2
Mayıs
2024
Perşembe
KADIN

Cinsiyet ayrımcılığı ırkçılık kadar tehlikelidir

'Medeniyetler İttifakında Kadının Rolü' konulu uluslarası konferansın açılış konuşmasını yapan Başbakan Erdoğan, Kadına karşı cinsiyet ayrımcılığının ırkçılık kadar tehlikeli olduğunu söyledi.

Conrad Otel’de düzenlenen “Uluslar arası Kadın Kongresi Medeniyetler İttifakında Kadın” konulu konferansa Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Eşi Emine Erdoğan, Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanı Nimet Çubukçu, Devlet Bakanları Mehmet Aydın ve Beşir Atalay, Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, Vali Muammer Güler ile siyasi partilerin kadın üyeleri ve uluslararası bir çok kadın hakları kuruluşlarının temsilcileri katıldı.


Konferansın açılış konuşmasını gerçekleştiren Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, dünya kadınlarının medeniyetler ittifakını gerçekleştirecek güçte olduğunu belirterek, “İnsanlık hala medeniyetler arası ittifakı kurmada başarılı olamamıştır. Daha adil bir dünya için güç ilişkilerinin yerini insanî değerlerin alması şarttır. Medeniyetler çatışmasından yana olanlar dünyayı güçlü olanının yöneteceğine inanıyorlar. Bu teori son derece yanlıştır. Medeniyetler ittifakından yana olanlar medeniyetler ittifakına karşı çıkanların ne kadar yanlış bir yolda olduğunu ortaya koymak ve kanıtlamak zorundadır. Medeniyetler ittifakının yanında olanlar bu yolun kutsal savaşçılarıdır. İnsanlığı top yekun yok etmeye yönelen ittifak karşıtlarının bu yolda hüsrana uğrayacakları da açıktır. Bu zeminde insanı yaratılmışların en yücesi olarak ilan eden İslam dünyasının medeniyetler ittifakında öncü rolü oynaması ve bütün dünyaya örnek olması gerekmektedir” diye konuştu.



Türkiye’nin medeniyetler ittifakında çok farklı ve özel bir konumu olduğuna dikkat çeken Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü; “Çok sayıda medeniyete beşiklik etmiş olan İstanbul’da böyle bir toplantının yapılması ve 2 gün burada kalacak olmanız bile Türkiye’nin bu konudaki özel yerini anlatmaya yeter. AB’ye giriş sürecinde biz Türkiye’nin medeniyetler ittifakını savunduğunu. AB’nin bin Hıristiyan kulübü olmaktan çıkarılması gerektiğini her sefer dile getirdik. Bu görüşümüz bütün dünyada ve BM’de de kabul görmüştür. Bu adımlar medeniyetler ittifakının evrensel bir boyut kazanmaya başladığının işaretleridir. Zira dünya medeniyetler ittifakına her zamankinden daha muhtaç. Demokratikleşmenin güçlenmeye başladığı, dünyanın barışa susadığı bir dönemde Türkiye’nin birleştirici kimli önemli bir değer olarak ortaya çıkmaktadır. Biz Türkiye olarak medeniyetler ittifakına önemli ve özel bir önem atfediyoruz. Bu uğurda her türlü fedakarlığa hazırdır. Türkiye bu yolda samimi olduğu AB Parlamentosu ile İslam Konferansı Teşkilatı’nı İstanbul’da bir araya getirerek ortaya koymuştur. Hiçbir din insana zulmetmeyi kabul edemez. Özellikle teröre asla izin vermez. Şimdi insanlığa düşen görev evrensel insani değerlere birlikte sahip çıkmaktır. Çünkü evrensel değerler hiç kimsenin ve hiçbir sürmenin tekelinde olamaz.”



Medeniyetler ittifakının bir barış projesi olduğuna değinen Erdoğan, “Bu ittifakla ilgili ilk oluşum farklı kültürleri temsil eden uluslar arası kuruluşlara üye 20 saygıdeğer üyenin yaptığı ilk toplantıyla güçlenmeye başladı. Bu toplantıya ülkemizden Devlet Bakanımız Mehmet Aydın katılmıştır. Kasım ayında yapılan toplantıda kadınların ve gençlerin medeniyetler ittifakında oynayabileceği role özellikle dikkat çekilmiştir. Everenselliği çok işi kavramış olan kadınlarımızın bu ittifaka büyük katkılar sağlayacağına yürekten inanıyorum” dedi.



Kadını baskıcı altında tutan bir zihniyetle asla başarılı olamayacağını belirten Başbakan Erdoğan, “Toplumun temel dinamiği olan ailede önemli bir rol üstlenen kadına toplumda verilen değer o toplumun gelişmişliğinin de önemli bir ölçüsüdür. Ben kadınların siyasete ve iş hayatında daha aktif rol almasından yanayım. Toplumdaki bütün bireylerin eğitiminde eşitlik sağlanmadan başarılı olunamaz. Kadının statüsünün geliştirilmesinin ön şartı, kadının siyasi hayata daha etkin şekilde katılmasıdır. Ülkemizde kadına seçme ve seçilme hakkı bir çok medeni toplumdan daha önce verilmiştir. Ama şu andaki parlamentodaki dağılımdan memnun değilim. İnşallah önümüzdeki seçimlerde partimiz kadının parlamentoda daha çok sayı ile bulunmaları için gereken bütün gayreti gösterecektir. Kadınlarımızın iş hayatına katılma oranları bugün bir çok batılı gelişmiş ülke ili aynı seviyededir. Kadınlarımızın bazı konularda törelere dayalı olarak hala haksızlığa uğramaktadır. Kadına karşı cinsiyet ayrımcılığı en az ırkçılık kadar tehlikeli ve yanlıştır. Hiçbir gelenek hiçbir törede insanın insanı karşı şiddet kullanmasının hiçbir mazereti ve gerekçesi olamaz. Bu noktada parlamentoya, sivil toplum kuruluşlarına ve hükümetimize büyük görev düşmektedir” şeklinde konuştu. 

 
Kenthaber
Yayın Tarihi : 28 Ocak 2006 Cumartesi 15:39:52


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?