29
Nisan
2024
Pazertesi
MERZİFON - AMASYA
Belediye Sayfaları
Nufus
328.674
Yüz Ölçümü
5.520
İlçe Sayısı
7
Vali
Nufus
69.093
Yüz Ölçümü
939
Belediye Sayısı
68
Köy Sayısı
0
Kaymakam

Merzifon Genel Bilgi

Merzifon'dan Bir Görünüm

Karadeniz Bölgesi'nin orta kesiminde Amasya İli'ne bağlı ve İl merkezinden sonra en büyük yerleşim yeri olan MerzifonTavşan Dağı güney eteklerinde Muşruf Deresi ile Paşa Deresi vadileri arasında kurulmuştur.

İlçenin doğusunda Suluova İlçesi, güneyinde Merkez ilçesi ile Çorum İli, batısında Gümüşhacıköy İlçesi, kuzeyinde de Samsun İli ile çevrilidir. İlçenin kuzeyi ve batısı dağlık olup, orta ve doğu kesimleri ovalıktır. Kuzeyinde 1909 m.ye ulaşan Tavşan Dağı, güneyinde de Çakır Dağı'nın uzantıları bulunmaktadır. Amasya'nın yakınında Yeşilırmağa katılan Tersakan Çayının suladığı Merzifon Ovası yörenin başlıca tarım alanıdır. Aynı zamanda burası Tersakan çayının kolları olan Gümüşsuyu ve Solhan Çayı ile sulanır.

Yüzölçümü 939 km2’dir. Merkez ilçe nüfusu ise 67.448 kişidir. İl merkezine 49 km. uzaklıktadır.

İlçenin ekonomisi daha çok tarıma dayalıdır. Buğday, şekerpancarı, arpa, ayçiçeği, tütün, mercimek, bağ ve bahçe ürünleri başta olmak üzere kiraz, elma gibi meyvalar yetiştirilir. Ayrıca ilçenin ovalarında sığır ve koyun yetiştirilmektedir. Montafon tohumlama istasyonunun bulunduğu ilçede sığır yetiştirilmesi ön plandadır. İlçede yarış atı ve çekim gücünün üstünlüğü ile tanınan Merzifon eşeği de yetiştirilmektedir.

Merzifon'dan Bir Görünüm
 

Merzifon'un ismi ile ilgili iki ayrı söylence vardır. Bunlardan birine göre; MÖ.700'lü yıllarda Merzifon’un 4 km.doğusunda,bugün Marınca diye anılan köyün bulunduğu yerde, bölge valisi Barsevinç kendi ismini taşıyan bir kasaba inşa ettirmiştir. Bu kasabanın ismi zamanla değişerek Marsevinç, Mersuvan ve sonra da Merzifon olmuştur. Diğer söylentiye göre de; M.Ö.222’de bölge valisi V.Mithridates, bugünkü Merzifon’un yerinde, Merzpond isimli bir kale yaptırmıştı. Bu isim zamanla Merzban, Merzifon şeklinde değişmiştir. 'Merz' kelimesi Farsça’da 'sınır', mahal, sükun”,'fon' kelimesinin de Pont’un Arapçalaştırılmış şeklidir. Buna dayanarak Merzifon'un 'Pond karargahı' anlamına gelen bir sözcükten türediği sanılmaktadır.

Merzifon yöresinde yapılan arkeolojik araştırmalar çok sayıda höyük ve yerleşim alanının olduğunu göstermiştir. Bu höyüklerden elde edilen buluntulara göre Merzifon'da ilk yerleşimin MÖ.5500'e kadar indiği anlaşılmaktadır. Bunlardan Ortaova köyü Onhoroz, Büyük Küllük, Küçük Küllük höyükleri ve Hayrettin Köyü höyüklerindeki buluntular Kalkolitik ve Tunç Çağı yerleşimlerine işaret etmektedir. Hititlerin başkenti Hattusaş’a sınır olması nedeni ile de yörenin önemli bir merkez ve ticaret yeri olduğu görülmektedir. Bu dönemde (M.Ö.1700-700)bölgeden iki adet tabii yol geçmektedir. Bunlar; Çorum-Merzifon-Havza-Kavak-Samsun yolu; Çorum-Merzifon-Havza-Vezirköprü-Oymaağaç yollardır. Günümüzdeki yollar da bu antik yolları izlemektedir.

