Reşadiye'de muhteşem aşure günü

Reşadiye bu yıl Aşure Günü’nü Termal Otel’de düzenlenen törenle daha dolu ve daha anlamlı yaşadı.
Reşadiye Pir Sultan Abdal Kültür Derneği’nin Termal otelde düzenlemiş olduğu aşure gününde, pankartlarla, davetiyelerle tüm Reşadiye halkını aşureye davet etmesi ayrı bir anlam kazandı. 
Bu davetiyeye, başta Reşadiye Belediye Başkanı Rafet ERDEM olmak üzere (Kendisi izinli olarak Ankara’da olmasına rağmen, davete icabet etmek için tekrar ilçeye dönmüştür), belde Belediye Başkanları, daire amirleri, Tokat Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Başkanı Muharrem ERKAN ve Reşadiye halkından çok sayıda davetli katıldı.
Törende ev sahipliği Reşadiye Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Başkanı Hasan Hüseyin ÖNDE, konuşmasında; “ Derneğimizin amacı örf ve ananelerimize sahip çıkmaktır. Muharrem ayının faziletlerini halkımızla paylaşmak için bu Aşure Günü’nü düzenledik. Reşadiyeli, kini ve nefreti bilmez. Sevgiyi bilir ve insanı insan gibi sever, Çünkü, yüreği kaplıca gibi sıcaktır. Yüreği kil gibi yumuşaktır. Reşadiyeli yiğittir, merttir, Kelkit’e benzer. Bazen Kelkit’teki can pazarını paylaşır, bazen sofrasında bir lokma aşını paylaşır. Elbette Muharrem ayı içerisindeki acıyı, gözyaşını beraber paylaşacağız.
Katkılarından dolayı başta Belediye Başkanımız Sayın Rafet ERDEM Beye, belediye personeline ve ilçemiz daire amirlerine, belde Belediye Başkanlarımıza ve katılan tüm halkımıza şükranlarımı sunuyorum. Bir dahaki aşure gününde buluşmak üzere hepinize teşekkür ediyorum” dedi.
Konuşmanın ardından, dedenin duasından sonra Zakir Hz.Hüseyin üzerine meviyesini okudu. Bu esnada salonda duygu dolu anlar yaşandı.
Tokat Pir Sultan abdal Kültür Derneği Başkanı Muharrem ERKAN ise konuşmasında, birlik ve beraberlik mesajları vererek, Hacı Bektaş-ı Veli’nin, ‘Eline, beline, diline---aşına, eşine, işine sahip çıkalım” düsturunu vurguladı. Bu topraklar üzerinde birlik ve beraberlik içinde yaşamamız gerektiğini vurguladı. 
İlçe Müftüsü Enver GÖNENÇ ise yaptığı konuşmada; “ İslam’ın özünde alevi-sünni ayrıştırması yoktur. Bu ayrım tamamen dış mihraklar tarafından oluşturulmuş bir düzendir. Organizasyondan dolayı mutlu olduğumuzu belirterek bu tür etkinliklerin artarak devam etmesini temenni ederim. Katılımcılara ve emeği geçenlere, başta Pir Sultan Abdal Kültür Derneği olmak üzere herkese teşekkür ederim” dedi.
Alkışlar arasında kürsüye çıkan Reşadiye Belediye Başkanı Rafet ERDEM, misafirleri selamladıktan sonra konuşmasında; “Bizleri bir araya getiren, başta Reşadiye Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Başkanı Hasan Hüseyin ÖNDE’ye, yönetim kurulu üyelerinden Çayırpınar Köyü Muhtarı Sami ALTINTAŞ’a, Karşıkent Köyü Muhtarı Erdal BULUT’a, Esnaf Halil ŞAHİN’e, Bostankolu Köyü Muhtarı Mustafa YILDIZ’a, Esnaf Bektaş GÜVENÇ’e, Esnaf Ümmet OĞLAKÇI’ya ve bu organizede yer alan emeği geçen herkese teşekkür ederim.
Hepimizin Muharrem ayı ve Aşure Günü hayırlı olsun ve mübarek olsun. Allah(c.c)’ın ayı Muharrem olarak bilinen Muharrem ayı, ilahi bereket ve feyzin, Rabbani ihsan ve keremin coştuğu ve bollaştığı ay olan Muharrem’de Aşure günü vardır.
Muharrem ayının diğer aylar arasında bir yeri olduğu gibi, Aşure gününün de diğer günler içerisinde daha mübarek ve bereketli konumu bulunmaktadır.
Bununla beraber Allah indinde savaşılması haram olan bu ayda, Peygamberimiz(SAV)’in gözünden dahi sakındığı sevgili torunu Hz. Hüseyin’in O Yüce İmam’ın şehit edilmesi elbette bütün Müslümanlar için büyük bir musibet ve üzüntüdür. Bunun üzüntüsünü hepimiz kalbimizde hissetmekteyiz. Çevremize baktığımızda ne köyümüzde, ne ilçemizde hiç kimse çocuğuna muaviye ve yezid ismini koymamıştır. Bizler o dönemlerde Arapların yaptığı iktidar kavgalarına taraf olmak zorunda değiliz. Sessiz bir protesto vardır. Ama herkesin çevresinde, çocuğunda Ali, Hasan ve Hüseyin ismi adeta nakşolmuştur. Bundan da anlıyoruz ki İslam alemi ve Türk Milleti, Hz. Hüseyin’e verilen cefayı onaylamamıştır. Onaylaması da mümkün değildir. Çünkü O Peygamberimiz Hz. Muhammed(SAV)’in sevgili turunudur. Torunu olmasa dahi bizim yüce dinimiz İslam, hiçbir canlıya eziyet dahi verilmesine razı değildir.
Hepimizin annesi babası var. Kim anne-babasını seçme hakkına sahiptir? Kimimiz Adatepe’de, Sazak’ta, Yumurcaktaş’ta, Çamlıkaya’da, Taşlıca’da doğmuşuz. Bu yerlerde doğmamız kimin elinde veya doğmak istemese kimin elinde? Biz hangi birimizi suçlu ilan edeceğiz?
Türk Milleti’nin bu karanlık günlerde birlik ve beraberliğe her zamankinden daha fazla ihtiyacı vardır. 
Bir olalım, iri olalım, diri olalım.
Cenab-ı Allah Müslüman kardeşlerimizin Kıblesini Amerika olanlardan değil, Kıblesi Kabe alanlardan eylesin.
Allah Türk Milleti’nin korusun ve yüceltsin.
Allah’a Emanet olunuz”. Şeklinde konuşmasını sonlandırdı.
Konuşmalardan sonra otel lobisinde hazırlanan Aşureler gelen misafirlere ikram edildi.