4
Mayıs
2024
Cumartesi
ANKARA

Bardakoğlu'ndan Regaip kandili mesajı

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Bardakoğlu, yarın idrak edilecek Regaib Kandili'ni de kapsayan maneviyat mevsimi üç aylara, savaş, şiddet, terör, kin, düşmanlık ve ayrımcılığın tırmandığı bir ortamda girmekten dolayı üzüntü duyduğunu bildirdi.


Bardakoğlu, dini literatürde 'üç aylar' olarak anılan Regaib, Mirac, Berat kandilleri ile Kadir Gecesi ve Ramazan Bayramı gibi Müslümanlar için tövbe etmenin affın, manevi arınmanın ve kendini yenilemenin habercisi olan mübarek gün ve geceleriyle ilgili maneviyat mevsiminin başladığını belirtti. 19 Temmuz 2007 Perşembe gününü Cuma'ya bağlayan gecede idrak edilecek olan Regaib Kandili ile ilgili bir mesaj yayınlayan Diyanet İşleri Başkanı Bardakoğlu, üç ayların manevi iklimine girildiğinin müjdesini taşıyan Regaib Kandili'nde Cenab-ı Hak'ka yürekten yöneliş ve yakarışın, günahlardan arınmanın, kendini bulma ve bilmenin, nefsin yanıltıcı arzularından uzaklaşma imkanının yakalandığını ifade etti. Diyanet İşleri Başkanı Bardakoğlu mesajında şunları kaydetti:


"Zaman hızla akıp geçiyor ve bizler dünyevi, maddi gailelerin peşinde koşuştururken kendimizle baş başa kalmayı, yapıp ettiklerimizi hikmet terazisinde tartmayı ve kendi kalıcı geleceğimizi düşünmeyi çoğu kez ihmal ediyoruz. Günün belli zaman dilimlerinde kılınan namazdan Kur'an okumaya, oruçtan bir lahza olsun tefekkürün ibadet sayılmasına kadar, Yüce dinimizi tanımaya ve hayatımızı böyle bir bütüncül kavrayış içinde anlamlı ve verimli kılmaya yöneltmektedir. Üç ayları, mübarek gün ve geceleri de bu çerçevede değerlendirmemiz, bunları Yüce Rabbimiz tarafından bizlere lütfedilen asla dönüş, manevi diriliş ve yükseliş fırsatları olarak görmemiz gerekir. Bu gecede Rabbimizle, yakınlarımızla ve çevremizle bağlarımızı yeniden gözden geçirir, bu vesileyle olgun dindarlığın iman-ibadet-ahlak bütünlüğünü sağlamaktan geçtiğini bir kez daha hatırlarız. Doğruluk ve dürüstlüğün, paylaşımın, hak ve hukuka riayetin, barış içinde yaşamanın, kutsala saygının insani erdemler bağlamında ulaşılabilecek en üstün değerler olduğunu hissederek ahlakımızı bu erdemlerle donatma irademizi yenileriz.

Üzülerek belirtmeliyim ki, üç aylara yine, dünyada ve yakın çevremizde yaşanan savaşın, şiddet ve terörün, sonu gelmeyen kin ve ihtirasın, düşmanlık ve ayırımcılığın iyice tırmandığı, bütün bunların vicdan sahiplerini umutsuzluk ve karamsarlığa sürüklediği bir ortamda giriyoruz. Bilim ve teknolojide baş döndürücü bir ilerleme kaydeden insanlık, manevi ve ahlaki anlamda ciddi bir aşınma ve gerileme yaşamakta ve bunun olumsuz sonuçları da bireysel ve toplumsal boyutta, bölgesel ve küresel ölçekte her geçen gün daha yakından hissedilmektedir. Günümüzde küresel ısınma ve kirlenme, ormanların ve doğal çevrenin yok edilmesi, çarpık şehirleşme gibi pek çok çevre sorunun, dünyanın her tarafından can almaya devam eden savaş, şiddet ve terör belasının, insanlara din ve inançları, renk ve cinsiyetleri, bölge ve kültürleri sebebiyle uygulanan ayırımcılığın, cinsel istismarın, yapılan hak ihlallerinin, karşılıklı saygı ve anlayışın yerini, ötekinin düşünce ve davranışı üzerinde tahakkümün almasının temelinde bir dizi manevi ve ahlaki çürümenin bulunmadığını kim söyleyebilir? Bu durum karşısında, Müslümanlar olarak, iyilik ve kurtuluş arayışımız sadece kendimizle sınırlı tutmak yerine gücümüzün yettiğince herkes için hayır ve rahmet kaynağı olmaya, karşı karşıya olduğumuzu ağır insani ve ahlaki problemlere çare üretmeye, İslam'ın rahmet çağrısını öz hayatımızda örneklendirerek bütün insanlara götürmeye çalışmalıyız.

Kandilin bizlere sunduğu durup derinlemesine düşünme fırsatını kullanarak fert, ülke ve dünya ölçeğinde durum değerlendirmesi yapmalı, bütün insanlığa ve Yüce Yaratanımıza karşı ödevlerimizi tekrar hatırlamalıyız. Bir ibadet şuuru içinde ülkemizin hem maddi hem manevi imarı için bütün gücümüzle çalışmalı, kalp kırmaktan kaçınmalı, elimizi ve gönlümüzü uzanabileceğimiz herkese açmalı, ihtiraslarımızı dizginleyip küçük menfaat çekişmelerinden uzak durmalı, kardeşlik ve beraberliğimizi güçlendirmeye, birlik ve beraberliğimizi
korumaya, insani ve ahlaki meziyetlerin yeniden yeşermesine gayret göstermeliyiz. Regaibi ve üç ayları gerçek anlamda değerlendirmek de ancak bu yolla mümkün olur. Bu duygu ve düşüncelerle aziz milletimizin, yurt dışında yaşayan vatandaş ve soydaşlarımızın ve bütün İslam aleminin Regaib Kandili'ni tebrik ediyor, bu gecenin milletimizin ve İslam aleminin birlik ve dirliğine, insanlığın hidayet, barış ve huzuruna vesile olmasını niyaz ediyorum."

 

iha
Yayın Tarihi : 18 Temmuz 2007 Çarşamba 18:57:28
Güncelleme :18 Temmuz 2007 Çarşamba 19:04:50


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?