18
Mayıs
2024
Cumartesi
ANASAYFA

Adımız Andımızdır

Çiçekler, zehirli bitkiler gözlerinizin önünde büyürken fark eder misiniz?

Rahmetli İlhan Selçuk’un ruhu şad olsun -aylardır “içerde” yatan Mustafa Balbay’ın- Cumhuriyet mitinglerini organize edenlerin,Tuncay Özkan’ın kulakları çınlasın; AKP’nin, Türkiye Cumhuriyetine karşı hareketlerin odak noktası olduğunun farkındaydık da ne oldu? Çiçekler büyüdü ağaç oldu ve “tehlike” artık bir vakıa!..

AKP iktidarı meşum bir plana göre önce, Türk Ordusunun bütün mukavemet kalelerini yıktı, bağışıklıklarını yok etti.

Ve şimdi de:Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) Kanun Hükmünde Kararnameyle özel okullarda bulunan Atatürk köşelerinden Gençliğe Hitabe’yi kaldırdı.

AKP genel başkan yardımcısı Hüseyin Çelik bunlar ayet mi? diyerek bu uygulamayı savunuyor. Daha önce Cumhuriyetin geleneksel törenlerini dini ayinlere benzetmişti. Kısacası adım adım Cumhuriyetin temellerini yıkmaktalar.

***

Türkiye Cumhuriyetinin başbakanı mevkiinde bulunan Recep Tayyip Erdoğan bu cumhuriyeti yıkmak hareketinin öncüsü ve sözcüsü. Ve bu konularda konuştukça açık veriyor.

Atatürkçülük ve onun dönemi hususundaki değerlendirmeleri de dikkate şayan.

Bu hareketin zemini daha önce iktidara yakın ve Atatürkçülük konusundaki hükümleri malum yazarlar ve akademisyenler tarafından hazırlanmıştır.

***

Hüseyin çelik’e cevap vermeliyim; “Atatürk’ü sevdirmek kanunla olmaz” diyor. Doğru; ama hatırlayalım 1950’lerde ağa babaları, Ticaniler Atatürk’ün resim ve heykellerine saldırmaya başlayınca böyle bir yasaya gerek görülmüştü. Ama ondan sonra bu güne kadar aynı zihniyette olanlar Atatürk sevgisini ve ilkelerine bağlılığı yok etmek için uğraşmaktalar ve son kerteye geldiler.

***

Merhum Celal Bayar Atatürk öldükten sonra “Atatürk’ü sevmek bir ibadettir” demişti. Evet biz cumhuriyetçiler için aynen öyle. Ve hitabesi de ayet…

Atatürk’ün hitabesi okullardan kaldırılınca sıra Anıt Kabir’deki hitabenin de kaldırılmasına mı gelecek? Ama galiba buna hacet kalmayacak zira Anıt Kabir bir etnografya müzesi olacak ve bu hitabeler Hitit yazıtları gibi asar-ı atika’dan olacak.

***

Atatürk ne kadar ön görülü imiş. Bugün ne olacağını “o hitabede” ifade etmiş, ama hitabeler kaldırılsa da, gençlere hitaben “Bursa Nutku’nu” da unutmamak lazım.

***

Bu konularda yazacak çok şeyler var. Maalesef şu sıralar rahatsız olduğum için daha fazla yazamıyorum. Mesela dersim, İzmir suikastı, Menemen olaylarını, Atatürk döneminin zorba ve “jakoben” zihniyetine atfetmesi de zihniyetini belli ediyor.

Gene bu arada İstiklal Mahkemelerine takılmış ve bu mahkemelerin “cellat” yargıçlarından söz ediyor.bu yargıçlardan biri benim babam Kılıç Ali idi. Bu bakımdan bana da söz düştü. Şimdilik şu kadarını söyleyeyim; eğer kurtuluş savaşı esnasında ve devrimler sırasında görev yapmamış olsalardı ne olurdu? Ama maalesef tohumları ortada bırakmışlar.

Atatürk dönemine sataşanların babalarının ve dedelerinin o zamanlarda nerelerde olduklarını hep merak etmişimdir.

***

Sevgili okuyucularım bu yazımla sizlerden bir süre için izin istiyorum. Tekrar buluşmak üzere.
 

