İkiz çocukları gözlerinin önünde eriyor

Şanlıurfalı ikizler Hamit ve İsmail Bozancir daha 9 yaşında. Yaşıtları gibi okula gitmek, sokakta oynamak onlar için artık hayal. Çünkü çaresiz bir hastalığın pençesinde hayatta kalma mücadelesi veriyorlar.

İkiz kardeşler, 4 yıl arayla SSPE (Subakut Sklorezan Panansefalit) hastalığına yakalandı. İstiklal Marşı'nı ezbere okuyan ve ödül alan İsmail artık konuşamıyor. Elini ayağını bile hareket ettiremiyor. İkiz kardeşi gibi o da yatağa mahkum. İki evladı gözlerinin önünde eriyen acılı Şaha ve Mahmut Bozancir çifti, gözyaşları dökerek çaresizliklerini dile getiriyor.

Hamit'e 5 yaşındayken halsizlik, iştahsızlık ve konuşmada güçlük çekme belirtilerinin baş göstermesiyle SSPE teşhisi konulmuş. Doktorların en fazla 7 ay ömür biçtiği küçük çocuk, bugün 9 yaşında ancak bir ölüden farksız. Yatağa bağlı yaşayan çocuğun vücudu gelişmiyor. 5 ay önce ikiziyle aynı kaderi paylaşan İsmail de artık hareket edemiyor. Daha 5 ay öncesine kadar okula giden, arkadaşlarıyla oynayan İsmail, şimdi yatağa mahkum. Babasının tek tesellisi İsmail'in İstiklal Marşı okurken çektiği görüntüleri. Her gün defalarca bu videoyu seyredip gözyaşı döküyor. Acılı baba yüreğindeki sızıyı şu sözlerle anlatıyor: "Evimde şu an 2 cenaze var, yavrularımı mezara gömmek için vaktimi bekliyorum."

Mahmut Bozancir, çocuklarının kızamık aşısını tek doz yaptırdıkları için SSPE'ye yakalandığını öğrenmiş. Bütün anna babalara aşıyı iki doz vurdurmalarını tavsiye eden Bozancir, "Çocukların bu dermansız derde yakalanmaması için yetkililer önlem almalı. Başka çocuklar da bizim evlatlarımız gibi erimesin." diyor. Anne Şaha Bozancir ikiz çocuklarını bir an bile yalnız bırakmıyor. Acılı anne, çaresizliğini şöyle ifade ediyor: "Evladın ölümünü beklemekten daha acı bir şey yok. Ben de onlarla birlikte her gün ölüyorum. Bir anne için çok zor bir durum. Bir oğlum 5 yıldır yatağa mahkum, diğer oğlum da 5 ay önce bu hale geldi. Onların bu şekilde günden güne erimesini gözlerimin önünde görüyorum, çok üzülüyorum. Allah kimseye böyle bir acı vermesin."

Kızamık aşısı iki doz vurulmalı

İki doz vurulan kızamık aşısı, SSPE'yi önemli ölçüde azaltıyor. Uzmanlar, kızamık aşısı olmamış ya da tek toz vurulmuş çocuklarda hastalığın görülme riskinin daha fazla olduğunu söylüyor. Kızamık aşısı 1988'den 1998'e kadar Türkiye'de tek doz olarak uygulanıyordu. 1998'de iki doza çıkarıldı. 2005'in sonlarında ise bu aşı, kabakulak ve kızamıkçık aşılarıyla birleştirildi. Uzmanlar, anne babalara, eğer çocuklarının aşılarından emin değillerse 1988 ve sonrasında doğan bütün çocuklarına ikinci doz aşıyı yaptırmalarını öneriyor. Aşı takvimlerine göre iki doz kızamık aşısı yaptırmışlarsa, tekrar yaptırmalarına gerek yok. Ancak fazla doz yapılmasında da bir zarar yok. SSPE hastalığı, kızamık salgınlarından sonra meydana geliyor ve salgınlar genellikle aşının yapılmadığı yerlerde ve dönemlerde görülüyor.

Hastalığa, Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da daha fazla rastlanıyor. Şanlıurfa'da 150, Diyarbakır'da 100, İstanbul'da ise 90 SSPE hastası bulunuyor. Uzman Dr. Mahmut Abuhandan, SSPE'nin belirtilerini davranış bozukluğu, ilgisizlik, uyuklama hali, yazı yazmanın bozulması olarak sıraladı. Son aşamasında zekâda düşme, nöbet, hareket ve görme bozuklukları başladığını, son olarak hastanın yatağa bağımlı hale geldiğini kaydetti.

SSPE nedir?

Hastalığa kızamık geçirildikten sonra beyne yerleşen virüs sebep oluyor. Virüs hastalığın bitiminden sonraki 5-10 yıl içinde tekrar aktif hale geçiyor ve beyinde büyük tahribata yol açıyor. Kesin tedavisi olmayan virüsün yayılmasını geciktiren ilaçlarla hastalığın seyri yavaşlatılabiliyor.