Candan ailesinin fertleri sabah erken saatlerden itibaren Pamukova, Sakarya, Bilecik ve Pazaryeri'ndeki hastanelerden sonuç alamayınca son çare olarak Bozüyük SSK Hastanesi'ne geldi. Amca Selahattin Candan, yeğeninin cesedini teşhis ederken sinir krizleri geçirdi. Kayıp olan kızını dün gece Başbakan Erdoğan'a soran anne Berrin Candan da acı haberle yıkıldı.

İlk olarak kızının cenazesinin parçalanıp parçalanmadığını soran Berrin Candan, gözyaşlarını tutamadı. Ankara'daki çocukluk arkadaşını ziyarete giderken meydana gelen kazada hayatını kaybeden Berrin'in amcası Selahattin Candan, kazanın sorumlularının mutlaka hesap vermesi gerektiğini belirterek, "Ciğeri yanan bir amca olarak konuşuyorum, yetkililere sesleniyorum, bu olayda teknik hata olup olmadığını ortaya çıkarsınlar. Hepsinin çocuğu var. Eğer gerçekleri ortaya çıkarmazlarsa Allah da onların çocuklarını alsın. Ben yeğenimin cesedini ararken öyle cesetler gördüm ki köpek yavrusu kadar değerleri yoktu. Cesetler paramparça olmuştu. Şu anda Türkiye Cumhuriyetinde yaşamaktan utanıyorum" dedi.

Türkiye'deki en büyük eksikliğin eğitim olduğunu vurgulayan acılı amca "Yetkililere yalvarıyorum, bu işin üzerine gidilsin. Benim burada ruhum gitti, ilk göz ağrım gitti, aslan gibi kız gitti. Yazık değil mi? Bu hızlandırılmış tren için imzaları atan kişiler rahat uyuyabilecek mi? Onların çocukları yok mu? Hepsini Allah'a havale ediyorum" diye konuştu.

Çanakkale 18 Mart Üniversitesi Biyoloji Bölümü öğrencisi İrem Candan'ın cenazesi Cumhuriyet Savcısı Ayhan Demir'in yaptığı soruşturmanın ardından ailesine teslim edildi. Genç kızın İstanbul'da toprağa verileceği öğrenildi.