Silopi'de kredi yolsuzluğu

Ziraat Bankası Silopi Şubesi’nde 193 kişi adına nüfus cüzdanı fotokopisi kullanılarak kredi çekilip yolsuzluk yapıldığı ortaya çıktı.

Aralarında 10 yıl önce Şırnak’tan Bursa’ya göç edenler ve kredinin çekildiği tarihte ölenlerin bile yer aldığı 193 kişi adına, Silopi’ye bağlı Buğdaylı Köyü’nde pamuk ekimi yapıldığı gerekçesiyle destekleme kredisi alındığı belirtildi. Habur Sınır Kapısı üzerinden Irak’a gitmek isterken ödenmemiş kredi borcu olduğu iddiası ile pasaportuna el konulduğunda olayı öğrenen Süleyman Çağlı, "Üzerine kredi çekilen köyü ne duydum ne de biliyorum. Silopi Ziraat Bankası’nda dokuz milyar borcumun olduğunu öğrendim. Belgede adı yazılı muhtar ve azaları daha önce hiç duymadım. Habur Gümrük Kapısı’ndan çıkış yaparken, görevlilerin söylemesi ile adıma kredi çekildiğini öğrendim" dedi.

Kredi çekildiği tarihte ölmüş olmasına rağmen Cizre’de ikamet eden Emin Elinç’in adına kredi çekildiğini ve hayatı boyunca Silopi’yi bile görmeyen Mustafa Elinç’in ise 10 yıldan beri Bursa’da seyyar satıcılık yaparak geçimini sağladığını belirten Süleyman Çağlı, "Mustafa’nın okuma yazması ve imzası olmamasına rağmen, kredi evraklarında yerine imza atılmış. Ama o her zaman imza yerine parmak bastığını söyledi" diye konuştu.

Normalde herhangi bir bankadan kredi almak için kendilerinden her türlü evrakın istendiğini söyleyen Cizreli iş adamı Lokman Geçkil, "Adımıza çekilen kredilerde, ellerine nasıl geçmişse, sadece nüfus cüzdanımızın fotokopisi üzerine kredi çekmişler. Yurtdışına çıkış ve girişlerde, sözde adıma kredi borcu var diye pasaportuma el koydular.

 Bütün işlerim bu kredi saçmalığından dolayı durma noktasına geldi. Normalde bankadan iki milyar kredi çekmek için, 20 milyar teminat gösterilmesi gerekir. Ama düzenlenen evraklarda herhangi bir teminat yok ve adımıza kredi çekilen arsanın devlet arsası olduğunu, yani tapusunun da olmadığını tespit ettik. Banka memurlarının bu şartlar altında neye dayanarak ödeme yaptıklarını anlayamıyorum. Çünkü evrakta bulunan bütün imzalar aynı kalemden atılmış ve hepsini bir kişinin attığı ortada. Şayet devlet yetkilileri bu konu üzerine durmazlar ise biz, İnsan Hakları Mahkemesi’ne kadar başvuracağız. Adıma çekilen kredi borcunu yatırdığım halde yine yurtdışına çıkamıyorum. Çünkü diğer şahısların borçlarını yatırması gerekiyor. Lakin bazı arkadaşlarımız bu parayı ödeyemeyecek durumdalar. Bu arkadaşlarımız aylık maaş ile ailelerinin geçimini sağlayan şoför arkadaşlarımızdır. Ziraat Bankası Silopi Şube Müdürü’nden bize yardımcı olmalarını istedik. Onlar da ’Bize parayı ödemek zorundasınız. Bunu ödeyin, çünkü altında sizin imzalarınız var’ dedi. Adını söylemek istemeyen bir banka yetkilisi bize aynı şekilde 193 kişinin daha adına para çekildiğini söyledi. Devlet yetkileri, bir an önce bize yardımcı olmalılar. Çünkü bütün banka hesaplarımız dondurulmuş durumda ve yurtdışına çıkış yasağımız var. Bu yüzden ticari işlemlerimizi gerçekleştiremiyoruz" şeklinde konuştu.
Kredi mağdurlarından Süleyman Çağlı da, 31 Mart 1998 tarihinde, adına kredi çekildiğinde yurtdışında olduğunu belirterek, "Adımıza başka kredi çekilip çekilmediğini öğrenmek için avukatımıza talimat verdik. O şu an araştırıyor. 1998 tarihinde adıma bankadan kredi çekilmiş. Ama ben o tarihte Irak’ta bulunuyordum. Bunun doğruluğunu pasaportumun üzerinde yer alan giriş-çıkış tarih mühürlerinin yardımıyla kolaylıkla ispat edebilirim. Düzenlenen evrakların hepsinin şüpheli olduğu ortada ve hiçbir noter tasdiki yok. Banka müfettişleri inceledikleri takdirde bunu rahatlıkla göreceklerdir" dedi.

Lokman Geçkil ise, "Bu yolsuzluk olayı içinde o dönemin banka personelinin de olduğunu düşünüyoruz. Ayrıca banka müfettişlerinin daha sonra tespit edemediğimiz bir tarihte incelemede bulunmuş ve evrakların üzerine şüpheli evrak olduğuna dair işaretler konmuş. Yani gelen müfettişler bu evraklarının sahte olduğunu tespit etmişler ve buna rağmen herhangi bir işlem yapılmamış" ifadesini kullandı.