Aşırı soğuk fındığı kötü etkiledi
Giresun'un Dereli ilçesi Ziraat Odası Başkanı Burhan Okusal, ilçenin yüksek kesimlerinde bulunan fındık bahçelerinde ağır kış şartları nedeniyle afet boyutunda zarar meydana geldiğini söyledi.
Okusal, İHA muhabirine yaptığı açıklamada, ilçenin yüksek kesimlerinde son yılların en soğuk dönemlerinin yaşandığını belirtti. Kış aylarında ilçenin yüksek kesimlerinde eksi 25 derecelere ulaşan aşırı soğukların meydana geldiğini aktaran Okusal, bu durumun fındık bahçelerini olumsuz yönde etkilediğini kaydetti.
İlçenin yüksek kesimlerinde bulunan fındık bahçelerinde ağır kış şartları nedeniyle afet boyutunda zarar meydana geldiğini vurgulayan Okusal, “Özellikle Aralık, Ocak ve Şubat aylarında ilçenin yüksek kesimlerinde ağır kış yaşandı. Sıcaklıklar eski 25 dereceye kadar düştü. Bu durum fındık bahçelerinde zararlara neden oldu. Yüksek kesimlerde bulunan yüzlerce dönüm alandaki fındık bahçelerinde afet boyutuna varan hasarlar oluştu” dedi.
Okusal, fındık bahçelerinde oluşan hasar nedeniyle, ilçenin yüksek kesimlerinde 2008 ürünü fındığının büyük kısmının zarar gördüğüne işaret ederek bu durumun üreticilerin 2004 yılındaki don afetinde olduğu gibi yeni bir mağduriyet yaşamalarına neden olacağını savundu.
Fındık üreticilerinin yaşadığı mağduriyetin giderilmesi için oda olarak çalışma başlattıklarını da ifade eden Okusal, “Dereli Ziraat Odası olarak zarar gören fındık bahçelerinin tespiti için çalışma başlattık. Bir rapor hazırlayacağız. Bu raporu Tarım ve Köyişleri Bakanlığı ile ilgili kurum ve kuruluşlara, ayrıca Giresun milletvekillerimize vereceğiz. Üreticimizin uğradığı mağduriyetin giderilmesi için her türlü çalışmayı yapacağız” diye konuştu.
Okusal, Tarım Sigortası'nda fındık ürününün sigorta kapsamında yer aldığını hatırlatarak uygulamanın, ürün yerine bahçelerin sigorta kapsamına alınması yönünde değiştirilmesini istediklerini sözlerine ekledi.
Gönül Aydemir IP: 85.96.168.xxx Tarih : 11.04.2008 00:33:18
Fındığı vuran yalnız don değil.Fındığı düşüncesizce kullanılan kimyasallar daha ağır vuruyor.Bilindiği üzere Karadeniz'in yer yapısı diktir.Eğer,fındık gibi olağanüstü ağaç yapısı olmasa tepelerde toprak kalmaz,derelere,denizlere akar.On yıl kadar önce fındığın sökülüp yerine şalgam ektirilmek istendi,Allahtan olmadı.Ama,Karadeniz halkının eline bazı kişiler ''ISIRGAN OTU İLACI''dağıttı.Dünyanın en güzel ,en zengin bitki,hayvan cinsinin yaşadığı bu topraklara bu zehir,hiçbir hesap güdülmeden atıldı.Böylece fındık bahçesinin altına düşen fındığın kaybolması engelleneceği söylendi.Neredeyse altmış derece dik araziye atılan bu zehir bütün, çayır çimeni yok etti. Toprak yağmur,sel ve rüzgar akıntısına teslim edildi.Çayır çimen ve onun içinde yaşayan bu sayede toprağı koruyan,zenginleştiren ,asıl fındığın kalitesini artıran flora tamamen bozuldu.Toprak zehirlendi.Kimi yerlerin fındık bahçesinde fındık kalitesi şimdiden düşmeye başladı. Geçen yaz Bektaş yaylasına gittim.Ladin ormanları bitmiş,toprak kıpkızıl.Dereler kurumuş,bir zamanlar dünya kuruldu kurulalı yetişen ladin ormanları öncelikle SEKA tarafından yok edilmiş.Şurası unutulmasın ki,ladin ormanı yetiştirmek kolay olmadığı gibi,insan eliyle kesildikten sonra,yeniden insan eliyle,hele de kısa sürede yetişmez.Ormanlarımız da yok edilmiş.İki dik,üç bin beşyüz metre yükseklikte iki komşu tepe gördüm.Tepenin birinde LADİN ORMANI KESİLEREK YOK EDİLMİŞ,ONUN KARŞISINDAKİ TEPENİN ÇAMLARI DA TAMAMA YAKINI kurumaya başlamış,sanki karşı dağlarınn çamı kesilirken korkmuşlar ve sararmışlar,kese kurtları çamları işgal etmiş,içler acısı.Bildiğimiz kadarı ile DDT bile 1966 yılında tüm dünyada yasaklanmış.Türkiye'de bu sözleşmeyi kabul etmiştir. Şu anda Karadeniz'de daha ağır zehirler dahil DDT kullanılmaktadır.Bizim çocukluğumuzda, kirazın dalında kurtlandığı bilinmezdi,ŞİMDİ KIZARMADAN DALINDA KURTLANIYOR.Karadenizin bitki florası hunharca yok edilmekte, üniversitelerimiz bile sesini çıkarmamaktadır.Bir Giresun'lu olarak,doğaya verdiğimiz bu saldırıya karşı çıkmadığımız için utanç ve üzüntü içindeyim.Fındık bilye değildir.yapay ortamlarda yetimez.Bir bilinse.
