Edinilen bilgiye göre, Şanlıurfa'nın Hilvan ilçesinde yaşayan 4 yaşındaki B.G., annesi Nazime G. ile birlikte 1 Eylül Dünya Barış Günü'nde Karacurun Mahallesi'ndeki evlerinden Bahçelievler Mahallesi'nde oturan bir akrabalarını ziyarete gitti. Sokakta oyun oynayan B.G. gece saat 22.00 sıralarında başıboş gezen bir köpeğin saldırısına uğradı. Sahipsiz köpeğin gözünden ısırarak yaraladığı çocuk, tedavi için kaldırıldığı Hilvan Devlet Hastanesi'nden Şanlıurfa'ya sevk edildi.

Götürüldüğü Şanlıurfa'da ailesinin doktorlara köpek tarafından ısırıldığını söylemediği öne sürülen B.G., gözünden 2 kez ameliyat edildikten sonra taburcu edildi. Talihsiz çocuk, sağlık durumunda kötüleşme belirlenince bu kez 2. kez Hilvan Devlet Hastanesi, ardından Şanlıurfa Çocuk Hastanesi, Harran Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma Hastanesi ve ardından da Diyarbakır Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne götürüldü. Burada tedavi altına alınan B.G.'nin ağzından köpükler gelmesi ve sudan korkmaya başlaması üzerine kuduz olduğu 59 gün sonra anlaşıldı. Tedavi gördüğü Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde ölen B.G.'nin yapılan otopsisi sonucunda Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nın ölüm nedeni olarak "kuduz" yazdığı öğrenildi.

Bu arada, Hilvan İlçe Kaymakamı Çoşkun Açık, yaptığı açıklamada, "Kuduz vakası iletildikten sonra, İlçe Hıfsızziha Komisyonumuz derhal toplanarak yapılması gereken ve alınması gereken tedbirleri belirledi. İlk olarak bölgeyi karantinaya aldık, her yere "Kuduz hastalığı vardır" levhaları astık. Daha sonra ilçe merkezine canlı hayvan ve hayvan ürünlerinin giriş ve çıkışını yasakladık. Belediye ile işbirliği içerisinde buradaki sahipsiz köpeklerin toplanması ve aşılanması için çalışıyoruz. Ayrıca sağlık görevlileri evleri tek tek dolaşarak herhangi bir çocuğa hayvan saldırısı olup olmadığını belirlemeye çalışıyor.

İlçemizi dezenfekte ediyoruz. Karantina tedbirlerimizi 6 ay olarak belirledik. Kuduz hastalığına karşı özellikle öğrencileri bilinçlendirmek için toplantı ve konferanslar düzenliyoruz. Hayvanlarla teması olanların en yakın sağlık ocağına baş vurmalarını istedik. Çalışmalarımız devam ediyor. İlçe merkezinde başıboş köpekleri temizleyeceğiz" dedi.

Öte yandan, olayda ihmal olduğunu öne süren baba Mahmut G. ise, "Bu olay Eylül ayının 1'inde oldu. Hilvan Devlet Hastanesi'nde göz doktoru olmadığı için bizi Urfa Devlet Hastanesi'ne sevk ettiler. Urfa Devlet Hastanesi'ne gittiğimizde bir sahipsiz köpeğin çocuğu tırmaladığını söyledik. Oğlumun sadece beyin filmi çekildi başka bir şey yapılmadı. Ondan sonra bizi Fakülte'ye sevk ettiler. Hastane yönetimi 600 YTL yatırmamızı söyledi. Pazartesi ameliyata aldılar. O anda da doktora çocuğun köpeğin saldırısına uğradığını söyledik.Maalesef kuduz aşısı yapılmadı. Sadece tetanos aşısı yapıldı. Olaydan 50 gün sonra bir akşam birden gülmeye başladı. Uykuda sersemledi, bağırdı, çağırdı. Tekrar Hilvan Devlet Hastanesi'ne gittik. Çocuk sudan, rüzgardan korkmaya başladı. '"Gelmeyin üstüme" diye bağırmaya başladı. Hastanede bana 'Kuduz vakası 15-20 günde kendini belli eder' dediler. Urfa Çocuk Hastanesi'ne götürdüm. Orada da pratisyen doktor 'Bu kuduz değildir' dedi. Başka bir uzman doktora götürdüm. O da aynı şekilde kuduz olmadığını söyledi. İçimin rahat etmesi için 'Kuduz karantina bölgesi var mı?' diye sordum. Şanlıurfa'da olmadığını ancak Diyarbakır'da olduğunu söylediler. Diyarbakır'a götürdüm. Diyarbakır'da 3 hastane gezdim, en sonunda Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi'ne götürdüm. Diyarbakır'da bizi 2 gün yatırdılar. Çocuk 3. günün sabahı vefat etti. Ağzından salya akmasından dolayı doktorlar çocuğun kuduz olduğunu söyledi" iddialarında bulundu.

İHA

Yayın Tarihi : 23 Ekim 2007 Salı 17:46:55