Sofular Camisi

Bugünkü Merzifon’a bağlı Oymaağaç Köyü önemli bir Hitit yerleşim merkezi idi. Hitit’ler ticaret yolunun güvenliği ve Kaşka saldırılarına karşı bir önlem olarak sınır karakolu niteliğinde, bugünkü Merzifon şehrinin bulunduğu yerde bir kale inşa etmişlerdir. Hititlerin yıkılışından sonra MÖ.VIII.yüzyılda Frigler Hitit kentleri üzerine yerleşmiş, onları onararak kullanmışlardır. M.Ö.600’lerde Anadolu’ya Kafkaslardan gelen Kimmer ve İskitler, Anadolu’da Frig siyasi egemenliğine son vermişlerdir. Merzifon ve Gümüşhacıköy civarında İskit hakimiyetinin çok kısa süreli olmuştur. Bu döneme ait buluntular Gümüşhacıköy-İmirler köyündeki bir mezardan çıkarılmış olup, Amasya müzesinde sergilenmektedir.

MÖ.VI.-IV. yüzyıllarda Persler yöreye hakim olmuş ve bu durum İskender'in MÖ.333 yılında yaptığı İssos Savaşı ile son bulmuştur. Daha sonra burada kurulan Pontus Devletinin başkenti Amasya olduğundan ötürü Merzifon da önemli bir ticaret yeri olmuştur. Merzifon, askeri savunma ve ticaret yolunun güvenliği açısından önem kazanmıştır. Yaklaşık 200 Yıllık Pontos dönemi, M.Ö.47’de Roma Generali Sezar ile Pontos Kralı II.Pharnakes arasında, antik Zile ile Amasya arasındaki Bacul Köyünde yapılan savaşta Pontosluların yenilmesi üzerine hakimiyetleri azalmış ve bunu Roma egemenliği izlemiştir. Roma döneminde,Pompeius ve Lukullus savaşları esnasında Pontos şehirleri büyük zarar görmüştür.Anadolu'ya MS. 131 yılında gelen İmparator Hadrianus, Amasya şehri ve cevresinin harap halini görmüş ve kentlerin onarılmasını istemiştir. Bunun sonucu olarak da yöre Antik Çağda yenilenmiş ve iskan edilmiştir. Ayrıca bölgedeki eski mabetlerin onarımı yapılmış ve onlara yenileri eklenmiştir. Neapolis'te (bugünkü Karşıyaka Köyü) Zeus Stratios adına bir mabet yapılmıştır. Bu mabedin sütun başlıkları ve sunak yazıtı Amasya Müzesi bahçesinde teşhir edilmektedir. Merzifona bağlı olan Aktarla (Nureni) Köyü de önemli bir Roma yerleşmesi olup, 1994 Yılında Müze müdürlüğünce yapılan arkeolojik kazıda MS.III.yüzyıla ait, akroterli, bezemeli bir lahit çıkarılmış ve lahit müzede teşhir edilmektedir.

Çelebi Mehmet Medresesi ve Saat Kulesi

Roma İmparatorluğu'nun 395’te Doğu ve Batı olmak üzere ikiye ayrılmasından sonra, Merzifon ve civarı Doğu Roma İmparatorluğu (Bizans) sınırları içerisinde kalmıştır. Romanın bir devamı olan Bizans İmparatorluğunda eski yerleşmeler aynen devam etmiş ,Merzifon şehri de bu dönemde önemli bir kültür merkezi olmuştur. Bununla birlikte VIII. yüzyılın başlarında Merzifon ve civarı Arap akınlarına uğramışsa da, Arap egemenliği çok kısa sürmüş, Bizanslılar yöreyi yeniden ele geçirmişlerdir. Bu dönemde Bulak Kalesi ,yol güvenliğin sağlamıştır.

XI. yüzyılda bölge ile birlikte Merzifon da Danişmentlerin hakimiyetine girmiştir. Bundan sonra şehirdeki Bizans eserlerinin bir kısmının cami ve medreseye dönüştürüldüğü bilinmektedir.

