16
Haziran
2024
Pazar
SEYDİŞEHİR - KONYA
Mustafa'nın okulunda yas vardı
İsmet Şen İlköğretim Okulu öğrencileri arkadaşlarının yasını tutuyorlar. Dün saat 14:00 da boğularak hayatını kaybeden Mustafa Yüksekkavas sınıf ve okul arkadaşlarını hüzne boğdu. Arkadaşlarının ölümüne bir türlü inanamayan öğrenciler bir takım yazılar yazıp Mustafa’nın fotoğrafının etrafına koydular. Kırmızı bir güldün Beyaza döndün Dünyaya doyamadan Genç yaşında öldün. Mustafa sen hep aramızda kalacaksın. Seni asla unutmayacağız, Aramızdasın, Seni çok seviyoruz şeklinde yazılar yazan arkadaşları Mustafa’nın fotoğrafına bakarak teselli olmaya çalışıyorlar.
Okul içerisinden yürüyerek Ulukapı Camiine giden öğrenciler Mustafa’nın annesi ile karşılaştılar. Annesi küçücük öğrencileri görünce yavrum Mustafa’m sen neden aralarında yoksun gibi ağıtlar yakarak bütün herkesi ağlattı. Daha sonra öğrenciler camiye geçti. Musalla taşına yatırılmış Mustafa’nın cansız bedeni etrafında 3 öğrenci nöbet tuttu.
İsmail Sünbül-Kenthaber/Seydişehir
Yayın Tarihi :
1 Haziran 2006 Perşembe 08:42:59
Güncelleme :1 Haziran 2006 Perşembe 10:04:11
Yorumlarınız
durmuş ali memili_taraşcı kasabası IP: 88.241.7.xxx Tarih : 12.08.2006 14:45:18
seydişehirin başı saolsun allahtan rahmet geride kalanlara sağlık sıhhat versin
velizm IP: 81.213.206.xxx Tarih : 4.06.2006 23:02:38
1995 ismet şen o.o mezunu biri olarak 30 mayıs 1995 günü yine aynı okulda yine boğularak ve yine hemen hemen aynı tarihli bir olay bayram çevikoglu'nun ölümü.ve bizler o yaşta daha ölümün ne oldugunu bilmeden ağladık.. geçen zaman içerisinde anlaşılan o ki hiçbir ders alınmamış... o okulda canlarımız okumakta. küçük yavrumuzun ailesine sabır diliyorum.. başka acılar yaşanmasın.
Emrah EKİNCİ IP: 85.103.121.xxx Tarih : 2.06.2006 20:57:52
Böyle bir olayla çocuklarını kaybetmek aile için son derece üzücü bir durum. Yakınlarına sabır, merhuma Allah'tan rahmet diliyorum. Okulun son zamanlarında derslerden bunalan öğrencilerin genelde yaptığı kısa süreli deşarj olma, dinlencelerdir bunlar. Öğrenciler kendi aralarında anlaşıp pikniğe, açık havada sohbet etmeye giderler. Bu durum okulun son zamanları olduğu için ailelerce hoş karşılanmalıdır; çünkü okuldan sonra tatil başlayınca aynı arkadaşlarıyla birlikte olabilecekleri meçhuldur. Bir sene boyunca aynı şeyleri konuşup, aynı olaylara sevinmiş veya üzülmüş öğrencilerin bu şekilde bir aradalığı yadsınmamalı ve öğrencilere karşı bu olaydan ötürü baskı kurulmamalıdır. Bırakın çocuklar gönüllerince eğlensinler okulun son zamanında; ama yapılması gereken öncelikle çocuğa izin vermeden önce halk arasında nasihat, bilim dilinde eğitim verilmelidir. Bu tür acı olayların yaşanmaması için onlara örnekleriyle tembihler verilmelidir. Ailenin durumu son derece elim verici bir durumdur elbette; ama öğrenci psikolojiside daha doğrusu nefside bunu arzu etmektedir. Bu tür durumlarda denge her zaman için olması gereken bir olgudur. Öğrencilik hayatımız boyunca