Yayın Tarihi : 4 Şubat 2012 Cumartesi 09:58:17


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
özdemirin özdeyişi. IP: 95.15.67.xxx Tarih : 4.02.2012 16:41:00

zehirli bitkilerin göz kamaştıran aldatıcı güzelliklerine kananlar, bilemedikleri bu tadlar ile kendi sonlarını getirmiş olurlar.


Gönül Aydemir IP: 78.183.232.xxx Tarih : 5.02.2012 16:13:01

Değerli Büyüğüm,siz rahat , mutlu,sağlıklı olunuz;Atatürk'ün gençliğe hitabesi,Atatürk'ün Bursa söylevi hepimizin duası ve Anayasasıdır.O Söylev,Haklı olan, zulme uğramış bütün ulusların halklarına güven ve cesaret vermiştir, vermeye devam edecektir.Atatürk bütün ezilmiş ulusların,aydın İslam dünyasının güneşidir; o güneş her gün biraz daha parlayarak hepimize ilham verecektir. Müslüman Dünyası'nın aydınların ,kılavuz olarak gösterdiği insanın Mustafa Kemal Atatürk olduğunu defalarca gördüm,sizler de görmüşsünüzdür.Geçmiş olsun,ellerinizden öprerim Efendim.


K. Mükremin BARUT IP: 78.163.243.xxx Tarih : 10.02.2012 10:30:38

Sayın yazarın her köşe yazısı yayınlandığında mutlaka bir yorum yazmışımdır. Bu sefer beklemeyi tercih ettim. Acaba ben mi yanılıyorum diye. Ama gördüm ki, onun kullandığı ÖTEKİLEŞTİRİCİ dilden diğer okurlarda rahatsız. 

Bizim gençliğimiz "iç düşmanlar", algısı ile heba oldu. Gelişme, ilerleme ve de kalkınma gibi temel fikirler bu yaklaşımın gölgesinde kaldı.

Hiç kimse bir ötekinden daha fazla yurtsever olamaz. Kimse kimsenin dindarlığını ve  vatan sevgisini sorgulayamaz. Slogancılık üzerinden, yani en çok slogan haykıran en fazla Atatürkçüdür gibi bir algı üzerinden gidince, durum günümüzdeki gibi oluyor. YANİ KAÇINILMAZ OLARAK AZINLIĞA DÜŞÜYORSUNUZ. Yeni nesilleri kandırmak o kadar kolay değil. Kitle iletişim araçları ve internet; bilgiye ulaşmayı hızlı hale getiriyor. 

Yazar bıkmadan usanmadan AKP'ye ve KÜRTLERE saldırıyor. Aslında medeni dünyada uygulanan NEFRET SUÇLARI, bizde hakkıyla gündeme getirilse işi zor olabilirdi. 

Hangi tarafta olursak olalım; öncelikle barışın, demokrasinin, kardeşliğin ve kalkınmanın dilini oluşturmamız gerekiyor.  Yazarın köşe arşivine bakın bunların zerresini göremezsiniz.

ÖNCE YENİ BİR DİL, SONRASI KENDİLİĞİNDEN ÇOK KOLAY OLUR.Sayın yazara geçmiş olsun dileklerimle saygılarımı sunuyorum.K. Mükremin BARUT


Mehmet COŞKUN IP: 88.232.40.xxx Tarih : 10.02.2012 08:55:14

 "Atatürk dönemine sataşanların babalarının ve dedelerinin o zamanlarda nerelerde olduklarını hep merak etmişimdir"Bu ifadeye çok üzüldüm Saın Altemur Bey. Çok basit ve bir soru. Eleştirmek demek, saygı göstermek demektir. Bizden farklı düşünenleri ötekileştirmek ya da başka bir mekanın insanı olarak düşünmek değildir.Geçmişimize ait bazı güzelliklerin yanında hataları da dile getirmek hiçbirimizi rahatsız etmemelidir.Bu ülkeyi ve bu ülkeyi bİze emanet edenleri seviyoruz. Ufak tefek yanlışlık yapanlara hakarete varacak derecede saldırmak 21. yüzyılın ve çağın mantığına uymaz. Hele özgürlüğe hiç uymaz. Güzel insanların yaşadığı güzel bir ülkede yaşıyoruz. Milletimizin tercihine saygı göstermek gerek. Millet tercihini kimden yana kullanmışsa onu bağrımıza basmalıyız. Daha iyi bir proje ile milletin karşısına çıkan ve yapacaklarında samimi olan bu milletten icazet alacaktır.Biraz daha esnek olalım... Lütfen...