Yanlız burada diğer bir gerçek daha var. Demek ki Diyarbakır Ortadoğu'nun en güvenli şehri. Biz bu fuarı Diyarbakır'da yapmakla bölgenin güvenlik konusunu tescillemiş olacağız. 5084 sayılı kanunda eksiklikler buluyor. Eski yeni yatırımcı faktörü gözönünde bulundurulmalı. Kanunda iller ve sektör bazında yeniden düzenlemeler ve iyileştirmeler gerekiyor. Yatırım indirimi olmalı. Teşvikler gelişmişlik seviyesine göre düzenlenmeli. İstihdamda da kademelendirme gerçekleştirilmeli. Yasa için 5 yıl yetersiz. Gelişmişlik seviyesine göre süre yeniden belirlenmeli " dedi. Arzu, 5084 sayılı yasayı yatırım ortamının iyileştirmesini sağlaması açısından olumlu bir adım olarak gördüğünü de sözlerine ekledi.

"ANADOLU UYANIYOR"
Textile Wirtschaft Dergisi Sahibi ve Genel Yayın Yönetmeni Karl Heinz Schwarz da konuşmasında, "3 gündür Anadolu'da dolaşıyoruz. 30 yıldır Türkiye'ye gelip gidiyorum. İlk defa Diyarbakır'a geldim. Bölgede gördüğüm şey şu, Anadolu uyanıyor. Ama bu yetmez. Anadolu büyüyerek Dünya'da pazarlar bulmak zorundadır. Şu anda yurtdışında en yakın piyasanız Almanyadır. Almanya'nın fason işi, ucuz işçiliği olan ülkelere kayacak. Bu ülkelerin başında da Türkiye var. Onun için yoğun bir fason akına hazır olun" bilgisini verdi. Türklerin çok çalışkan bir nüfusa, KOBİ'ler vasıtasıyla esnek bir sisteme sahip olduğunu kaydeden Karl Heinz Schwarz, şunları söyledi:
"Size şu anda devlet tarafından teşvikler veriliyor. Bu teşvikler şu anda olmasa bile yakın zamanda yerini bulacaktır. Bağdat Fuarı'nfevik indirimleri, Batı'dan Doğuın, Diyarbakır'da yapılacak olmasından memnun olacağım. Fuarın başarılı olması için iyi organize edilmesi lazım. Diyarbakır'ı fuar merkezi olarak düşünüyorsunuz. Bunu ileride bir Moda merkezi olarak düşünün ve çalışmalarınızı buna göre yapın."

"ÇİN TEHLİKESİNDEN KORKMAK YERİNE KALİTEYE YÖNELİNSİN"
Karl Heinz Schwarz, Çin tehlikesine dikkat çekerek, "Sarı tehlike geliyor diye bir korku var. Korkuya gerek yok. Ucuz mal yapmayın, kaliteye yönelin ve modayı ön plana alın. Diğer taraftan piyasa sürat ister. Hızlı mal üretip hızlı ulaştırın. Üretimi satılabilecek bir ürün olarak düşünün. Pazarlamaya ve tanıtıma çok önem verin" tavsiyelerinde bulundu.
Gelirler Genel Müdürü Osman Arıoğlu da buraya vergi almaya değil, 5084 sayılı yasayı anlatmaya geldiklerini söyledi. Yasadaki amacın yatırım ortamını kolaylaştırmak ve istidamı arttırmak olduğuna dikkat çeken Arıoğlu, "Bu yasa 4325 sayılı yasadan sonra en iyi yapılmış bir düzenlemedir. Yeni yasa yapmak kolay olmuyor. Bu çıkan yasadan gerekli şekilde istifade etmeye çalışmak gerekir. Devlet olarak yatırımcının önünü açmak için varız. Yasada eksiklikler olduğunu biliyoruz, gerekli görüldüğünde bir süreç dahilinde düzenlemelerde iyileştirme yapılacaktır" dedi.