Şanlıurfa'da Harran Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı ve Domuz Gribi Komisyon Başkanı Yardımcı Doç. Dr. Süda Tekin Koruk, domuz gribi ile ilgili doktorları bilgilendiriyor.

Harran Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma Hastanesi'nde düzenlenen toplantıya Şanlıurfa'da Harran Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı ve Domuz Gribi Komisyon Başkanı Yardımcı Doç. Dr. Süda Tekin Koruk ve doktorlar katıldı. Toplantıda konuşan Domuz Gribi Komisyon Başkanı Yardımcı Doç. Dr. Süda Tekin Koruk, domuz gribinin son olarak Türkiye'de 24 ilde görüldüğünü belirterek, "Bakanlık yaptığı incelemede bize de komşu olarak Diyarbakır ve Batman'dan

domuz gribine yönelik olgular çıktı. Diyarbakır'daki olgu yaklaşık 200 civarında. Her gün artacak ve artarak da devam edebilir. Domuz gribi aslında H1N1 virüsüdür. Virüsünün kılıf değiştirmiş şeklidir. Mevsimsel virüsten hiçbir farkı yok. Her zaman söylüyoruz, burun akıntısı, burun tıkanıklığı, baş ağrısı ve belki buna eşlik eden ateş bulgusu olduğu zaman biz buna mevsimsel grip, mevsimsel influenza virüsü enfeksiyonu diyoruz. Buna benzer olan bir solunum yolu enfeksiyonu karşımızda. Domuz gribiyle ayırmamızın tek yolu bu hastalardan aldığımız örneklerdir. Bu genelde sekresyon oluyor veya boğaz sürüntüsü oluyor. Türkiye'de tek merkez Hıfzısıhha da yapılıyor. Bakanlık kontrolünde yapıldığı için tektik de H1N1'in pisiar yöntemiyle tespit ediliyor. Klinik olarak hastalara bu testi yapmak zorundayız. Dolayısıyla bizim aslında her yıl bu dönemde kuzey yarım kürede görülen hastalıklardan önemli bir hastalıktır" dedi.

Domuz gribi hastalığının yükünün biraz daha fazla olduğunu ifade eden Doç. Dr. Süda Tekin Koruk, "Her yıl domuz gribinden hastalanan bin kişiden ikisi üçü bu hastalıktan maalesef hayatını kaybediyor. Toplum içerisinde buradaki insanlarda dahil olmak üzere onlarca kez kendimiz bizzat mevsimsel gribi geçirmişizdir. Hiçbirimiz bunun için bir tektik yaptırmak veya anormal bir durum gelişmezse başka bir yola gitmek durumunda kalmıyoruz. Pandemi dünya çapında olan maalesef bulaşıcı solunum yolu enfeksiyonlarına yol açan bir hastalık. Pandemi demek dünya çapında görülen bir hastalık. Birçok insana yayılabiliyor ve etkiliye biliyor. İlk olarak 1918 ve 1919 yılında yaklaşık 50 milyon kişiyi birinci dalgada değil ama ikinci ve üçüncü dalgada 50 milyon kişinin ölümüne yol açan bir virüstür" diye konuştu