3
Mayıs
2024
Cuma
ANKARA

AKP'den İsrail'e sert tepki

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Abdülkadir Aksu, Gazze'ye yönelik kara harekatı gerçekleştiren İsrail'in tutumunun hukuki ve insani hiçbir izahının olmadığını belirterek, "Bir Hamas yetkilisini öldürmek için ailesindeki 10'u çocuk 14 kişiyi öldürmeyi kim hangi sözle, hangi gerekçeyle, hangi amaçla izah edebilecektir?" dedi.

Aksu, başta Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği ve İslam Konferansı Örgütü olmak üzere tüm uluslararası kuruluşları barışın sağlanması, bu saldırıların sona ermesi ve ateşkesin sağlanması için acilen devreye girmeye davet etti.

AK Parti'nin Siyasi ve Hukuki İşlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Abdülkadir Aksu, İsrail'in Gazze'ye yönelik kara harekatıyla birlikte bölgede yaşanan insanlık dramının daha da derinleştiğini vurguladı. Aksu yaptığı yazılı açıklamada, İsrail'in orantısız güç kullanımı şeklinde başlayan hava saldırılarının, kara harekatıyla birlikte yeni ve daha vahim bir boyut kazandığını belirterek, durumun endişe verici olduğunu kaydetti. Türkiye'nin bu konuda Filistin'in yerel siyasi dengeleri içinde nüfuz ve
çıkar hesapları yapmadan tamamen insani saiklerle hareket ettiğini ifade eden Aksu, Filistin içinde ulusal uzlaşının sağlanamamış olması ve süren ihtilafların, sıkıntıyı daha da ağırlaştırdığına dikkat çekti.

'FİLİSTİN'DE ULUSAL UZLAŞI SAĞLANMALIDIR'

Başbakan Erdoğan'ın saldırılarla ilgili olarak en net tutumu takınan lider olduğunu dile getiren Aksu, İsrail'in masum insanları ve sivilleri hedef alan saldırılarının Başbakan Erdoğan tarafından net bir biçimde kınandığını bildirdi. Aksu, "Bununla da yetinilmeyip, henüz bir hafta öncesinde Suriye ile yürütülen dolaylı görüşmeler sebebiyle görüştüğü İsrail Başbakanı Ehud Olmert'e yaşatmış olduğu derin hayal kırıklığı için gerekli mesajı da vermiştir" dedi.

Türkiye'nin geçmişinden ve bugününden aldığı sorumlulukla bölgesel barışın sağlanması için gereken duyarlılığı ortaya koyduğunu ve bundan sonra da koyacağını kaydeden Aksu, 1 Ocak itibarıyla Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi üyesi olan Türkiye'nin bölge ülkelerini çözüm için hareketlendirmek için inisiyatif alarak kısa zaman içinde Suriye, Ürdün, Mısır ve Suudi Arabistan'la görüşmeler gerçekleştirdiğini hatırlattı. Aksu, bu temaslarda vurgulanan mesajları şöyle açıkladı:
"İsrail saldırılara derhal son vermelidir. Bir an önce ateşkes sağlanmalıdır. Ambargo kaldırılmalı, sınır kapıları açılmalıdır. Filistin içinde ulusal uzlaşı sağlanmalıdır."
Aksu, kara operasyonuyla ilgili olarak özellikle AB Dönem Başkanlığı'nı üstlenen Çek Cumhuriyeti'nin sözcüsü Frantisek Poyuznik'in 'İsrail'in Gazzeye girişi saldırı değil, savunma amaçlıdır' yönündeki sözleriyle itidal tavsiye etmek yerine, saldırıları meşru göstererek akıllara durgunluk verdiğini ifade etti. NATO Genel Sekreteri Jaap De Hoop Scheffer'in 'İsrail'in Gazze'ye yönelik orantısız güç kullandığına inanmıyorum' sözlerinin de hem kendisinin hem de NATO'nun inandırıcılığına gölge düşürdüğünü
ifade eden Aksu, şunları kaydetti:

"Bugün bölgede ve dünyada herkes biliyor ve kabul ediyor ki, bir barış olacaksa bu Türkiye'nin de samimi gayret ve çabalarıyla olacaktır. Bu noktada sorunun tüm tarafları sağduyu ve sorumlulukla hareket etmelidir. İsrail'in saldırıları kabul edilemez. İsrail, sivillerin özellikle de kadın ve çocukların kurban oldukları bu saldırılarını ne bugün ne yarın kimseye izah edemez. Camilerin, üniversitelerin, evlerin bombalanmasını, Allah'ın evinde ibadet eden insanların, üniversitede eğitim gören gençlerin, annelerinin kucağında öldürülen çocukların acısını ve sancısını bir kenara bırakmak, hissetmemek, görmezden gelmek mümkün değildir. Nitekim, İsrail'in içinden ve İsrail dışında yaşayan Musevilerden de bu konuda sağduyulu sesler yükselmeye başlamıştır. Bir haftada Gazze'de yaşayan bir buçuk milyon insanın 500'e yakını öldü, üç bine yakını yaralandı, on binlercesi evsiz kaldı ve hemen hemen hepsi de gıdasız, enerjisiz, aç, susuz kaldı. Zaten ablukadan dolayı perişan olan insanlar, bir de bombalar altında hayatta kalma mücadelesi veriyorlar. Gazze bir açık hava hapishanesiydi, şimdi harabeye, savaş zeminine döndürülüyor. Bu insanlık dramına tüm dünya haklı tepkisini göstermek durumundadır. Hiçbir gerekçe masum insanların öldürülmesini haklı çıkaramaz, insanlık vicdanında meşru gösterilemez. İsrail'in güvenlik endişeleri, daha büyük güvenlik sorunları üreterek giderilemez. Bu olaylar daha vahim gelişmeleri tetikleyerek bölgesel barışı daha da olumsuz etkileyebilir. Sonuçta olan masumlara olmaktadır. Bir Hamas
yetkilisini öldürmek için ailesindeki 10'u çocuk 14 kişiyi öldürmeyi kim hangi sözle, hangi gerekçeyle, hangi amaçla izah edebilecektir. Bunun hukuki veya insani bir izahı olamaz. Uluslararası toplum bu acıların büyümesini ve yayılmasını önleyecek girişimleri yapmakta daha fazla geç kalmamalıdır. Başta Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği ve İslam Konferansı Örgütü olmak üzere tüm uluslararası kuruluşlar barışın sağlanması, bu saldırıların sona ermesi ve ateşkesin sağlanması için acilen devreye girmelidir."

'FİLİSTİN, TÜM DÜNYANIN KANAYAN YARASI'

Başbakan Erdoğan'ın dramın sona ermesi konusunda en net adımları attığını ve atmaya da devam edeceğini dile getiren Aksu, "Filistin yalnızca Ortadoğu'nun değil, bütün dünyanın kanayan yarasıdır. Filistin meselesi sadece Filistinlilerin meselesi değildir. Bu mesele bölgesel ve küresel barışı etkileyen en hayati konuların başında gelmektedir. İsrail'in operasyonunu biran önce durdurmasını, ateşkesin sağlanmasını, ambargoların kaldırılmasını ve diplomatik süreçlerin devreye sokulmasını istiyoruz. Barışı ve barış çabalarını destekliyor, tüm dünyanın gereken duyarlığı göstermesini diliyoruz" mesajını verdi.

İHA
Yayın Tarihi : 5 Ocak 2009 Pazartesi 15:09:49


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?