Beylikdüzü'nde Facia

Beylikdüzü Adakent, Ankara Caddesi üzerinde bulunan Avukatlar Sitesi’nde 6 Temmuz 2005 tarihinde saat 16 sıralarında mal ve can kaybına mal olan bir yangın felaketi yaşandı. Anne ve babası çalıştığından mesai saatleri içerisinde evde yalnız kalan 8 yaşındaki Vedat Karabudak, sitenin havuzunda bir süre kaldıktan sonra bloklardan birindeki 13.katta bulunan evine gitti. Bilgisayarının fişini büyük olasılıkla ıslak elle takmaya çalışırken elektrik çarpmasına uğradı. Evde kimse olmadığından olaya kimse müdahale edemedi. Ancak yangın büyüyüp dumanlar dışarı çıkmaya başlayınca itfaiyeye haber verildi. Önce Yakuplu Belediyesi’ne ait itfaiye aracı olay yerine geldiğinde 13.kata ulaşacak merdiveni olmadığından civardaki belediyelerden yardım istendi. Avcılar başta olmak üzere civar belediyeden gelen araçlar, yarım saate yakın bir zaman sonunda olaya müdahale ettiler. Bu arada küçük Vedat’ta dumandan zehirlenerek yaşamını yitirdi.

Beylikdüzü yeni kurulan, sitelerin oluşturduğu bir yerleşim yeridir. Başta Beylikdüzü Belde Belediyesi olmak üzere çevre belediyeleri çalışmalarını yolların yapımı, asfaltların değişimi, yeni park ve bahçelerin açılmasına, çeşitli festivallere ayırmıştır. Beylikdüzü’nde her biri 15 katı bulan ve bu 15 kata iskan verilen sitelerin, 10.katından sonra itfaiyenin ulaşacağı merdivenli yangın söndürme aracı bulunmamaktadır. Bu nedenle ileriyi göremeyen, acil durumlarda müdahale edemeyecek konumdaki araçlarının farkında bile olamayan belde belediyelerinin aklının başına gelmesi için mutlaka küçük bir çocuğun yaşamını yitirmesi mi gerekli idi?

Türkiye genelinde belediyelerin büyük bir kısmı oy kaygısı içerisinde çevreye hoş görünecek park bahçe düzenlemeleri ile uğraşmakta, insan sağlığını, canını ve malını hiçe saymaktadır. Bu olay kamu kurumlarının insan yaşamına ne derece saygılı, belediye hizmetlerine de ne kadar duyarlı olduğunun acı bir örneğidir.

Hepimizin bildiği ancak, bir türlü uygulayamadığı bir atasözü vardır; Bir musibet bin nasihatten evlâdır.