Kahyaoğlu, Giresun tarımının sadece fındığa dayalı olduğunu hatırlattı. Son yıllarda fındık üretiminin Türkiye’nin bir çok bölgesinde yapılmasından dolayı bölge insanına ekonomik getirisinin istenilen düzeyde olmadığını savunan Kahyaoğlu, yöre tarımının mutlaka çeşitlendirilmesi gerektiğini belirtti.

GTSO olarak Giresun ve yöresinde tarım ürünü çeşitliliğini geliştirmek için çalışmalar yürüttüklerini ifade eden Kahyaoğlu, "Giresun ve yöresinin ekonomik açıdan kurtuluşu tarımdır. GTSO olarak yörede özellikle ahududu üretimine büyük önem veriyoruz. Giresun iklim yapısı nedeniyle ahududu üretimi için dünyadaki uygun yerlerden biri. Dünyada 300 bin ton ahududu ihtiyacı var. Ahududu da yaşanan ihtiyaç nedeniyle pazar sıkıntısı yaşanmayacak. Bu nedenle ahududu yöre için çok cazip bir tarım ürünü. Bir dönüm ahudududan elde edilen gelir de 10 dönüm fındık bahçesine eş değer olduğundan önemi bir kat daha artmaktadır" dedi.

Ürün çeşitlendirilmesinde yörede has ve doğal ortamlarda yetişen kokulu üzüm ve çalı çileğinin de önemli yer tutabileceğini kaydeden GTSO Başkan Vekili Hasan Kahyaoğlu, "Kokulu üzüm doğal ortamda yetişmesinden dolayı kendisine has koku ve tat özelliklerine sahip. Eğer iyi şekilde değerlendirilebilirse dünyanın en iyi şarabının Giresun’a has kokulu üzümden üretimi sağlanabilir. Yine yörede çalı çileği doğal ortamlarda bol olarak yetişiyor. Ancak yöre halkı tarafından sadece kendi ihtiyaçların giderilmesi için kullanıldığından ekonomiye kazandırılamamış. Bu iki ürünün ekonomik olarak kazançları fındığın kat kat üzerinde. Yöre halkını bu ürünlere teşvik etmek için çalışmalarımız sürüyor" diye konuştu.