3
Mayıs
2024
Cuma
GİRESUN

'Kafkas birliği hayal değil'

Giresun Üniversitesi (GÜ) Rektör Yardımcısı ve Fen Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Aygün Attar, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ortaya attığı ve diplomasi çalışmasını yürüttüğü 'Kafkas Birliği'nin hayal olmadığını belirterek, "Kafkaslarda en az söz hakkı Kafkaslara verildi. Bu çaresizlik artık bitmelidir" dedi.


Kafkasya'nın çok uluslu, faklı din, çeşitli ırk ve yüzlerce dillerden kurulu bir dünya olduğunu, bir köyünden diğer bir köyüne geçen bir insanın faklı bir ülkeye giriş yaptığını hissettiğini belirten Prof. Dr. Aygün Attar, Kafkasya dünya tarihinin adeta "kara kutusu" olduğunu belirtti. Kafkasya'nın diğer coğrafyalardan farklı olduğunun altını çizen Prof. Dr. Atar, "Kafkasya'da 150 etnik kimlik yaşıyor. Burası öyle bir coğrafyadır ki, mozaik bozulmamalı, dengeler değişmemeli ve ne şekilde olursa olsun bir
müdahalede bulunulmamalıdır. Zaten bugün yaşanan sorunda bu koşulların bozulmasından doğmaktadır" dedi.


Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği'nin (SSCB) dağılmasının ardından Kafkasya'nın uluslararası güçlerin dikkat merkezinde olduğunu ve bölgeyle irtibatlı bir çok güç bulunduğunu kaydeden Attar, Rusya, ABD, AB ülkeleri, Türkiye ve İran'ın bölge üzerinde faaliyet gösterdiğine dikkat çekti. Pek fark edilmese de İsrail'in de bölgede aktif konumda olduğuna vurgu yapan Atar, bu devletlerin bölgeyle ilgisinin sadece Gürcistan'la sınırlı olmadığını, gözlerin büyük ölçüde Azerbaycan'ın üzerinde yoğunlaştığını
söyledi.

"ABD KAFKASYA'DA GÜÇLENİYOR"
Son dönemde yaşanan olaylardan sonra Rusya'nın bölgesel ağırlığının gün geçtikçe zayıfladığını kaydeden Attar, "Rusya'nın bölgedeki tek müttefiki olarak Ermenistan kalmıştır. Kafkasya'da ne siyasi ne ekonomik ne de jeopolitik bir önemi haiz olan Ermenistan'ın da zaten Rusya politikalarının kaderini değiştirebileceğini düşünmek yanlış olur. Bu durum Rusya'nın içine düştüğü zafiyetin bir göstergesidir. Bundan dolayı Rusya bölgedeki devletleri kendine çekebilmek için şiddeti bir araç olarak kullanmıştır.


Azerbaycan'da Ermenileri, Gürcistan'da ise Abhazları desteklemesi buna açık bir örnek teşkil eder. Rusya'nın bu durumunu en iyi değerlendiren devlet ise ABD olmuştur. ABD Kafkasya'da giderek güçlenmektedir" diye konuştu.

"TÜRKİYE AKTİF OLMALI"
Türkiye'nin bölgede bugüne kadar 'çekingen' bir politika izlediğini ve bu coğrafya ile ilişkilerinde 'Batı Ne Der?' diye düşündüğünü ifade eden Attar, şöyle konuştu:
"Ermenistan hariç bölge ülkeleri açısından en güvenilir ülke olarak Türkiye kabul edilmektedir. Öncelikle Türkiye, bölge devletlerinin tamamının Batıya açılma politikalarında önemli bir konumdadır. Azerbaycan için ise Türkiye bu niteliğinin yanında kan, din ve dil bağları ile kardeş bir devlettir. Ancak Türkiye bölge devletleriyle, Batılı güçlerin tepkilerini göze alabilecek düzeyde bir bağlantı kurmuş değildir. Bütün ilişkileri uluslararası hukuk düzeni içinde değerlendirilmektedir. Örneğin, 1992'in mart ayında Azerbaycan Devlet Başkanı görevini sürdüren Yakup Mehmedov'un Azerbaycan ile Türkiye'nin birleşmesine ilişkin teklifi Türkiye tarafından geri çevrilmiştir. Türkiye'nin bölge politikası bölgenin istikrarı ve bunu yaparken de Batı'dan herhangi bir tepki almamak üstüne kuruludur. Ancak bu tespit uluslararası ilişkilerin doğasına terstir. Çünkü devletlerin yerel veya global stratejileri daima müttefik bazı devletler bulduğu gibi muhalifler de bulacaktır. Bundan dolayı Türkiye'nin milli menfaatlerinin uluslararası tepki almama üzerine kurgulanması Türkiye'yi bölgede ancak başka devletlerin senaryolarında aktör haline getirebilir"

"KAFKAS BİRLİĞİ HAYAL DEĞİL"
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın halen diplomasi çalışmalarını sürdürdüğü 'Kafkas Birliği' düşüncesinin hayal olmadığını da belirten Prof. Dr. Attar, "Bugüne kadar Kafkasya'nın kaderine ilişkin en az söz hakkı Kafkaslara verildi. Bu aynı zamanda Kafkasyalıların zayıflığını da ortaya koydu. Kafkasyalılar kendi sorunlarını çözmek için geniş katılımlı bir platform oluşturmalıdırlar. Bölgesel çıkarlar iç kargaşalar içinde tehlikeye atılmamalı, Kafkasya'nın ulusal bir yapısı ön plana çıkarılmalıdır. Kafkas Birliği bir hayal değildir" şeklinde konuştu.

İHA
Yayın Tarihi : 24 Ekim 2008 Cuma 12:40:50


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?