22
Mayıs
2024
Çarşamba
ANASAYFA

Ak mı, Kara mı?

AKP’nin ,tam adı Adalet ve Kalkınma Partisi …ama onlar “AK Parti” diyorlar ve herkese de öyle dedirtmeye çalışıyorlar; sanki, kara’ya “AK” demekle gerçekten aklanırmış gibi! Ak mı, kara mı olacağı, saçlar önlerine düşünce anlaşılacak – ve galiba saçlar da, yavaş yavaş düşmeye başladı…Partinin üzerinde kara bulutlar dolaşıyor, Enerji bakanlığında ve sektöründe, iktidarın getirdiği kadrolara ,yolsuzluk ve rüşvet iddialarının buluşmasıyla ,“ak enerji” de “kararmaya” başladı.

Konu kelime oyunlarına müsait; Kültür ve Turizm Bakanının ,hem Bakanlıktan , hem de Parti’den istifasıyla, “ampulün” ‘ watt ‘ gücünden bir kaç “mum” birden azalmış oldu. Başbakan “önemi değil “demiş ve partililere “önem vermeyin ” talimatını vermiş ,ve de Ankara’ya döndüğünde, “Bu arkadaşımızın kişisel sorunudur, bizi ilgilendirmez” buyurmuş…Ama bu olay, öyle görmezlikten gelinecek cinsten, “kişisel” bir olay değil! AKP yanlısı yazarlar da ,ya Mumcu’nun o kadar önemli olmadığını iddia ederek ya da Kabine revizyonunda Bakanlıktan düşürüleceğini bildiği- için istifa ettiğini iddia ederek, olayın önemini azımsamak istiyorlar. Ne kadar sığ hatta yalaka yorumlar!. Mumcu’nun “hareketi”,gerçekte , AKP için, daha tehlikeli gelişmelere gebe!

MUMCU’NUN KİŞİLİĞİ

Bir defa , Erkan Mumcu öyle pek önemsiz bır kişi değil…Sonra da istifa ettikten sonra kenara çekilip bekleyecek cinsten de değil. Siyasi ihtirası var; bunu da eleştiri diye söylemiyorum; siyasette, hele gençler için ihtiras zorunludur – ihtirası yani yükselme emelleri olmayan politikacı olamaz..Doğru olan, bu ihtirasın, meşru politika ve görev alanlarında kalması ve daha önemlisi politikacının, “hırsın” hadlerini bilmesidir.

Mumcu’nun siyasi ihtirası ve emelleri ,onu Ülkücülükten ANAP’a , ANAP’tan da AKP ‘ye getirmişti….Churchill “ İnsanlar fikirleri uğruna Parti değiştirebilirler, ancak bazıları da parti değiştirince, fikirlerini değiştiriyorlar “ diye siyasetteki oportünistleri göstermiş. Mumcu böyle mi? Ben şimdiye kadar olanlara bakarak, , fikirlerinden taviz vererek, AKP’ ye, oportünizmle girmiş olduğu hükmüne varamıyorum .Olsa olsa, başında, Özal’ın, ANAP’ta yapmak istediği gibi değişik görüşleri bir araya getirmek maksadı veya “görüntüsüyle” kurulan AKP’yi , o bağlamda ,emellerine ulaşmak için müsait bır ortam olarak görmüştü, ama yanılmıştı..
Ben ,onun AKP ye girmesini yadırgamıştım, ama asıl AKP’nin kök Milli Görüşçüleri, başından beri yadırgamışlardı..Hatta onu “vitrine koymak isteyen Erdoğan da sonra yadırgamıştı. Aralarında köklü zihniyet-kültür ve yaşam farkları vardı. Mumcunun çağdaş hayat tarzını , ve başı aşık ve aydın eşini, AKP’ler hep yadırgadılar.Aralarındaki “doku uyuşmazlığı “ çok geçmeden ortaya çıktı. Belki Türban ve Talebe affı konusu bardağı taşıran son damlalar oldu ama anlaşılan her Bakanlar Kurulunda Mumcu Başbakanla ve diğer Bakanlarla ters düşüyormuş.

BUNDAN SONRASI

Politikada ihtiras sahibi olmak Erkan Mumcu’un doğal hakkıdır – haddini bilmek şartıyla. Ve politika mümkün olanı , zamanında yapmak olduğuna göre, şu bağlamda, AKP içinde, işlevinin bittiğini ,geleceğinin olmadığını anlayıp ta- istifa etmişse bu da , politikada zamanlama çok önemli olduğuna göre ,yerinde ve zamanında olmuştur. Şimdi “zamanlama” becerisini bundan sonra yapacaklarıyla ortaya koyacaktır.

Mumcu’nun hedefi, başından beri lider olmaktı. Gene zaman, siyasete boşluk bu emelin tahakkuk etmesine müsait. Bu, yeni kurulacak bır partinin liderliği mi olur ,yoksa mevcut Partilerden birinde , mesela ANAP’ın liderliği mi olur gelişmeler çok geçmeden gösterecek. Mumcu’nun gözü ,eğer DYP Genel Başkanlığında ise, veya ANAP’la DYP’yi, birleştirip başına geçmek istiyorsa Mehmet Ağar’ın buna fırsat ve imkan vermeyeceğini sanırım DYP böyle bir arayış ve ihtiyaç içinde değil. Mumcu, eski Partisine, ANAP da ona daha fazla yaraşır. Yeni bir Parti kurmaya gelince ; Mumcu kendisi söyledi; bu istemekle olacak bir şey değil. Partiler turşu kurulur gibi kurulmuyor; şartların tamam olması gerek. Siyasi yelpazede şu sırada, boşluk yok belki yetersizlikler var.

Bu olay AKP’yi hemen yıkmayacaktır, ancak hiç sarsmayacağını farz etmek yanlış olur. Mumcu’nun istifasını, zaten Parti içinde eğreti olan ,yadırganan , huzursuz MHP. DYP ve ANAP kökenli olan bazıları izleyecektir Bu olunca da, Erdoğan da, çaresiz görüşleri birleştirmek emelinden vazgeçecek, AKP de asıl “çekirdeği” Milli Görüş Partisi olacaktır.
Erdogan, kızdırdıkça,köşeye sıkıştıkça kızdıkça kirpi gibi dikenleri sertleşen bir tabiata sahip. Bu da bir lider için sonunda ölümcül olabilir. .

Benım yarım yüz yıllık tecrübelerime göre ,bir siyasi kurum içinde çorap söküğü başlayınca, Bakanların istifası Liderler tarafından görmezlikten gelinmek istenirse ,ve hele sinirleri bozulursa –ve içerde ve dışarıda konjonktür, liderlerin bilgi, birikim ve dirayetlerini yetersiz kılarsa, bu “başlangıcın sonu” çabuk gelir!

Yayın Tarihi : 18 Şubat 2005 Cuma 19:11:06


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?