4
Mayıs
2024
Cumartesi
DİYARBAKIR

Uçak faciasının yıldönümünde hüzün

Diyarbakır'da, 8 Ocak 2003 yılında 75 kişinin ölümüyle sonuçlanan uçak kazasının yıldönümü nedeniyle aileler havaalanında basın açıklaması yaptı. 

8 Ocak 2003 tarihinde düşen ve 75 kişinin ölümüyle sonuçlanan uçak kazasının yıldönümü nedeniyle havaalanında basın açıklaması düzenlendi. Basın açıklamasına katılan aileler, havaalanı önüne siyah çelenk bırakarak mum yaktı. 

Basın açıklaması öncesi hayatlarını kaybedenler için dua eden aileler adına bir açıklama yapan Ercan Demirkol'un babası Süleyman Demirkol, kazayı acı ve üzüntüyle andıklarını belirterek, "Uçak kazasının üzerinden 4 yıl geçti. Acımız o kadar büyük ki tarif edilmesi mümkün değil. THY suçludur. RJ 100 tipi uçakları hava filolusuna katanlar suçludur. Bu uçakların uçuşuna izin verenler suçludur. 13-14 Aralık tarihinde gazetelerde ve televizyonlarda bu uçaklarla ilgili çok sayıda haber çıktı. Bu uçaklar o kadar arıza yapıyorlarmış ki teknik personel ve başkanları Şükrü Can, bu uçaklar bir daha düşmediği, insanlar ölmediği ve uçaklardan kurtuldukları için Allah'a şükredip deve kurban etti. Burada bir kaza meydana geldi. 75 insan tanınamaz hale geldi. Cesetler DNA testleriyle tespit edildi. Mezarları ikişer kez açıldı. Bu olay bizi dünyaya rezil etmemiş ki, hiç kimse görevden alınmadığı gibi soruşturma dahi açılmadı. Adalet tecelli etmedi" dedi. 

AK Parti Diyarbakır İl Başkanı Abdurahman Kurt'un da katıldığı basın açıklaması sırasında kazada hayatlarını kaybedenlerin aileleri gözyaşları döktü.
İHA
Yayın Tarihi : 8 Ocak 2007 Pazartesi 16:48:52


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
SAİT YILMAZ IP: 81.214.234.xxx Tarih : 14.01.2007 13:08:04
TÜM UÇAK KAZASINDA HAYATINI KAYBEDEN İNSANLARIMIZA ALLAHTAN RAHMET YAKINLARINA BAŞ SAĞLIĞI DİLİYORUM DİYARBAKIR ERGANİLİ SAİT 0535 867 48 48

mehmet şah yakut IP: 88.247.170.xxx Tarih : 9.01.2007 11:27:14
tüm acılı ailelere Allahtan sabır selamet diliyorum.Bu kadar acılı insan varken Hukukun tecelli etmemiş olması çok düşündürücü.Bu olay diyarbakırda değil de başka yerde olsaydı aynı durum mu olurdu sormak lazım..