Şanlıurfa merkeze bağlı Yaşar köyünde taban suyunun yükselmesi, yerleşim yerleri kadar halk sağlığını da tehdit ediyor. Taban suyunun yükselmesinden dolayı içme sularına karıştığı bildirildi.

GAP'ın bölgeye 1996 yılına gelmesi ile birlikte sulu tarıma geçilmiş, ancak bölgede bilinçsiz sulama ve yeteri derecede tahliye ile drenaj alt yapısı olmadığından ovada taban suyunun yükselmesine neden oldu. Taban suyunun yükselmesi ile birlikte bazı yerleşim birimlerinin içme suyuna karışarak halk sağlığını tehdit etmeye başladı. Ovada taban suyunun 2000 yılından itibaren sonra yükselmeye başladığını söyleyen köylüler, yetkililerin konu ile ilgili çalışma başlatmasını bekliyor.

Şanlıurfa merkeze bağlı Yaşar köyü Muhtarı Ali Çiftçi, yeterli tahliye suyu kanalının olmadığından ve arazilerde fazla sulamadan dolayı köylerini su bastığını belirtti. Aşırı sulamadan dolayı oluşan küçük derelerin içme suyuna da karıştığını aktaran Muhtar Ali Çiftçi, köyde hastalığın kol gezdiğini söyledi. Muhtar Ali Çiftçi, Valilik makamına verdiği dilekçesinde köylerinin ortasından geçmekte olan suyun hastalık saçtığını belirterek, sorunlarına bir an önce çözüm bulunmasını istedi. Aşırı sulamadan ve tahliye kanalları olmadığından dolayı suların köylerini bastığını belirten Muhtar Çiçek, yetkililerden yardım beklediğini kaydetti. Muhtar Çiçek, sorunlarını anlattığı dilekçeyi Valiliğe verdi.

Çiçek, Valiliğe verdiği dilekçesinde, "Merkeze bağlı Yaşar köyünde içme sularımız sağlıksızdır. İçme suyundan örnekler alındı. Yapılan tahlillerde suyun sağlıksız olduğu raporu verildi. Köyümüzde 3 çocuk hasta oldu ve bir süre sonra hayatlarını kaybetti. Köyümüzde şu an çok hasta var. Elimizde su tahlilleri mevcuttur. Suyun sağlıksız olduğu Doktor raporu ile de anlaşılmaktadır" ifadelerini kullandı.

Bu arada, Şanlıurfa Valiliği İl Sağlık Müdürlüğü Halk Sağlığı Laboratuar Müdürlüğü'nde görevli Bio Laboratuar F. Hülya İncediş'in 20.06.2008/1510 Su Muayene Raporunda, suda bakteri olduğu belirtildi.

Taban suyunun köy yerleşim yerlerinde yükselmesi ile birlikte dikili birçok ağacın kurumaya, evlerin temelinde rutubetten dolayı çatlaklar oluşmaya başladı. GAP'ın bölgeye 1996 yılına gelmesi ile birlikte sulu tarıma geçilmiş, ancak bölgede bilinçsiz sulama ve yeteri derecede tahliye ile drenaj alt yapısı olmadığından ovada taban suyunun yükselmesine neden oldu.

Öte yandan, Akçakale ilçesinde 3 bin 400 hektar tuzlu, 6 bin 700 hektar da aşırı sulak alan bulunurken ayrıca 20 bin hektar alan da ikinci ve üçüncü sınıf tuzlanma tehdidiyle karşı karşıya.

iha

Yayın Tarihi : 15 Temmuz 2009 Çarşamba 12:48:51