16
Haziran
2025
Pazertesi
ANASAYFA

"Büyük Kürdistan"a Hoş Geldiniz!

Yıllardır yazar, söylerim; “Kültür-dil hakları, iş-aş”, bahane; PKK terörünün asıl amacı “Büyük Kürdistan”!... On dokuzuncu yüzyıldan beri, Sevr Konferansında ortaya atılan ve son olarak, Amerika’nın Ralph Peters haritasıyla belgelenen, Türkiye’nin Güneydoğusunu yutacak, “Büyük Kürdistan”!

Biz “kırmızı çizgilerimizi” kendimiz sildik. Kürt bölücüler bu amaçlarından asla vazgeçmediler ve bugün, bu “hayalleri” artık gerçekleşiyor... Başbakan Erdoğan ve ekibinin basireti, ileri görüşü ve Dışişleri Bakanı “Prof.” Ahmet Davutoğlu’nun, sorunları “sıfırlama” dirayeti sayesinde!

Diyarbakır-Habur olayları, Kürt sorununun asıl gerçeklerini göstermesi üzerine Erdoğan’ın aslında, “Demokratik” filan olmayan “Kürt açılımından” vazgeçmesi beklenirdi... Ancak anlaşılıyor ki “Korkusuz Kaptan” müsademe rotasında devam ediyor ama “açılımı” hazmettirmek için sadece ertelemiş! Alavere-dalavere, “Kürt açılımı” oldu “Kürdistan Açılımı”!

Mehmet Ali Birand, Cengiz Çandar yazıyorlar; “Açılım sürüyor, Ankara Kürdistan’ı tanıyor!” Millete bu acı ilacı hazmetirmek için olsa gerek!

Başbakan “Ulusa seslenişinde” hamamda başarıları hususunda türküler söylerken, bu acı ilacı hazmettirmek için olacak, bu yeni “zaferden” hiç söz etmedi...

Türkiye’nin Dışişleri Bakanı “sıfırcı” Ahmet Davutoğlu, Gül’ün ve Erdoğan’ın, bilgi ve talimatlarıyla, “Büyük Kürdistan” Devlet Başkanı Barzani’nin huzuruna Türk ve Büyük Kürdistan bayraklı otomobille gitti. Adeta “itimatnamesini” sundu... “Kürdistan” nezdindeki, Türk konsolosluklarını törenle açtı... Ama, Türk Kerkük’e uğramadı!

Davutoğlu, Barzani ile “ortak vizyonu paylaştıklarını” söylemiş.. “Dağlar bizi ayıramaz, birleştirir” buyurmuş... “Ortak Vizyonun” önemli unsuru “PKK”nın sözde “bitirilmesi”... “Büyük Dostumuz” Barzani “PKK ya değişir ya ezilir” diyor.. PKK konusundaki desteğini ne çabuk ve niçin unuttu acaba? Ama “Büyük Kürdistan” böyle barışla gerçekleşince “gönüllerde bu muhabet” oldukça, PKK’ya ne hacet; terörle varamadıkları yere AKP iktidarının feraseti sayesinde ulaşıyorlar!

Dış politika, Devletler Hukuku uzmanı “profesör” Davutoğlu, Teksas örneğini filan göstererek, istediği kadar tevil etmeye çalışsın, Türkiye Cumhuriyeti “Kürdistan’ı” fiilen tanımıştır... Bu noktadan sonra, “Büyük Kürdistan’ı” törenle yapılacak bir anlaşmayla, “resmen” de tanımasına, kendi deyimiyle, “aradaki dağlar” engel olamayacaktır... Hükûmete göre “başarı” ama acı gerçek bu. T.C.’nin en yakın komşusu ve sözde dostu “Kürdistan” çok yakında “Büyük Kürdistan” olacak, aradaki “dağlar” ve sınır kalkacaktır... Ve böylece, “Açılımda” varılan son nokta, asırlardır yabancı devletler, son yıllarda ABD tarafından idare edilen “Büyük Oyunun”son perdesi de bu!..

VE ERMENİ AÇILIMI

Başbakan “Ulusa seslenişinde” Ermeni açılımından sitayişle söz etti... Ama tam o sırada Ermenistan’dan gelen “sesleniş” başka... Ermenistan Dışişleri Bakanı Eduard Nalbandyan, Türkiye ile Ermenistan arasındaki açılımla, Yukarı Karabağ meselesinin “iki ayrı süreç” olduğunu, Ermenilerin “Soykırımı” hususundaki iddialarından da vaz geçmeyeceğini açık seçik söyledi!

