3
Mayıs
2024
Cuma
BABAESKİ - KIRKLARELİ
Nufus
333.256
Yüz Ölçümü
6.550
İlçe Sayısı
8
Vali
Nufus
51.815
Yüz Ölçümü
652
Belediye Sayısı
36
Köy Sayısı
0
Kaymakam

Babaeski Genel Bilgi

Marmara Bölgesi’nin Trakya kesiminde, Kırklareli’ne bağlı bir ilçe olan Babaeski’nin kuzeyinde Merkez ilçe, doğusunda Lüleburgaz, güneybatısında Pehlivanköy, güneyinde Tekirdağ, doğusunda da Edirne bulunmaktadır.

İlçe toprakları Ergene Ovası’nda olup, yüksek alanlar ve dağlar yok denilecek kadar azdır. İlçenin kuzeyini yükseklikleri 150 m.yi geçmeyen Istranca Dağlarının uzantıları engebelendirmektedir. Bunlar Babaeski’nin başlıca yükseltileridir. Ergene Ovası, Ergene Nehri’nin suladığı oldukça geniş bir düzlüktür. Ayrıca yükseklikleri 50-150 m. arasında değişen irili ufaklı ovalar bulunmaktadır. Bütün bu ovalar ilçenin tarım alanlarını oluşturmaktadır. İlçe topraklarını Ergene Deresi’nin bir bölümü sulamaktadır. Bunun dışında Kavak Deresi ile Şeytan Çayı da bulunmaktadır.

İl Merkezine 37 km. uzaklıktaki ilçenin yüzölçümü 652 km2 olup, toplam nüfusu 50.525’tir.

İlçenin ekonomisi tarım, hayvancılık ve sanayie dayalıdır.Yetiştirilen başlıca tarımsal ürünler buğday, mısır, yulaf, ayçiçeği, şeker pancarıdır. Erik ve üzüm başta olmak üzere çeşitli meyve ve sebze üretilmektedir. Hayvancılıkta sığır ve koyun üretilmekte olup, arıcılık da yapılmaktadır. Hayvancılığa bağlı süt ürünleri, yem tesisleri bulunmaktadır. İlçede Alpullu Şeker Fabrikası 1926’da üretime geçmiştir.

Babaeski, Alpullu Şeker Fabrikaları yanında, Arif Müfit Mansel’in bir tümülüste yaptığı kazıda MÖ.2000’in başlarına tarihlenen bir Bronz Çağ yerleşimi ortaya çıkmıştır. MÖ.1200’lerde Trakya’dan gelen göçmen grupları buraya yerleşmiştir. Çeşitli kabilelerden oluşan Trak Krallığı yöreyi egemenliği altına almıştır. Trakların Ast, Madiaten,Melandit, Odris, Tin ve Tranipsa kolları Trakya’nın tümünde olduğu gibi Kırklareli yöresi ile birlikte Babaeski’ye de hakim olmuşlardır. MÖ.750 yılında Avrupa’dan Anadolu’ya yönelen Frigler buradan geçmiştir. MÖ.VI.yüzyılın ortalarında Atinalılar, Perslerin (MÖ.513) yöreye yerleştikleri görülmektedir. MÖ.V.yüzyıl ortalarında burada kurulan Trakların Odrys kolunun kurduğu devletini Makedonya Kralı II.Phillip yıkmış bunu Bithynia Krallığının egemenliği izlenmiştir.

MÖ.46’da Roma İmparatoru Cladius Trakya ile birlikte Kırklareli yöresine de hakim olmuşlardır. Bizans İmparatoru I.Anastasios’un (491-518) yaptırdığı Marmara’dan Karadeniz’e kadar uzanan büyük liman suru Babaeski’nin yakınında geçmekte idi. I.Iustinianus (527-533) bu surları onarmış, ancak bunlar sürekli saldırılara uğradığından günümüze ulaşamamıştır. Bu iki Bizans imparatorunun üzerinde özenle durduğu surların yapımındaki amaç, Balkanlardan gelecek akınlara karşı İstanbul’u korumaktı. Bizanslılar zamanında adı Bulgaraphygon olan Babaeski’de bu dönemde karışıklıklar ve ayaklanmalar olmuş; 1047 yılında Leon Tornikios’un liderliğindeki isyancıların eline geçmişse de İmparator IX.Constantinus Monamakhos tarafından geri alınmıştır.

Babaeski yöresi, Sultan I.Murat döneminde Balaban Bey tarafından 1359’da Osmanlı topraklarına katılmıştır. Bizans döneminde Bulgaraphygon ismi Fatih Sultan Mehmet’in burayı ziyaretinden sonra, yöreyi yeniden düzenleyen Ahi Baba’dan ötürü Babaeski olarak değiştirilmiştir. Babaeski adını alması ise, Fatih Sultan Mehmet’e dayandırılmaktadır. Bir söylentiye göre; Fatih Sultan Mehmet, İstanbul’un fethi için Edirne’den yola çıkıp buraya geldiğinde; Eski Cami önünde gördüğü yaşlı bir tamirciye; beldenin ne zaman kurulduğunu sormuş ve aldığı yanıt “eskidir, eski” olmuştur.Padişah, yaşlı adamın kendi yaşını sorduğunda da yine “Baba... eski” yanıtını alır. Bunun üzerine beldenin adı “Babaeski” olarak anılmaya başlanmıştır.Cumhuriyet döneminde de bu isim kullanılmaya devam etmiştir.

XIX.yüzyılda Edirne vilayeti Kırkkilise (Kırklareli) sancağına bağlı bir kaza merkezi idi.

Babaeski 1912 yılında Bulgarların, 1919’da da Yunanlıların işgaline uğramıştır. Kurtuluş Savaşı sırasında Türk askeri kuvvetlerinin toplanma yerlerinden olan Babaeski’de Trakya Paşaeli Müdafa-i Hukuk Cemiyeti kurulmuştur. Kurtuluş Savaşı sırasında 9 Kasım 1922’de işgalden kurtarılmıştır. Cumhuriyetin ilanından sonra, 1924’te Kırklareli’ne bağlı ilçe konumuna getirilmiştir.

İlçede günümüze gelebilen tarihi eserler arasında, Cedit Ali Paşa Camisi, Fatih Camisi (Küçük-Eski Cami) , Babaeski (Mimar Sinan-Taşköprü) Köprüsü , Sinanlı Köprüsü, Türk sivil mimari örneklerinden Babaeski evleri bulunmaktadır.

 

Kenthaber Kültür Kurulu

Fotoğraflar, Kırklareli İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü'nden alınmıştır.

Yayın Tarihi : 24 Haziran 2009 Çarşamba 22:27:23

Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
İLGİLİ SAYFALAR