İddiaya göre, doğuştan özürlü olan 4 yaşındaki Halil Ağbaş, bugün kaldığı merkeze bağlı Dernek köyünde hayatını kaybetti. Köyde toprağa verilecek çocuk için "ölüm raporu" almak isteyen aile Şanlıurfa'ya geldi. Çocuğun dedesi 75 yaşındaki Halil Ağbaş, çocuğun babası Bahri ve amcaları İbrahim Ağbaş battaniyeye sarılı 4 yaşındaki Halil Ağbaş'a "ölüm raporu" almak için ilk olarak Şanlıurfa'daki Balıklıgöl Devlet Hastanesi'ne gitti. Hastane görevlileri aileye, çocuğun küçük olduğu için rapor veremeyeceklerini

belirterek, Çocuk Hastalıkları Hastanesi'ne gönderdi. Çocuk Hastalıkları Hastanesi'ne giden aileye burada, "Hastanemizde Adli Tıp Kurumu yoktur" denilerek Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne gönderildi. Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne pikap içerisinde battaniyeye sarılı 4 yaşındaki çocuğun cenazesi ile giden aile, burada da "Biz rapor veremeyiz" cevabı ile karşılaştı. Aile en sonunda çareyi gazetecilerde bildirmekte buldu. Gazeteciler Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne giderek aileye yardımcı olmak istedi.

Hastane görevlileri gazetecileri karşılarında görünce bu kez baba Bahri Ağbaş'ın kimliğini vermek istemedi. Gazetecilerin görüntü çektiğini gören hastane polisi devreye girerek baba Bahri Ağbaş'ın kimliğini verdi. Hastane görevlileri "ölüm raporu"nun verilmesi için Çocuk Hastalıkları Hastanesi ile telefon görüşmesi yaptı. Aile daha sonra pikap içerisinde bulunan cenaze ile birlikte tekrar Çocuk Hastalıkları Hastanesi'nin yolunu tuttu.

İkinci kez gidilen hastanede doktorlar "ölüm raporu" verileceğini söylemesi üzerine aile derin bir nefes aldı. Kucağına oğlunun cenazesini alan baba Bahri Ağbaş, yaklaşık 20 dakikalık bir bekleyiş sonrasında "ölüm raporu" almayı başardı.

Bu arada, "ölüm raporu" almak için hastane hastane 4 saat dolaştıklarını belirten çocuğun amcası İbrahim Ağbaş, "Yeğenime ölüm raporu almak için geldik. 3 hastane dolaştık. İlk olarak Balıklıgöl Devlet Hastanesi'ne gittik Orada bize 'bu çocuktur rapor veremeyiz, gidin Çocuk Hastalıkları Hastanesi'ne dediler. Bizde Çocuk Hastalıkları Hastanesi'ne gittik. Orada da Adli Tıp olmadığını belirterek bizi Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne gönderdiler. Orada da 'bu çocuktur, çocuk hastanesi ölüm raporu verir'

diyerek bizi oraya gönderdiler. Hastane hastane dolaşıyoruz. Bir doktor diyor ki, 'öteki hastane vermedi biz niye verelim' diyor. Ortada kaldık. Cenaze pikapta uzun süre durdu. Bize olumlu bir şey demiyorlar. Çocukta şüpheli ölüm olsa haklıdır derim. Ama şüpheli ölüm de yoktur" dedi.

Özürlü çocuğun 75 yaşındaki dedesi Halil Ağbaş, Kürtçe ve Türkçe olarak derdini anlattı. Torununa rapor almak için beklediklerini belirten dede Ağbaş, rapor sonrasında torununu köye gömeceklerini söyledi. Baba Bahri Ağbaş ise, 4 saat boyunca hastane hastane dolaştığını belirtti. Baba Bahri Ağbaş, gazetecilere sayesinde ölüm raporu aldıklarını kaydetti.

Öte yandan, 3 hastanenin de yetkilileri konu ile ilgili açıklama yapmak istemediklerini söylediler.

İHA

Yayın Tarihi : 8 Kasım 2009 Pazar 18:06:04

Güncelleme :9 Kasım 2009 Pazartesi 12:57:39