4
Mayıs
2024
Cumartesi
ŞANLIURFA

Bilgisayar başından tezek yapmaya

İstanbul'da bir bilgisayar firmasında çalışırken evli ve çocuklu Cemil İstekli (45) ile tanışıp Şanlıurfa'nın Siverek ilçesine bağlı Karacadağ köyüne kuma giden Gülten İstekli (22), yeni hayatına alıştı.

Türkiye, Gülten İstekli'yi 'İstanbullu kuma' olarak tanıdı. İstanbul'da bir bilgisayar firmasında çalışan genç kadın, Şanlıurfalı Cemil İstekli ile tanışınca bütün hayatı değişti. 5 yıl önce İstanbul'u bırakıp aşık olduğu Cemil İstekli'nin peşinden Şanlıurfa'ya giden Gülten İstekli, dini nikahlı bir eşi bulunan Cemil İstekli ile birlikte Siverek ilçesinin Karacadağ köyünde yaşamaya başladı.

Köy hayatına kısa sürede alışan Gülten İstekli, bir zamanlar bilgisayar klavyesinin tuşlarında gezinen elleriyle şimdi tezek yapıyor, pamuk topluyor, soba yakıyor, tüten sobanın borusunu onarıyor, tütün sarıyor ve en önemlisi de 3 çocuğa annelik yapıyor.

Gülten İstekli, Cemil'in ilk eşi ve 3'ü kendisinin toplam 8 çocukla birlikte mevsimlik işçi olarak çalışıyor. Hiçbir zaman pişman olmadığını aksine çok mutlu ve huzurlu olduğunu belirten Gülten İstekli, İstanbul'da rahat bir hayatı olmasına rağmen Şanlıurfa'yı tercih etmesini, "Çok sevdim" sözleriyle açıklıyor. İstekli, "Çok zor günler geçirdim ama artık alıştım. Hiç pişman olmadım" dedi.

Köyde kısa sürede Kürtçe öğrenen Gülten İstekli'nin çocukları 4 yaşındaki Dijle ve 3 yaşındaki Serdil Fırat ise Türkçe'yi halen çözememiş. Çocuklarıyla Kürtçe konuşan Gülten, hayatından memnun olduğunu söyledi. Aralarında 20 yaş fark olmasına rağmen Cemil'i sevdiği için evlendiğini belirten Gülten İstekli, yeni doğan 1 aylık bebeği Serkan Murat'ın başından ayrılmıyor, bebeği üşümesin diye kapının aralığındaki delikleri kapatmak için sünger yapıştırıyor.

Cemil İstekli ise ikinci eşiyle evlendikten sonra hayatında çok şeyin değiştiğini söyleyerek, "Hayat hikayem çok uzun. Ben kısa olanını anlatacağım. Hayatımda çok şey değişti. Dünya ve insanlarla tanışmam değişti. Gülten için 'bir heves' dediler. 'Bugün gelip yarın kaçıp gidecek' dediler. 1-2 ay kalıp gideceğini söyleyenler oldu. Bizim aşkımız 1 aylık değil, ölüme ve mezara kadardır. Bu benim için de Gülten için de geçerli. 'Aşklar ölür' derler. Bizim aşkımız ölümsüzdür. Evliliğimiz altıncı yılına girdi. Gülten'ten 4 çocuğum vardı, 1'i vefat etti. 2 yıl önce ekonomik olarak çok kötüydük. Gülten beni Çukurova bölgesine götürdü. Onun zoruyla gittik. Çalışıp durumumuzu düzelttik. Bir arabamız var. Siverek-Karacadağ arası gidip geliyorum. İstanbul'dayken Siverekli yakınlarımın yanında çalışıyordum" dedi.
Siverek'teki yeni hayatına 6 yıl önce başlayan Gülten İstekli ise hayatındaki değişimi şu sözlerle ifade etti:

"Önceki mesleğimi bırakıp köy hayatına döndüm. Şu an kış olduğu için fazla bir şey yapmıyorum. Köy hayatına alıştım. Parmaklarım bilgisayar tuşlarına basarken şimdi tezek yapıyorum, soba yakıyorum. Yazın sebze ekiyor, salça yapıyor ve tarla işi yapıyorum."

Ailesi ile görüşmediğini dile getiren Gülten İstekli, "Annem ile 5-6 senedir konuşmuyorum. Ben de annemi istemiyorum zaten. Babamla irtibatım vardır. Babamın hiç bir tepkisi yoktur. Annem hala çocuklarımı bırakıp gitmemi bekliyor çünkü ummuyordu böyle bir şey olacağını. Kuma olarak Doğu'ya gidip köy hayatına alışmam onu çok şaşırttı. Köy hayatı beklediğimden iyi çıktı. Köy halkı bana destek oldu. Onlar destek olmasaydı şimdi burada olmayacaktım. Kumam ile önceleri problemlerimiz oldu ama şimdi iyidir" diye konuştu.

İHA
Yayın Tarihi : 21 Kasım 2007 Çarşamba 11:44:45


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
mehmet elçi IP: 81.213.232.xxx Tarih : 26.11.2007 01:03:38

gülistan bacım iyi etmişsin önemli olan köy hayatı şehir hayatı değil önemli olan senin mutlu olman hayatında başarılar dilerim