Anavatan Partisi Genel Başkanı Erkan Mumcu, partili milletvekilleriyle birlikte iftarını Sultan Sarayı'nda açtı. Partililerin yoğun ilgisiyle karşılanan Mumcu, burada basın mensuplarının siyasetçi-asker polemiği ve Fransa konularındaki sorularını cevaplandırdı. 

Siyasetçilerin görüşlerine bürokratik veya askeri kadrolardan yorum gelmesini doğru bulmadığını belirten Erkan Mumcu, "Siyaset, siyasetçilerin işidir. Siyasetçiler ile askerler arasında polemik yaşanması, bu ülkede vatandaşların en son isteğidir. Siyasetçiler, askerler, bürokratlar anasayal görev ve sınırları içinde kalmalıdır" dedi.

 DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar'ın son günlerde açıkladığı görüşlerine katılmadığını kaydeden Mumcu, "Sayın Ağar'ın sözlerine katılmıyorum ama görüşü ne olursa olsun serbestçe açıklama hakkı vardır. Bu meseleyi siyasetçiler konuşacaktır. Eleştirilecek şeyleri biz eleştiriyoruz zaten. Siyasetçilerin sözlerini askerler eleştirmeye başladı mı, işin nerde duracağı belli olmaz. Buna da demokrasi denmez. Bu polemiğin son derece yanlış olduğunu düşünüyorum" diye konuştu. 

Fransa Meclisi'nin sözde Ermeni soykırımının inkarını suç sayan yasa tasarısını kabul etmesiyle de ilgili değerlendirmelerde bulunana Mumcu, "Fransa'nın bu yaptığının karşılıksız bırakılmamasından yanayım. Fransa mutlaka bir bedel ödemeli. Boykotun; ekonomik, diplomatik yolları vardır. Burada hem ekonomik hem de diplomatik araçlar kullanılmalıdır" ifadelerini kullandı. Bu konuda Başbakan Erdoğan'ın yumuşak bir tavrı olduğunu savunan ve bu tavrı doğru bulmadığını kaydeden Mumcu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Başbakanın yumuşak tavrını doğru bulmuyorum. 

Çünkü bu yumuşak tavır, Türkiye'nin düşmanlarını cesaretlendiriyor. Bu tavır yanlıştır. Fransa'nın bu girişiminin arkasında Türkiye'ye hakaret vardır. Bu karşılıksız bırakılmamalıdır. Bir takım yaptırımlar düşünülmelidir."
İftar yemeği sonrası Zihinsel Engelliler Derneği Başkanı Bedih Satoğlu, kendilerine verdiği destekten dolayı Mumcu'ya, resminin bulunduğu bir tabloyu hediye etti. 

Mumcu, salondan ayrılmadan önce yaptığı konuşmada ise, herkese birlik ve beraberlik çağrısında bulundu.