21. yüzyılın ilk çeyreğini yaşıyoruz, ilim ve teknoloji çağındayız. Sözde Avrupa Birliğine uymak için yapmadığımızda da kalmadı. Ancak böyle bir çağda Avrupa standartlarına çıkmak için batı standartlarında yaşayabilmek için geçirdiğimiz evrimden ne yazık ki alnımızın akıyla çıkamıyoruz.

Yıllar önce başlatılan batı medeniyetlerine uyum ne yazık ki bize öyle bir yansıdı ki özentiden ileriye gidemedi. Gençlik artık Türk gençliği olmaktan çıkmış neredeyse giyimi ve yaşam tarzı ile Avrupalı olmuş ancak geleneklerini göreneklerini unutarak Türk genci olmaktan çıkmış durumda.

Bir zamanlar halk tarafından sürekli tepki çeken toplumun dışına atılan kabadayılık ne yazık ki şimdilerde liseleri bırakın ilköğretim okullarına kadar inmiş durumda. İnsanın içinden nerede o eski günler demek geçiyor ancak, çok değil bundan 11–12 yıl önce korkudan değil, saygıdan, sevgiden öğretmenlere, polis memurlarına kısacası bizden büyük herkesin önünde ceketimizin düğmelerini iliklerken, şimdilerde saygıyı sevgiyi bırakın utanmasalar bir şey söylesen dövecekler. Bizler namusu için yaşayan insanlarız ancak artık onunda bir önemi kalmamış, bu gün maalesef ülkemizde lise çağında kızlarımız sıkılmadan sağlık ocaklarına gebelik testi yaptırmaya gidebiliyor, babalar kızlarının kolundan tutup kürtaj için doktorlara müracaat ediyor.

Herkeste bir boş vermişlik, bir aymazlık, saçlar hippi, sakallar bir karış bu gençlik bizim gençliğimiz mi? Bizler namusu içi canını veren, vatanı içi hiç düşünmeden kanının son damlasına kadar mücadele eden, neler oluyor bize? 

Maalesef birileri yapmak istediğini başarmış durumda. Osmanlının ilk kuruluşundan bu yana bizleri yok edip, Ülkemizi ele geçirmek için uğraşanların hep söyledikleri bir söz vardı ‘Eğer Türkleri yıkmak istiyorsak Ellerinden Kur-anı dillerinden duayı ve kalplerinden Allah (c.c.) ve vatan sevgisini yok etmeliyiz’ maalesef gençliğimizin çoğunluğu bunu kaybetti kalanlarda yavaş yavaş kaybediyor.

Peki, suçlu kim? Böyle bir değişimin suçlusu kim? Bizlerden başkası değil. Aileler geçim derdine düşmüş, medya patronları batının güzelliklerini sunmuş, siyasiler çıkarlarına geleni söylemiş ve buda gençliğimizi bu hale getirdi. Kemikleri sızlıyor yattığı yerde bu ülke için şehit olanların, kanlarıyla kazandıkları bu ülkeyi emanet ettikleri gençliğin halini gördükçe.

Ne güzel söylemiş Mustafa Kemal Atatürk yıllar öncesinden sanki başımıza gelecekleri bilir gibi gençliğe hitabesinde ‘’ Biz Türk’üz ve bununla da her zaman gurur duyduk, Şimdi hareket zamanı kaybettiklerimizi bulma zamanı, Ülkemize gençliğimize sahip çıkma zamanı.

Anneler, Babalar, Mecliste bizleri temsil eden vekiller gençliğimize sahip çıkalım, onlar geleceğin amirleri, memurları, başbakanı bu ülkeyi emanet edeceğimiz geleceğimiz. Şimdi hareket zamanı gençliği kazanma zamanı, yoksa bu ülke bir paket sigaraya satılır.