18
Mayıs
2024
Cumartesi
GÜNCEL

Kunur'dan rüşvet açıklaması

Şırnak'ın Silopi İlçesi Belediye Başkanı Munsun Kunur, Habur Sınır Kapısı'nda araç sırasında günlük 40 bin dolar rüşvet döndüğünü ileri sürdü.

Şırnak'ta rüşvet alma ve teşekkül halinde kaçakçılık olaylarına karışan bir şebekeye yönelik düzenlenen operasyonda, 7'si askeri personel olmak üzere 10 kişi gözaltına alınmıştı. İl Jandarma Komutanlığı tarafından yürütülen istihbarat çalışmaları kapsamında, bir kısım askeri personelin de içinde bulunduğu "rüşvet alma ve teşekkül halinde kaçakçılık" olaylarına karışan şebekeye yönelik 26 Aralık 2005 tarihinde operasyon başlatıldığı ve çok sayıda askeri personel göz altına alınmıştı.

Silopi İlçesi'nde bu olaylar yaşanırken akıllara, geçtiğimiz günlerde Şırnak Valisi Osman Güneş ile Silopi Belediye Başkanı Munsun Kunur herkesin ortasında tartıştığı ve Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik yatıştırdığı "Rüşvet" görüntülerini getirdi. Silopi Belediye Başkanı Munsun Kunur, yaşanan rüşvet olayları ile ilgili makamında yaptığı açıklamada, daha önce İl Valisi'ne konuyu anlattığını ancak aralarında bu nedenle basına da yansıyan bir tartışma yaşandığını hatırlatarak, "Sayın valim bütün bunları yapan Şırnaklılar'dır. 'Bunlar rüşvet vermesin düzelir' diyordu. Ben de, 'Burada 40 bin şoför var. Kime gidip rüşvet verme diyebilirsiniz' dedim.

'Bunu idare eden birkaç insan var. Bunları önleyebiliriz' dedim. 'Bunların sayısı 10'u geçmez, bunları uzaklaştırın' deyince tartışma başlamıştı'' dedi. Kunur, temennimiz bu kirli işin üstüne ucu kime dokunursa dokunsun gidilmesi olduğunu ifade ederek, "Bu çok açık bir konudur. Kavgaların nedeni de, kuyrukta 20 gün bekleyeceğim, yani başımdaki adam da 3 günde bir sefer yapıyor. Araştırınca bakıyor ki rüşvetle oluyor. Kendisi de buna yöneliyor. Böylece herkes böyle yapmaya başladığını söyledi" diye konuştu.

Belediye Başkanı Kunur açıklamasında, "Herkes ayda 1 kez yapıyorsa razı olunur. Ancak biri 1 kez yaparken biri 5 kez yapıyorsa bu kavgalara sebep olur. Bu konuda belgeye gerek yok. Burada herkes biliyor. Yapılan operasyonu yerinde buluyoruz. Bunu başlatanlara müteşekkiriz. Bunun devamının getirilmesini arzuluyoruz. Ucu nereye gidiyorsa gidilsin üstüne gidilmesi bizimde talebimizdir. 20 -30 araba sıradan çıkarılıp geçiriliyor. Alınan para sonra paylaşılıyor. Bunu herkes görüyor. Valilik bir saha yapmış, o sahaya girmeyen aracın kapıya girmemesi lazım. Bunun uygulanması lazım. İkinci bir konu ise, bazı araçlar yeşil manifesto konusuna yöneldiler. Herkes sahtesini çıkarıyor. Rüşvet vererek onunla geçiyorlar. Bunun da üzerine gidilmesi lazımdır" şeklinde konuştu.