bir çoğumuz okuldan kaçmışızdır, bu oldukçada eğlenceli bulunur öğrenciler tarafından ve bugünde aynısı geçerlidir. Burada önemli olan çocuğun okula gitmediği günlerde dahi ebebeynlerine rahatça: "Ben okula gitmeyeceğim bugün, devamsızlık problemim yok, arkadaşlarla pikniğe(gezmeye,eğlenmeye, çay içmeye vs.) gideceğiz cümlesini kurabilmesi ve bu illegal durumun ailece bilinerek legal bir kaçış yoluna çevrilmesi daha olumlu sonuçlar vereceği kanaatimdeyim. Bunu rahatça ailesine söyleyebilen ve ailesinden rahatça izin alabilen bir öğrenciye, aileside başına gelebilecek tehlikelere karşı uyarısını yaparak, onu bu tür sonu acıyla biten durumlardan kurtarabilir. Eğer öğrenci kafasına okula gitmemeyi bunun yerine arkadaşlarıyla hoş vakit geçirmeyi kafasına koymuşsa bunu izinli de olsa, izinsiz de olsa muhakkak yapacaktır. İşte bu nedenden ötürüdür ki, ebebeynlerin bu durumu göz ardı etmeden koruyucu aile modeliyle, demokratik aile modelini sentezleyerek çocuğuna yol gösterebilir ve hem onun güzel bir gün geçirmesine, hem de ne yaptığından haberdar olarak veya onu gerekirse uzaktan takip ederek koruyabilir. Sonuçta söylediklerim illegal olan okuldan firar olayını hafifletmek babında değil. Bu satırları yazarken hem okuduğum bölümün önerdiği bilimselliği ve hem de zamanında bende yaşadığım için aileme karşı bu tür durumları rahatça söyleyebildiğim için böylesi bir öneride bulunuyorum kamuoyuna. Ben bu tür bu tür vakaları çoğunu ailemden izin alarak legal olarak yaptım. Biraz öncede dediğim gibi, bundan sonra böyle bir acıklı olay yaşanmaması için yineliyorum, eğer çocuk kafasına koymuşsa yapar! Bu gerçeği ve çocuğunuzun psikolojik durumunu, senenin stresli günlerinden sonra gelen yaz günlerinin verdiği rehaveti göz ardı etmeyelim ve çocuğumuzun ne yaptığından her zaman haberdar olmak için demokratik aile modelini ve koruyucu aile modelini sentezleyerek uygulayalım. Yani çocuğumuzla hem bir arkadaş olalım, hem de üzerinde otorite kuralım. Bunu yapmak için de güler yüz ve yumuşak ses tonu, yakınlık, dokunma(temas) ve ona karşı sıcak olmak yeterlidir. Yani onun hem korkmamasını sağlayacağız tüm sırlarını ailesiyle paylaşması için, hem de ona sevgimizi belli ederek, onun dünyada kendimiz için yek (yegane,tek) olduğunu hissetireceğiz. Böylesi bilimsel bir yöntemle bu tür acıklı olaylar yaşanmaması umuduyla hoşçakalın.
durmuş ali memili_taraşcı kasabası IP: 88.241.7.xxx Tarih : 12.08.2006 14:45:18
seydişehirin başı saolsun allahtan rahmet geride kalanlara sağlık sıhhat versin
velizm IP: 81.213.206.xxx Tarih : 4.06.2006 23:02:38
1995 ismet şen o.o mezunu biri olarak 30 mayıs 1995 günü yine aynı okulda yine boğularak ve yine hemen hemen aynı tarihli bir olay bayram çevikoglu'nun ölümü.ve bizler o yaşta daha ölümün ne oldugunu bilmeden ağladık.. geçen zaman içerisinde anlaşılan o ki hiçbir ders alınmamış... o okulda canlarımız okumakta. küçük yavrumuzun ailesine sabır diliyorum.. başka acılar yaşanmasın.
