Buyurun bakalım şimdi ne diyeceksiniz?
Hani diyordunuz ya, "Batıda bile türban serbest bizde yasak" diye.
Hani, üniversite ve kamu alanlarındaki türban yasağını insan haklarına aykırı buluyordunuz ya...
Hani bu uygulamayı dini özgürlüklere karşı bir baskı olarak görüyordunuz ya...
Buyurun bakalım, şimdi bu görüşlerinizi bir daha tekrarlayın.
Avrupa türban yasağını insan haklarına aykırı buluyor mu bulmuyor mu, bir daha söyleyin.
Ne oldu?
Ne olacak, güvenilen dağlara kar yağdı. Biliyorsunuz, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi son aldığı kararla, Türkiye'de uygulanan türban yasağına resmen yeşil ışık yakmış oldu.
Mahkeme, bu yasağın insan hakları ihlali anlamına gelmeyeceği kararına vardı.
Oysa Türkiye'de, türbanı savunanlar, uygulamaya en fazla bu noktadan itiraz ediyorlardı.
İtirazlarından umdukları sonucu alamadılar.
Oysa, daha önceki yıllarda Fransa da dini sembollerle derslere girilmesini yasaklamıştı.
Yasaklanan semboller arasında, Hıristiyan ve Musevilerin giysileri ile takıları da vardı.
Fransa'nın bu kararı da Batı camiasında onay bulmuştu.
O bakımdan, Türkiye için verilen türban kararı şaşırtıcı değildir.
Aslında, şu türban konusu artık kabak tadı verdi.
Çarpıtıldı ve abartıldı.
Şeriatçı ve anti-laik kesim, bu konuyu özellikle gündemde tutuyor.
AK Parti de, bu sorunun çözümüne ilişkin hiçbir olumlu adım atmamasına rağmen, tabandan gelen tepkiler nedeniyle ikide bir türban yasağından şikayet edip duruyor.
Sanki kendileri iktidarda değil. Sanki bu sorunu muhalefet partileri çözecekmiş gibi.
İşin gerçeği şu ki, türban yasağı yüzünden binlerce kızımız üniversitelere gitme imkanı bulamıyor.
Bunlar, türbanı yüksek öğretime tercih ediyorlar.
Üzücü bir durum.
Ancak bir de şöyle düşünelim. Varsayalım ki, üniversitelerde ve kamu kuruluşlarında türban serbest bırakıldı.
Peki bu durumda çarşaflılara da hak doğmayacak mı?
Çarşafın da serbest bırakılması gündeme gelmeyecek mi?
Sonra sarıklı ve cüppelilere ne diyeceksiniz? Onlar insan değil mi?
"Efendim türban farklı" denilecek. Niçin farklı oluyor? Yakın zamana kadar türban mı vardı? Ama çarşafın tarihi yüzyıllar öncesine dayanıyor.
Bu tartışmadan, toplumu germekten başka bir sonuç çıkmaz.
Çıkmaz ama gündemden de düşmez. Çünkü olay çoktan kılık kıyafet ve din özgürlüğü ekseninden çıktı, siyasi bir amaç haline dönüştü.
Yazık ki, bu amaç uğruna gencecik kızlarımız feda ediliyor.