Açılan kitabevleri teknolojik gelişmelere ayak uydururken, kitapseverler için her türlü kolaylık ve rahatlık sağlanıyor. Bazen kitabevleri üç dört katlı bir binada, kafeteryası, kitap okuma bölümleri, müzik marketleriyle kitapseverlerin hizmetine sunuluyor. Binlerce kitabın olduğu raflarda kitap bulmak da çok kolay. Bir kitabı bulmak için kitabevinin içinde bulunan bilgisayarlardan birine kitabın veya yazarın adını yazdığınızda kitapla ilgili bilgiler karşınıza geliyor. Fiyatını, yayınevini, kaç adet olduğunu ve hangi rafta yer aldığını öğrenebiliyorsunuz. Kitap alırken kararsızsanız konusunda uzmanlaşmış elemanlar size hemen yardımcı oluyor. Kitap pahalı veya yanınızda yeterli para yoksa kredi kartına taksit yapabilme imkanı tanınıyor. Yani kısacası kitap almamak için hiçbir bahaneniz kalmıyor.
Eğer kitabevine gidecek vaktiniz yoksa bilgisayardan kitabevinin internet sitesine girerek beğendiğiniz kitabı internet’ten alma imkanı da sunuluyor okuyucuya…Sözün kısası kitabevleri değişiyor...

Okur sayısı artıyor
Türkiye’de son yıllarda yayıncı ve basılan kitap sayısında önemli oranda artış yaşanıyor. Yayınevleri sayısında artış var. Türkiye Yayıncılar Birliği, Kültür Bakanlığı’nın “International Standard Book Number-Uluslararası Standart Kitap Numarası (ISBN)”’ sisteminden elde edilen bilgilere göre; 2001 yılında yayıncı sayısı 879, basılan kitap sayısı 13 bin 675, 2002’de yayıncı sayısı 1032, kitap sayısı 16 bin 426 iken, 2003’te ise yayıncı sayısı 1331’e, basılan kitap sayısı da 19 bin 551’e ulaşıyor. 2003 yılında basılan eserlerin 3 bin 600’ünü çeviri, 11 bin 342’sini edebiyat, toplum ve davranış bilimleriyle ilgili kitaplar oluşturuyor. Bu veriler, okurların bu tür kitaplara ilgisinin arttığını gösteriyor. Kitap ve okur sayısının artması Türkiye açısından sevindirci bir gelişme.

‘Mesajınız var’ kitabevleri için mesaj içeriyor
Başrollerini Meg Ryan ve Tom Honks’un oynadığı “Mesajınız Var” filminde; çocuk kitapları satan küçük bir kitabevinin, çok katlı içinde kafeteryası, oyun alanları, oyuncak satış reyonları kısacası kitap haricinde de alışveriş yapılıp, eğlenebilecekleri bir kitapevine karşı verdiği mücadele anlatılıyordu. Filmin sonunda her ne kadar seyirci istemese de küçük kitabevi büyük kitabevine yeniliyordu. Film sadece iki kitabevi arasındaki rekabeti anlatmıyordu. Kitabevleri’nde kitabın haricinde farklı ürünlerin satılmaması gerektiği vurgulanırken, müşteri ile satış elemanları arasındaki diyalogun önemi de anlatılıyordu. Filmin asıl verdiği mesaj bizce buydu. Filmin çevrilmesinden birkaç yıl sonra ülkemizde de küçük çaplı kitabevleri yavaş yavaş yerlerini daha geniş kapsamlılara bırakmaya başladı. Şimdi kitap ve müzik marketler şeklinde hizmet veren kitabevleri kitap kurtları tarafından filmde olduğu gibi daha çok tercih ediliyor.