Emrah EKİNCİ IP: 85.103.121.xxx Tarih : 2.06.2006 20:57:52
Böyle bir olayla çocuklarını kaybetmek aile için son derece üzücü bir durum. Yakınlarına sabır, merhuma Allah'tan rahmet diliyorum. Okulun son zamanlarında derslerden bunalan öğrencilerin genelde yaptığı kısa süreli deşarj olma, dinlencelerdir bunlar. Öğrenciler kendi aralarında anlaşıp pikniğe, açık havada sohbet etmeye giderler. Bu durum okulun son zamanları olduğu için ailelerce hoş karşılanmalıdır; çünkü okuldan sonra tatil başlayınca aynı arkadaşlarıyla birlikte olabilecekleri meçhuldur. Bir sene boyunca aynı şeyleri konuşup, aynı olaylara sevinmiş veya üzülmüş öğrencilerin bu şekilde bir aradalığı yadsınmamalı ve öğrencilere karşı bu olaydan ötürü baskı kurulmamalıdır. Bırakın çocuklar gönüllerince eğlensinler okulun son zamanında; ama yapılması gereken öncelikle çocuğa izin vermeden önce halk arasında nasihat, bilim dilinde eğitim verilmelidir. Bu tür acı olayların yaşanmaması için onlara örnekleriyle tembihler verilmelidir. Ailenin durumu son derece elim verici bir durumdur elbette; ama öğrenci psikolojiside daha doğrusu nefside bunu arzu etmektedir. Bu tür durumlarda denge her zaman için olması gereken bir olgudur. Öğrencilik hayatımız boyunca bir çoğumuz okuldan kaçmışızdır, bu oldukçada eğlenceli bulunur öğrenciler tarafından ve bugünde aynısı geçerlidir. Burada önemli olan çocuğun okula gitmediği günlerde dahi ebebeynlerine rahatça: "Ben okula gitmeyeceğim bugün, devamsızlık problemim yok, arkadaşlarla pikniğe(gezmeye,eğlenmeye, çay içmeye vs.) gideceğiz cümlesini kurabilmesi ve bu illegal durumun ailece bilinerek legal bir kaçış yoluna çevrilmesi daha olumlu sonuçlar vereceği kanaatimdeyim. Bunu rahatça ailesine söyleyebilen ve ailesinden rahatça izin alabilen bir öğrenciye, aileside başına gelebilecek tehlikelere karşı uyarısını yaparak, onu bu tür sonu acıyla biten durumlardan kurtarabilir. Eğer öğrenci kafasına okula gitmemeyi bunun yerine arkadaşlarıyla hoş vakit geçirmeyi kafasına koymuşsa bunu izinli de olsa, izinsiz de olsa muhakkak yapacaktır. İşte bu nedenden ötürüdür ki, ebebeynlerin bu durumu göz ardı etmeden koruyucu aile modeliyle, demokratik aile modelini sentezleyerek çocuğuna yol gösterebilir ve hem onun güzel bir gün geçirmesine, hem de ne yaptığından haberdar olarak veya onu gerekirse uzaktan takip ederek koruyabilir. Sonuçta söylediklerim illegal olan okuldan firar olayını hafifletmek babında değil. Bu satırları yazarken hem okuduğum bölümün önerdiği bilimselliği ve hem de zamanında bende yaşadığım için aileme karşı bu tür durumları rahatça söyleyebildiğim için böylesi bir öneride bulunuyorum kamuoyuna. Ben bu tür bu tür vakaları çoğunu ailemden izin alarak legal olarak yaptım. Biraz öncede dediğim gibi, bundan sonra böyle bir acıklı olay yaşanmaması için yineliyorum, eğer çocuk kafasına koymuşsa yapar! Bu gerçeği ve çocuğunuzun psikolojik durumunu, senenin stresli günlerinden sonra gelen yaz günlerinin verdiği rehaveti göz ardı etmeyelim ve çocuğumuzun ne yaptığından her zaman haberdar olmak için demokratik aile modelini ve koruyucu aile modelini sentezleyerek uygulayalım. Yani çocuğumuzla hem bir arkadaş olalım, hem de üzerinde otorite kuralım. Bunu yapmak için de güler yüz ve yumuşak ses tonu, yakınlık, dokunma(temas) ve ona karşı sıcak olmak yeterlidir. Yani onun hem korkmamasını sağlayacağız tüm sırlarını ailesiyle paylaşması için, hem de ona sevgimizi belli ederek, onun dünyada kendimiz için yek (yegane,tek) olduğunu hissetireceğiz. Böylesi bilimsel bir yöntemle bu tür acıklı olaylar yaşanmaması umuduyla hoşçakalın.
YAZARLAR
DİĞER SEYDİŞEHİR/KONYA HABERLERİ