XII.yüzyılda II.Kılıç Arslan zamanında Selçuklu egemenliğiğne giren Merzifon, XIV.yüzyılda İlhanlıların istilasına uğramıştır. Bu dönemde, Merzifon ve havalisine yönetici olarak, Moğol kökenli valiler tayin edilmiştir.İlhanlı Hükümdarı Ebu Sait Bahadırhan bu bölgenin idaresini, Moğol Beyi Emir Çobanoğlu Demirtaş’a vermiştir. İlhanlı yönetiminden sonra bölge, Eratna Beyliği hakimiyetime girmiştir (1335 – 1341). Eratna Beyi Şadgeldi Paşa Amasya ve Merzifon civarını da idaresi altına almış, daha sonra Şadgeldi Paşa’nın oğlu Emir Ahmet ile Kadı Burhaneddin arasındaki savaşlarda sürekli el değişmiştir. 1353-1396 tarihleri arasında Merzifon ve civarı Türkmen Beylerinden Taşanoğullarının hakimiyetinde kalmıştır. Taşanoğulları Hasan ve Ali Bey zamanında, 1393 yılında Yıldırım Beyazid’in Amasya’yı işgal etmesiyle birlikte, yaklaşık 3 yıl süren mücadele sonucunda Merzifon bölgesi de Osmanlı hakimiyetine girmiştir. Osmanlı döneminde, Sivas eyaletine bağlı Amasya Sancağının kazası olan Merzifon , önemli bir kültür merkezi olmaya devam etmiştir. 1402 yılında Yıldırım Beyazid ile Timur arasındaki savaşta dağılan Osmanlı birliğini, Amasya şehzadesi Çelebi Sultan Mehmet yeniden sağlayarak, Osmanlı tahtına çıkmıştır. Bölgede sükunetin sağlanması ile Merzifon şehri de eski önemine kavuşmuştur. Osmanlı hakimiyetine giren şehir, Kurtuluş Savaşına kadar Osmanlı hakimiyetinde kalmıştır.

Merzifon Evlerinden bir örnek

XVII.yüzyıl sonlarında Merzifonlu Kara Mustafa Paşa’nın Sadrazam olmasıyla Merzifon köklü imar değişikliğine uğramıştır. Evliya Çelebi'inin 1647 yılında Merzifon’ dan geçtiği o dönemde 44 mahalle ve 600 dükkanın olduğu pamuklu dokuma ve boya sanayiinin gelişmiş olduğu seyahatname adlı eserinde rastlanmaktadır.

I.Dünya savaşı’ndan sonra Merzifon, 15 Mart 1919’da İngilizler tarafından işgal edildi.İşgal altındaki Merzifon’da 16 Haziran 1919’da büyük bir miting düzenleyerek İzmir’in işgali protesto edildi. O sırada Amasya’da bulunan Mustafa Kemal Paşa, mitingi bir telgrafla İstanbul’daki Harbiye Nezareti’ne bildirdi. Merzifonluların işgal boyunca sürdürdükleri şuurlu tepki sonucu, İngilizler 27 Eylül 1919’da Merzifonu terk etmişlerdir. Cumhuriyetin ilanından sonra da Merzifon Amasya'ya bağlı bir ilçe konumuna getirilmiştir.

Merzifon'da günümüze gelebilen tarihi eserler şunlardır: Tacettin İbrahim Camisi, Sofular Camisi, Merzifonlu Kara Mustafa Paşa Camisi, Hacı Hasan Camisi, Çelebi Mehmet Camisi, Çay Camisi, Bozacı Cami, Alaca Cami Mescidi, Abide Hatun Camisi, Çelebi Mehmet Medresesi, Kara Mustafa Paşa Hamamı
Çifte Hamam, Tuz Pazarı Hamamı, Taş Han, Merzifon Saat Kulesi, Amerikan Koleji Saat Kulesi.

 

Kenthaber Kültür Kurulu

Fotoğraflar, www.amasya.gov.tr adresinden alınmıştır.

 

Yayın Tarihi : 1 Nisan 2009 Çarşamba 16:42:00
Güncelleme :1 Nisan 2009 Çarşamba 17:24:58

Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
İLGİLİ SAYFALAR