VE KIBRIS

Sıra geldi “Kıbrıs açılımına”. Bakalım bu konuda, nasıl basiret ve feraset, aslında gaflet eserlerine tanık olacağız?

Telefonları, ortamları dinleyenlerin de konuşmaları dinleniyor... İnternete düşen bir konuşmada Erdoğan’ın, işbirlikçi, teslimiyetçi Mehmet Ali Talat’a “Bir numarayı” bitirdik dediği, kendi sesinden, “düştü”! “Bir Numara”, sayın Rauf Denktaş... Onu bitirmek KKTC’yi de “bitirmekle” eş anlamda!

Ama sonunda bu oyunlar nasıl bitecek, kim kimi bitirecek ve bu gaflet dönemi nasıl sona erecek?

Türkiye Cumhuriyeti’nin geleceği, Türklüğün var oluşu, bu iktidara, bu kişilere bırakılamayacak kadar, hayati önem arzediyor!

Son kamuoyu araştırmaları da gösteriyor ki, galiba Türk halkı da bunu idrak ediyor... Erdoğan’ın politik basireti varsa, daha fazla oy kaybetneden, erken seçimlere gider, yoksa, “açılımları” fiyaskoyla sonuçlandıkça, “zeki” Türk milleti, bu iktidarı “sandıkta” muhakkak “sıfıra” irca edecektir (döndürecek)!

BİR SORU

Merak ediyorum, Abdullah Gül, Recep Tayyip Erdoğan ve Ahmet Davutoğlu, acaba “Nefes” fılmini seyrettiler mi?... Sinemada olmasa da, özel bir ortamda izlediler mi?... Eğer bu filmi görmüşlerse ne düşünüyorlar?

Mesela, Dağlıca baskınının, açılıma karşı bir komplo olduğunu iddia eden Davutoğlu, acaba ne düşünür?***

 

Yayın Tarihi : 2 Kasım 2009 Pazartesi 10:14:59


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
ahmet IP: 78.175.21.xxx Tarih : 12.11.2009 12:00:31

acaba başbakan kime güvenerek bunları yapıyor oluşturduğu polis devletine mi yoksa seçmenlerinemi eğer seçmenlerine güveniyorsa halkın arasına bir girsin açılıma ne kadar destek var görecek arkasında birkaç cumhuriyet düşmanı ve bölücü pkklı ile pek fazla uzağa gidemez bir yerde tıkanıp kalacak


TARİHTEN - bir seri - YAPRAKLAR IP: 88.252.162.xxx Tarih : 2.11.2009 20:05:49

1 Ağustos 1919: İngiltere Hükümeti'nin, Oltu Şûra Hükümeti'ne verdiği nota: "Oltu ve dolayları Ermenistan'a verilmiştir; bu nedenle bura halkının silâhlarını teslim ederek Ermeni yönetimini kabul etmeleri gerekmektedir." (Atatürk'ün Anlatımıyla Kurtuluş Savaşı, Nutuk. Boyut Yayın Grubu)

2 Ağustos 1919: Erzurum Kongresi'nin sekizinci toplantısında Feyzullah Efendi düşüncelerini şöyle belirtir: "İstanbul'a gelmiş olan Amerikan Kurulu'na, Anadolu'da Ermenistanlık ve Rumluk oluşturulamayacağını kanıtlarla ortaya koymalıyız." (Atatürk'ün Bütün Eserleri. Kaynak Yayınları. c-3, s-208)

4 Ağustos 1919: Kürdistan Teali Cemiyeti Genel Sekreteri Hüseyin Şükrü Baban, Amerikan İnceleme Komisyonu'na, "Bağımsız Kürdistan kurulması için" başvuru yaptı. (Kürt-İslâm Ayaklanması. Uğur Mumcu. s-184

4 Ağustos 1919: Erzurum Kongresi'nin onuncu toplantısında, "Doğu Anadolu vilâyetlerinde ezici çoğunluğu Türk İslâmların oluşturduğu, buna göre Doğu Anadolu'nun, Ermenistan ve Kürdistan gibi bölücü mihraklardan tümüyle kaçınılması gereği" vurgulandı. (Atatürk'ün Bütün Eserleri. Kaynak Yayınları. c-3 s-217)

YORUM: BUGÜNKÜ YÖNETİM, DIŞTAN EMPERYALİSTLERİN İŞGÂLİ, İÇTEN İSE BÖLÜCÜ MİHRAKLARIN ETKİSİ VE BASKISI ALTINDA BULUNMAKTADIR.