Eskişehir "yepyeni bir şehir" olmuş

Eskişehir'deyim. Eskişehir "yepyeni bir şehir" olmuş. İmkânım olsa "bazı" büyükşehir belediye başkanlarını bir otobüse doldurur, Eskişehir'e götürür, "Bakınız bakalım bir belediye başkanı bir şehri kısa sürede nasıl çağdaş, yaşanır, yaşayanların mutlu olacağı bir şehir haline getirebilir. Görünüz, örnek alınız" derim.

Şehir, "Eskişehir'e özgü" yepyeni bir yapıya kavuşmuş. Ortasından geçen "Porsuk Çayı" "açık bir kanalizasyon" gibi idi. Şimdi, yatağı betonlanmış. Kıyıları düzenlenmiş, yeşillendirilmiş. Şehrin içinden geçen 12 km "çay boyu" mesire yeri haline getirilmiş.

Belli bölümlerinde motor taksiler çalışıyor. Porsuk üzerindeki köprüler demir parmaklıkları, lamba direkleri, heykeller ile benzeri Batı şehirlerinde bile az görülen güzellikte.

16 km raylı taşıma (tramvay) sistemi kurulmuş. İşliyor. Raylı taşıma sistemi seçiminde akıllı davranılmış. Ray açıklığı dar (1 metre) tutulmuş. Tramvay vagonları hem dar, hem kısa mesafede dönüş imkânı olan vagonlar. Bunun için raylı sistem diğer araç ve yolcu trafiğini aksatmıyor. Raylı sistemden günde 80 bin kişi yararlanıyor.

Ana caddeler geniş, bakımlı, yeşillendirilmiş. Trotuvarlar baskılı asfalt. Şehir caddelerini 70 heykel süslüyor. Kaldırımlara, yol kenarlarına araç park edilmiyor.

Belediye, "Eski Odunpazarı" bölgesindeki Eskişehir evlerini "yeniliyor". 27 ev yenilenmiş. 100 ev yenilenmek için sırada. Böylece Eskişehir'in tarihi yapısı ortaya çıkıyor. "Muttalip Mezarlığı" denilen şehrin içindeki çok geniş alan "Büyük Park" olarak düzenlenmiş.

Şehrin göbeğinde görmeyene anlatılamayacak büyüklükte, güzellikte yemyeşil bir park alanı ortaya çıkmış.
Eskişehir'deki yeni yapılanmanın ardında 1958 yılında Prof. Dr. Orhan Oğuz'un "SSK Amele Yatakhanesi binasında" temelini attığı "Akşam Yüksek Ticaret Okulu" var.

Üniversiteler şehri

Bu okul daha sonra "Akademi", daha sonra da "Anadolu" Üniversitesi oldu. Orhan Oğuz'un yardımcısı Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen'in rektörlüğünde Anadolu Üniversitesi büyüdü. "Açık Öğretim" programlarıyla tüm ülkeye hizmet verir hale geldi. 1982 yılında Hacettepe Üniversitesi'ne bağlı olarak kurulan "Tıp Fakültesi" büyüdü.

"Osmangazi Üniversitesi" oldu. "Devlet Baba" bu üniversitelere büyük imkânlar akıttı. Öğretim tesisleri, kampusları ile bu iki üniversite, şehrin hemen hemen yarısını oluşturuyor. Eskişehir'in 500 bin nüfusunun 50 bini üniversite öğrencileri ve öğretim üyeleri. Üniversiteler, genç öğrenci ve öğretim üyeleriyle şehrin sosyal ve ekonomik yapısına "dinamizm" getiriyor.

Eskişehir'in yepyeni bir şehir olmasının ardında Eskişehirlilerin 1999'da Eskişehir'de üniversiteleri "şahlandıran" Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen'i "belediye başkanı" olarak seçmeleri var. Büyükerşen, Eskişehir halkının desteği ve oluşturduğu kadro ile Eskişehir'i çağdaş, yaşanabilir bir şehir, bir bilim, sanat ve kültür şehri haline getirmeye çalışan ve bunu da başarabilen örnek bir belediye başkanı.