Kilis ve ilçelerinde18 höyüğün birinci derecede SİT alanı içerisinde olduğu bildirildi.
Kilis İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü verilerinden derlenen bilgiye göre, 18 höyük içerisinde sadece Oylum Höyük'te kazı yapılıyor. 18 höyüğün 6 tanesi Elbeyli ilçesinde bulunuyor. Kilis İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü'nün tespitlerine göre, Kilis merkez Oylum köyünde Oylum Höyük, Elbeyli ilçesi Güvendik köyünde Çatal Höyük, Elbeyli ilçesi Geçerli köyünde Kulsurun Höyük, Kilis merkez Öncüpınar karayolu üzerindeki Leylit mevkiinde Leylit Höyük, Kilis merkez Yavuzlu beldesinde Yavuzlu Höyük, Kilis merkez Acar köyünde Acar Höyük, Musabeyli ilçesi Belentepe köyünde Belentepe Höyük, Polateli ilçesi Polatbey köyünde Polatbey Höyük, Kilis merkez Karamelik köyünde Karamelik Höyük, Musabeyli ilçesi Murat Höyük köyünde Murat Höyük, Elbeyli ilçesi Taşlıbakar köyünde Taşlıbakar Höyük, Kilis merkez Çörten köyünde Sinnap Çörten Höyük, Kilis merkez Demirciler Mahallesi İçeri Bahçe Akpınar mevkiinde Akpınar Höyük, Kilis merkez İnanlı köyünde İnanlı Höyük, Elbeyli ilçesinde Çamurlu Höyük, Elbeyli ilçesi Taşlıbakar köyünde Tileyli Höyük, Elbeyli ilçesi Yağızlı köyünde Kızıl Höyük, Kilis merkezde Kumludere Höyük adı alında tescilli 18 höyük yer alıyor.
Kilis İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü'nün hazırladığı Kilis envanterindeki bilgilere göre Oylum Höyük, boyutları itibarıyla Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nin en büyük höyüklerinden biri olarak biliniyor. Envanterde Oylum Höyük ile ilgili şu bilgilere yer veriliyor:
"Biri 22 metre, diğeri 37 metre yüksekliğinde ve bir boyunla birbirine bağlanan iki yükseltiden oluşan höyük, 460 metre uzunluğunda ve 370 metre genişliğindedir. Ovadaki alçak bir yükselti üzerine kurulan Oylum Höyük, yüksek Anadolu platosunun bittiği ve Suriye'ye doğru uzanan düzlüklerin başladığı verimli topraklar üzerinde bulunmaktadır. Höyüğün batı etekleri boyunca akan ve Kilis Ovası'ndan doğan Akpınar Deresi, binlerce yıl boyunca buradaki yerleşmelerin yaşam kaynağı olmuştur. Höyük, Kilis Ovası'na hakim durumdadır. Kilis'in bulunduğu bölge Mezopotamya'dan Filistin'e uzanan "Bereketli Hilal'in kuzeybatı ucunda yer almaktadır. Höyüğün doğu-batı ve kuzey-güney yönlerinde uzanan eski ticaret yolları üzerindeki stratejik konumu, burayı oldukça önemli bir arkeolojik merkez kılmaktadır. Oylum Höyük, çevresindeki uydu yerleşme niteliğindeki birçok höyükle birlikte, başta Tunç Çağları M.Ö:3000-1200/1000 olmak üzere çeşitli dönemler boyunca bölgesel bir merkez konumuna gelmiştir. Gerek yüzey araştırmaları gerekse gerçekleştirilen kazılar, höyüğün en azından Geç Kalkolitik Dönem'den, yani M.Ö 3500-3000'den itibaren kesintisiz olarak yoğun iskan gördüğünü ortaya koymaktadır. Anadolu, Suriye, Mezopotamya arasında yer alan oldukça büyük bir höyüktür. Stratejik bir konumda bulunan höyük, hemen her dönemde iskan görmüştür. Bu nedenle arkeolojik açıdan büyük bir önem teşkil etmektedir. Söz konusu üç kültürün kesiştiği bir merkez olarak yalnız Anadolu arkeolojisi için değil aynı zamanda Ön Asya arkeolojisi için de büyük bir önem taşımaktadır. Orta Tunç Çağı'nda önemli bir siyasi güç olan Hititler'in, güney seferlerinde Oylum Höyük'ü kullanmış olduğu tahmin ediliyor. Höyük'te Hititlere ait arkeolojik bulguların ele geçmesi de bu tahmini güçlendiriyor. Bakırtaş (Kalkolitik) Çağı'ndan Helenistik Dönem'e kadar kesim iskan gören Oylum Höyük'te yapılan kazılar sonunda bölgenin tarihinin yanı sıra Ön Asya'nın tarihi de aydınlanmaktadır.
Oylum Höyük'te 1989 yılında Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Başkanı Prof. Dr. Engin Özgen'in başkanlığında başlayan kazı çalışmaları, Cumhuriyet Üniversitesi'nden Yrd. Doç. Dr. Atilla Engin, Yrd. Doç. Dr. Erdal Eser, Yrd. Doç. Dr. Meryem Acara Eser'in danışmanlığında her yıl kesintisiz olarak sürmektedir. Kazı sonucu ele geçen buluntular Kilis'te müze olmadığı için Gaziantep Müzesi'nde sergilenmektedir."