"HABUR'DAN GÜNDE 1 TRİLYON LİRA KARA PARA GEÇİYOR"
Silopi Belediye Başkanı Munsun Kunur, yüzlerce aracın rüşvet vererek sıraya girmediğini belirterek, "Bu sayı 200-300'den aşağı değildir. Sadece bir araç 100 dolar veriyorsa bu da kaba hesapla günlük 40 bin dolar rüşvet dönüyor demektir. Günlük şunu diyebilirim ki mazotla ve diğerleriyle günlük 1 trilyon lira kara para dönüyor. Bunların üzerine gidilmeli. Bir firma tonu 100 dolara mersinden yük almış şoföre 30 dolar ödüyor. 60 dolar firmaya kalıyor. Şoför de ne yapacak mazota su katacak diğer tarafta eksik malı çıkarabilmek için rüşvet verecek. Yetkililer bunu biliyor ama bazılarının çıkarı var kimse dokunmuyor. Böyle sınır ticareti olmaz böyle adalet olmaz. Bu yapılanlarla övünülüyor. Rüşvet verip çok kazanan kendisiyle övünüyor. Yapamayanlar içinse pasif işini bilmeyen şeklinde aşağılanıyorlar" dedi.

Belediye Başkanı Kunur, bu transit geçişi sadece özel niteliği olan ya da bozulma riski olan malların geçişi için olduğunu belirterek, "Herkes yeşil manifestoyu alıp geçecekse bu da bir rant konusu olur. Buradaki rüşvet durdurulsa kapıdaki düzen sağlanacaktır. Bütün düzen ayakçı denen kişiler tarafından bozuluyor. Bunlar sırtını nereye dayamış bilemiyorum ama bunların üzerine gidilemiyor. Habur'da rüşvetin önüne geçilirse bu sefer başka bir sorun başlayacak. Bu da yeşil manifestodan olacak. Yeşil manifestoya verilen ayrımcılık ve bütün yüklere verilmesi ile kontrol sağlanamıyor. Bunun üzerine birçok şoför Habur'dan yük alarak sahte yeşil manifesto düzenleyip normal yeşil manifestolar gibi ayrımcılıktan yararlanıyor. Eğer bu gün rüşvete çözüm bulunacaksa yeşil manifesto ya da çözüm bulunması lazım yoksa rüşvetten sonra daha büyük bir patlak olacak oda sahte yeşil manifesto bununda bir an önce önüne geçilerek tam sistemli bir önlem alınması gerekiliyor" diye konuştu.

Kunur, büyük nakliye firmaları ve taşeron firmaların çok büyük paralar aldığını ve aldıkları paranın yüzde 30'nu şoförle verdiğini, şoförlerinde bunun üzerine kaçakçılık ve hırsızlığa başvurduğunu belirterek, "Habur'da yaşanan kaçakçılık ve hırsızlık olaylarına merkezdeki büyük nakliye ve taşeron firmalardan kaynaklanıyor. Nakliye firmaları ton başı 100 dolar alıyorlar ve şoförlere 30 dolar veriyorlar şoförün aldığı para yol masraflarına ve yakıtına yetmiyor. Bu da şoförleri hırsızlık ve kaçakçılığa zorluyor. Yoksa şoförler başka bir şekilde ekmeklerini kazanamıyorlar. Eğer nakliye firmaları aldıkları 100 doların yüzde 10 veya da yüzde 30'unu alsın geri kalan yüzde 70 şoföre versin o zaman şoför ne kaçakçılık yapar ne de hırsızlık yapar. Çünkü bugün şoförlerin içerisinde şöyle bir yaygara var. Çok kaçakçılık ve hırsızlık yapan en iyisidir, ama az kaçakçılık yapan ve hırsızlık yapmayan şoförler ise çok pasif olanlar diye nitelendiriliyor. Şoförlerin bu duruma gelmelerine neden olan her kimse hakları yok ve bu taşımacılık sisteme bir düzen getirilmesi ve adaletin sağlanması gerekiyor" şeklinde konuştu.
.
Yayın Tarihi : 28 Aralık 2005 Çarşamba 21:34:46


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?