3
Mayıs
2024
Cuma
LİCE - DİYARBAKIR
Belediye Sayfaları
Nufus
1.460.714
Yüz Ölçümü
15.355
İlçe Sayısı
18
Vali
Nufus
30.560
Yüz Ölçümü
1.083
Belediye Sayısı
57
Köy Sayısı
0
Kaymakam

Lice


Çok eski bir yerleşim yeri olan Lice, tarihi kaynaklara göre dört büyük deprem geçirmiştir. Bölgede ilk kez Asurlular, daha sonra sırasıyla Urartular, İskitler, Medler, Persler, Büyük İskender (Makedonyalılar), Partlar, Romalılar, Sasaniler, Akkoyunlular, Bizanslılar, Emeviler ve Abbasiler egemenlik kurmuşlardır.

Lice’de geçmişten günümüze gelebilen bazı tarihi eserler şunlardır: Birkleyn Mağaraları, Çepe, Mele ve Atak kaleleri, Fis Ovası’ndaki Dakyanus Harabeleri, Eshab-ı Kehf Mağarası, Artuklu Valisi Melik Adil’e ait Minare, Çeper Köyü’ndeki 4. Murat Kervansarayı.

Birkleyn Mağaraları Diyarbakır Lice ilçesinde Diyarbakır-Bingöl yolunun doğusunda olup, Dicle Nehri’nin iki ana kolundan biri bu mağaranın olduğu yerdedir. Bırkleyn Suyu’ndan Anadolu ile Kuzey Mezopotamya arasındaki yollardan biri geçmektedir. Bırkleyn Suyu bu antik yol ile birleşmeden önce yerin altında akar ve doğal bir tünelden sonra yeniden yukarıya çıkar. Bu özel oluşumdan ötürü buradaki mağaraya Bırkleyn Mağaraları veya Dicle Tüneli ismi verilmiştir.

Antik çağlarda bu suyun kaybolduğu, toprağın altına indiği yere Dünyanın Bittiği Yer olarak tanımlanmıştır. Plinius bu geçide ölülerin yer altı dünyasına giriş yeri olarak tanımlamıştır. Alman tarihçi C.F.Lehmann Haupt 1899 yılında mağaralarda inceleme yapmış, buradaki stelleri yayınlamıştır. 

Birbirine paralel olarak uzanan bu kayalığın içerisinde üç mağara bulunmaktadır. Bunlardan güneydeki kayalığın altında ve içerisinden akan Bırkleyn Suyu’nun bulunduğu mağaraya Asur kralı I.Tiglatpileser (MÖ.1114-1076) kabartma çivi yazılı bir kitabe; III. Salmanassar da (MÖ.859-828) kabartma iki çivi yazılı kitabe koydurmuştur. İkinci mağaranın girişinde Antik çağa ait yapı kalıntıları ile III.Salmansar’a ait kabartma yazılı iki kitabe ve bir kabartma bulunmaktadır. Bu mağara birincinin devamı niteliğinde olup, 15 m. yüksekliğinde, 12 m. genişliğindedir. Oldukça derin olan mağara birkaç km. uzunluğundadır. Üçüncü mağara diğerlerinden daha büyük olup, burası sarkıt ve dikitleri ile yöre halkı tarafından astım tedavisinde yararlanılmaktadır.

Bu mağarada Kuzey Mezopotamya’ya özgü, Hassuna-Samarra seramikleri bulunmuştur.

Yayın Tarihi : 7 Kasım 2004 Pazar 13:26:07
Güncelleme :22 Temmuz 2008 Salı 15:25:32

Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
İLGİLİ SAYFALAR