Şanlıurfalılar, vazgeçilmez damak tadı olan çiğköfteyi asırlara sığdırıyor.

Akıp giden yıllarla ülke genelinde bazı gelenekler yozlaşıp, çeşitli nedenlerle kaybolurken, Şanlıurfalılar, çiğköfteyi ilk günkü şevki ve heyecanıyla Şanlıurfa'da sürdürmeye devam ediyor. Şanlıurfa'da sofraların vazgeçilmezi olan çiğköfte, yerli ve yabancıların da ilgisini çekiyor. Kente gelen turist ve misafirlere özel yemek olarak yapılan çiğköfte, beğeni ile sürdürülüyor. Urfa'da yaşayan bir gelenek olan, Urfa'nın bir simgesi ve Urfa kültürünün bir tanıtımı olan çiğköfte, günümüzde hala ayakta tutuluyor. Bir halk mektebi olan sıra geceleri ile özdeşleştirilen çiğköfte kültürü, asırlara sığdırılıyor.

Şanlıurfa'da usta çiğköfte yoğuranlar, çiğköftenin Şanlıurfa'nın olmazsa olmazları arasında yer aldığını belirtiyor.

Çiğköfte geleneğini ayakta tutan bir diğer etkenlerden biri olan eğlence mekanları işletmecileri ise, asırlardır sürdürülen gelenek ve vazgeçilmez damak tadı olan çiğköftenin aynı heyecan ve şevkle yapıldığını anlatıyor.

ÇİĞKÖFTENİN YAPILIŞI

Daha önce bulguru, eti, isotu (kırmızı pul biberi) ve diğer malzemelerin hazırlandığı yere geçen kişiler, öncelikle ellerini yıkıyor. Köfte kıvamına geleceği sırada, sofra serilmeye başlanıyor. Köfte ile beraber yenilecek has (marul), beyaz lahana, salatalık, turp, nane, pırpırım (semizotu) ve Urfa'da yetişen hardal, kuzukulağı, suyarpızı, tuzik pendik ve tere gibi dere otlarından mevsimine göre bulunanlar sofraya diziliyor. Ayran ve ekmek de sofraya konulduktan sonra hazır olan çiğköfte herkese bir tabak olacak şekilde servis yapılıyor. İyi köfte yoğurmak bir meziyet olarak bilinirken, sıraya gelen her kişinin iyi köfte yoğuramadığı söyleniyor. Sırada çiğköftenin yanında bostana, salatalık veya maruldan yapılmış cacık, zeytin bostanası veya koruk salatası, çoban salatası gibi salata ve cacıklar ikram ediliyor.