5
Mayıs
2024
Pazar
RİZE

Çay sanayicisi çökme noktasında

Çay Sanayicisi İşadamları Derneği (ÇAYSİAD) Başkanı Rahmi Üstün, Türkiye’ye kaçak yollardan sokulan çayların arz-talep dengesini bozarak sektörde büyük sıkıntılara yol açtığını belirterek Devletin buna engel olması gerektiğini söyledi.

Türkiye’ye kaçak yollardan sokulan ve yolcuların beraberinde getirdiği yabancı menşeli çayların sektörde yol açtığı sıkıntıları dile getiren Üstün, bu duruma engel olunması için neler yapılması gerektiğini anlattı. Kaçak çayın vergi kaçağına yol açtığını ve sektördeki arz-talep dengesini bozduğuna dikkat çeken Üstün, “Adeta yol geçen hanına dönen sınırlarımız ile gümrük kapıları kullanılarak ülkemize çeşitli şekillerde kaçak olarak sokulan çay miktarı son yıllarda büyük bir artış göstererek 40-50 bin tona kadar yükselmiştir. Bu kaçakçılığın Devlete yıllık vergi kaybı 150 milyon doların üzerindedir. Ama asıl sıkıntı, Türk çay sanayicisinin çökme noktasına gelmesidir. Türkiye’de üretilen kuru çay miktarı tüketime yetmektedir. Dışarıdan giren ve tamamen haksız rekabete sebep olan bu kaçakçılık, arz fazlası oluşturduğu için, özel sektör çay satamaz duruma gelmiştir” dedi.

Kaçakçılığı önlemenin tamamen Devletin sorumluluğunda olduğunu kaydeden ve sektördeki dengenin bozulmasına bunun sebebiyet verdiğini ileri süren Üstün, “Türk çay sanayicisi çökmek üzeredir. Maliyetinin çok altında çay satmaya çalışmaktadır. Bu nedenle üreticilerden aldığı yaş çay yaprağının bedelini ödemesi de mümkün olmamaktadır. Çayda özel sektörle birlikte çay üreticisi de çökecek, bu da daha büyük bir toplumsal yara oluşturacaktır. Durum böyle devam ederse, tek ürüne dayalı olarak geçimini sağlayan Doğu Karadeniz’deki çay üreticisinin hali perişanlığın da ötesinde olacaktır” diye konuştu.

Ülkeye kaçak çay girişinin önlenmesi için neler yapılması ve sektörün sorunları ile ilgili gerekli raporları yetkili ve ilgililere gönderip basın aracılığıyla çeşitli uyarılarda bulunduklarını dile getiren Rahmi Üstün, bütün bu yapılanlara rağmen bir arpa boyu mesafe dahi alınamadığını vurgulayarak kaçakçılığın önlenmesi için yapılması gerekenlerin acilen hayata geçirilmesini istedi.

ÇAYSİAD Başkanı Rahmi Üstün, AK Parti Rize Milletvekili Ali Bayramoğlu’nun dile getirdiği ve yurda giriş yapan yolcuların beraberinde getirmesine izin verilen çay miktarının 15 kilogramdan 3 kilograma indirilmesi şeklindeki teklifinin, özellikle Doğu ve Güneydoğu bölgesindeki illerin 40 milletvekili tarafından tam tersinin savunulmasını anlamakta güçlük çektiklerini ifade etti.

Çaydaki arz fazlası sorununun Devlet eliyle çözülebileceğini ve arz fazlasının piyasadan çekilmesinin Türk çay sanayicisine kısa süreli de olsa rahat bir nefes aldıracağının altını çizen Üstün, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Devlet, üreticisini ve sanayicisini korumak zorundadır. Bunu başta fındık, patates, süt gibi ürünlerde yapmadı mı, yapmıyor mu? Çayda da yapılmalıdır. Bunu Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) eliyle yapabilir. İlk etapta özel sektörün elindeki 30 bin tonluk bir kuru çay Devlet tarafından Çaykur’un maliyet fiyatları üzerinden alınmalıdır. Bu yaklaşık 200 trilyon lira civarında bir rakam tutar. Devletin diğer yerlere verdiklerine bakıldığında çaya ayrılacak bu para fazla değildir.”

Devletin TMO eliyle alacağı bu çayları çeşitli şekilde değerlendirebileceğini kaydeden Rahmi Üstün, bu konuda şu önerilerde bulundu: “Türk çayı dünyanın en natürel çayıdır. Bunu çay ithal eden ülkelere tanıtmamız lazım. Bu çaylar tanıtım amaçlı olarak yurt dışında kullanılabilir. Okullara veya Türk Silahlı Kuvvetleri’ne verilebilir. Kızılay tarafından dünyanın çeşitli ülkelerine yapılan yardımlarda kullanılabilir. Dahası, kaçak çay kullanma alışkanlığının yaygın olduğu Doğu ve Güneydoğu illerinde Çaykur’un uzun bir süreden beri uyguladığı Türk çayı için damak tadı oluşturulması kampanyasına destek için de kullanılabilir. Bu çaylar, yöredeki vatandaşlarımıza dağıtılarak, yerli çayın içtikleri kaçak çaydan çok daha iyi ve kimyasal madde içermediği onlara anlatılabilir. Bu konuda Çaykur gibi Türk özel sektörü de üzerine düşen görevi yapacaktır. Ama, öncelikle neredeyse yok olma durumu ile karşı karşıya olan Türk çay sanayicisinin acilen tedbir alınarak kurtarılması lazımdır. Sanayicinin girdiği darboğazdan kurtarılması demek, üreticinin desteklenmesi ve esnafın ayağa kalkması anlamına gelir.”

iha
Yayın Tarihi : 4 Ekim 2007 Perşembe 17:25:14


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?